Undead Crown

43-Sohbet

"Lia kalkarmısın artık üstümden herkes bize bakıyor" dedi Matsu Lia'nın ayı sarılışından kaçmaya çalışırken.

"Olmaz sana daha çok sarılmak istiyorum" dedi Lia babasını daha çok sıkmaya başladı

"Ama Lia bırakmazsan yeniden doğmam gerekicek"(Matsu)

"Ölsen bile bırakmam"

"Ama meleğim..."

"Olmaz"

'Lan Scoty çabuk bir rahip ve üç şişe salyamadan al gel buraya' Matsu zihninden öldürdüğü ve undead yaptığı Zoni ile iletişime geçti o sırada omurgası parçalanmaya başlamıştı. Omurlarından çıkan seslere ve acıya rağmen Matsu yüzündeki şefkat dolu gülümsemeyi bozmuyordu çünkü kızı ona bunu yapmasaydı o kızına bunu yapabilirdi 5000+ gücü kontrol etmek zordu nede olsa.

Matsu bir levye bulmadan yada omurgası kırılmadan bu durumdan kurtulmanın yolunu buldu: ışınlanma

Bu kaynaklarını suistimal etmek değil bu doğru şekilde kullanmaktı en azından Matsu'nun gözünde eğer İkez uyanık olsaydı ve bir bedeni olsaydı bunu görünce kesinlikle Matsuya uçan kafa atardı.

Matsu en sonunda undead Zoni'nin onu ışınlaması undead rahibin onu iyileştirmesi ve üç şişe efektli salya ile sağlam bir şekilde kurtuldu. Lacertilia ise köşede somurtuyordu daha çok az kemik kırmıştı. Tabiki Matsu'nun masum(!) kalbi bu sahneye dayanamamıştı galiba ufak kızına hediyesini vermesi ve biraz sohbet etmesi gerekiyordu ama burası ne yeri ne zamanıydı

"Lia odanı görmek ve seninle sohbet etmek isterim uzun zamandır görüşemiyoruz sonuçta hem öğrencim olan bu yangın musluğu ile de tanışırsınız"

Lia hala somurtuyordu ama gözleri biraz aydınlanmıştı onun aksine Matarama ise şaşkındı yangın musluğu neydi ki ?

Matsu bu taktiğin işe yaradığını anladı ve devam etmeye karar verdi

"Üstelik sana bir hediyem var"

Lia artık somurtmuyordu hatta yüzünde ufak bir tebessüm bile oluşmuştu

"Pekala gidelim hadi Sinac Fortipi sizde gelin"

Kendine seslenildiğini duyduğunda Fortipi şoktan çıktı ama hala gözlerine inanamıyordu Lia, Lia ,Lia bir melekle ilgiliydi ve o bunu bilmiyordu hemen gerçeği öğrenmesi lazımdı

" Eee Lia bu beyefendi ile ilişkin nedir acaba "

"Bu ne biçim soru Fortipi o benim babam tabiki "

Fortipi karnına bir yumruk yemiş gibi oldu ama kendini zorlayarak devam edip parmağı ile çekingen bir tavırla Matsuyu işaret ett

"Yani siz..."

"Ben Lacertilia Hiyodeku a Arshender Koyakin'nin babası Matsurinin Hiyodeku a Arshender Koyakin sende benim küçük meleğinin arkadaşı olmalısın onunla ilgilendiğin için teşekkür ederim"

Dedi Matsu ve yapmakta acemi olduğu şefkat dolu bir gülümseme yaptı evet kim bilir eğer bu kız Lia ile ilgilenmeseydi hala bu okul burada olurmuydu büyük ihtimal Lia'nın o tatlı sinir krizlerinden birinde yok olabilirdi bu en son olduğu zaman Lia'nın okumak istediği kitap şömineye düşüp yanmıştı o zaman undead kalesi oldukça büyük bir darbe yemiş oldu. Kalenin doksanda üçü yıkıldı ve yüz otuz bir undead yaralandı olayın sonunda sekiz ölü ve sekiz ceset vardı hiç bir yaralı da gömülmedi.
.....................

Fortipi ve pek çok kişi Lia'nın gerçek kimliğini öğrenince şok oldular ama eğer şok olmaktan öte bir tepki olsaydı kesinlikle onu verirlerdi. Çünkü bu şok öyle böyle değildi bir kaç kişi kalp krizi geçirirken bir kaç kişi çenelerinin çok açılması sonucu yerinden çıkması gibi küçük şeylerle atlattı.