14.)

143 10 0
                                    

Şimdilik komserden uzak durmam gerekiyordu. Zira hem komserin hem de burak'ın şüphelenmemesi gerekiyordu. Hiç duraksamadan sina beyin dans teklifini kabul ettim. Aslında o da sonradan dahil olsa da oldukça yakışıklıydı,alanında uzman bir doktordu. Hastanedeyken de çok ilgilenmişti. Sargım açıldığında "mucizelere inanmamak elde değil"demişti. Ve şimdi dans ediyorduk. Ceyda ise dans ederken bize bakıp bana manidar bir gülümseme yollamıştı. Sina bey birden sessizliği bozuldu;"nasılsın diye sormak isterdim ama harika görünüyorsun,bugün de güzelliğinle etkilendi beni"dediğinde içimden yok artık!dedim. İnsana huzur veren mavi gözleriyle o kadar güzel bakıyordu ki bir yanda yeşil bir yanda mavi peki ya hangisi ruh eşimdi beyaz atlı prensimdi neyse bunu artık zaman gösterecekti." Siz de çok şıksınız sina bey"diyebildim. "Nisan bana artık sina desen olmaz mı artık hastam değilsin. Dışarda da çok iyi arkadaş olacağımıza eminim"dedi "olur"dedim. Biz konuşurken yine derin sazan gibi atladı araya girdi "eşleri değiştirelim mi nisancığım"hay cığımlar götürsün seni oda ne burakla derin dans etmeye başlamıştı. "Sina bu kızdan başka türlü kurtulamayacağım galiba"dedim ve o da güldü ve "başa gelen çekilir napalım"dedi ve anlayışlı bir şekilde yer değiştik. Bu defa karşımda eylül'ün katili vardı. Şimdilik ateşli,tehlikeydi ama ben ne yapıp edip küle çevirecektim. "Nasılsın?"aslında merak ettiği benim nasıl olduğum değildi. Ona karşı tepkimi ölçmekti amacı. "Nasıl olabilirim ki hayatta olduğuma şükür ediyorum. Herşey benim yüzümden oldu o kart yüzünden"dediğimde gözümden bir damla yaş akmaya başladı yaş inemeden burak sildi. "Seni de kaybetmiş olsaydım bu acıya dayanamazdım. 5 senedir seni bekliyordum. Umarım katil en yüksek cezayı alır. O kartı yolladığımda eylül'den başarmaya karar vermiştim. Ama önce seni ikna edecektim." Dediğinde ondan itirafı duymanın kolay olmayacağını anladım. "Neden 5 sene bekledin peki?"dediğimde onun için umut ışığı gözlerinde belirginleşmeye başlamıştı. "Gurur yaptım ama resmin hep evimdeydi yanlış bir evlilikti. 4 sene boyunca hep uzaktan uzağa izledim seni yanına yaklaşmaya çalışanları hep bir şekilde engelledim." "Nasıl engelledin?" "Gözlerini korkuttum diyelim" dediğinde içim rahatladı. Ben nasıl fark edemedim diye düşünürken;"gel geçmişi arkamızda bırakalım bana bir şans ver"dedi. Gözlerinde ne vicdan azabı ne pişmanlık vardı. Nasıl bu kadar taşlaşan bir kalp sevgiden bahsedebiliyordu. Her istediğini elde etmeye alışmış şımarık biriydi ve artık hak ettiği cezaya kavuşmasının zamanı gelmişti. "Unutalım sana bir şartım vereceğim yalnız bir şartım var. Bunu gerçekleştirirsen ileride belki evlenebilirizde "dediğimde içi rahatlamış bir şekilde gülümsedi ve rahat bir nefes aldı artık inanmaya başlamıştı. Sıradaki adım güvenini kazanmaktı. "Şartın benim için emirdir ne istersen yaparım"dedi. "Senin koşulsuz şartsız bana güvenmeni,istiyorum ve bende sana güvenmek istiyorum. Aramızda gizli saklı kalmayacağına söz verebilir misin?" Hatta "söz"kısmını vurgulu söylemiştim. Eninde sonunda bu söz bana yol,su,elektrik olarak geri dönecekti şimdilik bundan emindim. Biraz duraksadı ve gözlerini kaçırdı. Ve sonra "bana biraz zaman ver,sözümü tutacağım"dedi. "Peki"demekle yetindim zaten daha erkendi. Dans müziği bittiğinde yerimize oturduk. Yanım boştu tuğçe'ye sorduğumda ben burak'la dans etmeye başladığımda aniden kalkıp hızla gittiğini söyledi. Haklıydı belki affetmeyecek,belki de bir daha karşıma çıkmayacak. Ama mecburdum üzgündüm yinede başlamadan bitmişti belki de.... daldığım derin düşünceden telefon sesiyle uzaklaştım mesaj gelmişti. Kimden:05××××××××hemen terasa gel dikkatli ol kimse fark etmesin!burak cansel'e baktım ondan değildi. Berkay ve tuğçe'ye yaklaştım ve "arkadaşlar acil yardımınıza ihtiyacım var"dedim ve burak cansel'i gösterdim ve onu oyalamaları istedim. Dikkatli ol dediler ve hemen onun yanına gittiler. Önce lafa tutup sonra oyuna çıkaracaklardı. Hemen bir üstte ki terasa çıktım. Kapıyı açtım ve öylece bekledim arkasını döndü ve "sina!" "Nisan konuyu uzatmayacağım ben eylül'ün okuldan ben arkadaşıyım aynı zamanda sırdaşı sayılırım. Ben senin eylül'e ihanet ettiğine inanmıyorum artık eminim fakat sen çok tehlikeli bir oyunun içindesin. Bırak suçluyu ikna edelim itiraf eder belki." "Onu da öldürür tek dayanağım burak cansel vazgeçemem!" "Tamam o zaman dikkatli ol,ben hep yakınınızda olacağım unutma" dedi tam cevap verecekken Ceyda geldu ve:"nisan kimle konuşuyorsun?" dediğinde arkamı döndüğümde kimse yoktu ne ara kaybolmuştu😱
"Hava almaya çıkmıştım.Birazda sesli düşündüm amaaannn neyse beni boşver hadi bugün senin en mutlu günün aşağı inelim " dedim.Sonrası malum ceydaların tarafında uşak havaları,islamoğlu oyunu,oğuzların tarafında horonlar ardı sıra çalındı,oynandı.3 silahşör gibi gelen CÜNEYT KOMSER,burak cansel(benim gözümde 1 numaralî şüpheli!) Ve DOKTOR SİNA ard arda nişandan ayrılmışlardı.Biz mezunlar tayfası ise eğlencenin dibine vurmuştuk.Eve geldiğimizde nevin teyze ve ben adeta derin bir uykuya dalmıştık.uyumadan önce ise dua etmiştim planımın gerçekleşmesi için onlara borcumu ödemeliydim onca yıl ve bu yüz için...

KIŞ GÜNEŞİ Masalım #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin