25.Bölüm

33.4K 1K 55
                                    

Miran ne demek istiyordu. Hangi evden bahsediyordu. Kızın ve Aras denen adam'ın yüzünde telaş ve tedirgin bir ifade sezdim.

Miran ıse susup bu kıza bakıyordu. Kahretsinki benden güzeldi. Bu kesindi. Acaba geçmişte yaşanmış bir beraberlik? Böyle birşey olsa Miran söylerdi.

Ama... Kahretsinki,birşey soramıyordum.

Ne diyeceğimi,nasıl bir cümle ile kafamdaki kuşkulardan kurtulacağımı bilmiyordum.

Aslında geçmiş geçmişte kalmıştır,ama yinede öyle birşey varsa-ki insallah yoktur,kızla asla iletişim kuramazdım.

" Miran,sanırım yanlış anladın"

Bunu söyleyen Aras'tı. Sadece ben değil ev halkının hepsi bu olaya bir isim koymak istiyormuş gibi onlara bakıyordu.

Eninde sonunda öğrenecektim,herşeyi! Daha fazla susmayıp konuştum.

"Şey masaya geçelim"

Zuhal Annem gil masaya doğru ilerlemeye başladılar. Miran ıse hâlâ kıza bakıyordu. Sonra Aras'a döndü

Aras,yanılmıyorum,bu o evdeki kız"

Hâlâ o ev diye tuturması sinirlerimi germişti. Bir açıklama yapsada kurtulsam!

"Sonra Miran sonra"

Deyip kızın elini tutup onlarda ilerledi. Açıklama yapmasını bekler gibi ona bakıyordum. O ıse birşey demeyip,onların arkasından bakıyordu.

"Miran,ne oluyor"

"Yok birşey sevgilim,hadi gel"

Böyle birşey olmamış gibi davranması beni kırmıştı.

Yinede gerçeği bilmemde sakıncalı olan neydi?

Kahvaltı'da Miran kıza hâlâ bakmaya devam ediyordu. Oda ara sıra gözlerini oda dikip bakıyordu. Şuan tek istediğim,Miran'ı boğmak.

Açıklama yapmayıp,üstüne üstlük kıza dik dik bakması beni ciddi derecede sinir etm işti.

Kız üzerine çay'ı dökünce Aras ile birlikte yukarı çıkmaya başladılar. Miran hâlâ arkalarından bakıyordu.

"Oğul hangi evden bahsedin sen"

Ayağa kalkıp Yavuz ağa'nın bir an elini öpmek istedim. Sormak isteyipte soramadığım şeyi sormuştu.

"Önemli bir konu değil Baba"

Bunun üzerine kimse birşey sormadı. Sonra bana baktı ve gülümsedi. Pislik. En azından bir açıklama borçlu bana.

Ne saklıyor?

Aras ve kız masaya tekrar oturduklarında kızı süzdüm.

Gözleri hafifçe kızarmıştı. Demek ağlamıştı. Bunu anlamıştım. Bu konu ile ilgili olduğunuda biliyordum.

Ah keşke birde nedenini bilseydim...

"Kızım okuyonmu"

Yakup Ağa'nın sorusu ile kendime gelmiştim.

"Ben hayır... Üniversite sınavına girmiştim,ama bazı nedenlerden dolayı sonuçlara bakamadım"

Kıza içimden bir küfür savurdum. Bir şansı varmış,ama değerlendirmemiş bile.

Yakup ağa devam etti.

"En iyisi evde oturmak kızım,mekteb önemli değil"

Bana bakıp bunu söylemişti. Yerimden huzursuzca kıpırdadım. Alttan alltan bana laf vuruyordu. Sadece ben değil,Miran'ında rahatsız olduğunu anlamıştım.

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin