Bölüm 26

37 44 0
                                    


5

Kıza anlattım. Ama 14 ya da 15 yaşında olduğunu (minyon tipli) sandığım kız 19 yaşında çıktı.

Aptala, safa hiç benzemiyordu. Israrla sordum hikâyesini ısrarla kaçtı. Zamanla nasıl olsa açılırdı, başlarda güvenmezdi insan.

Yağmur sertleşip yoğunlaşıyordu, orada fazla duramazdım. Elif içimi cız ettirmişti ama Rauf onu kollardı. Ben de oltamı oradan alıp kendi eski ruh halime döndüm. Ben oradan uzaklaşırken Elif ve Rauf kayıktan çıktı ve koşarak bir yöne gittiler.

Ekim ayı sert bir soğukla gelmişti işte. Sabahtan beri soğuktu hava. Geçen sene bu zamanlarda oysa güneşliydi havalar.

Rüzgar başladı. Deniz kenarından yukarı çıktım, yan sokaktan çıkanı gördüm ama görmezden geldim.

Hey dedi.

Ölmedin mi sen dedi.

Tahsin bıçak yarası izle yüzüyle pis pis bakıyordu bana, her zamanki gibi ukala ses tonu ve bakışlarıyla. Birkaç aydır yoktu şehirde. Bir hırsızlık yüzünden cezaevine girdiğini duymuştum. Ara ara girip çıkardı. İçeri her girdiğinde de daha bir acımasız, vahşi, pislik olurdu. Onun içeri girip sağ çıkamayacağını düşünürdüm ama her seferinde sağ çıkardı. İçerde bambaşka bir rol kestiğinden olsa gerek hayatta kalmayı başarıyordu. Ondan hiç hoşlanmazdım. O yirmi yaşındaydı, yani benden beş yaş büyüktü. Çok kötü biriydi. Onu tanıdığım ilk günlerde çok sevmiştim ama sonra benden kötü şeyler yapmamı istemişti, reddetmiştim. Beni dövmüştü, ben de kaçmıştım. Ondan dayak yiye yine, karşı koymaya çalışa çalışa, isyan ede ede, öyle böyle çok mühim bişiy öğretmişti bana, farkında olmadan ama. Ben cesaret denen şeyi onun sayesinde keşfetmiştim. Benden uzun ve güçlüydü. Ama benim kadar akıllı ve zeki değildi, ben onu aklımla, zekamla alt ederdim, ama o beni iki eliyle kavradığında işim bitik demekti, bir yumruk yer, yere kapaklanırdım. Üstüme geldiğinde yerden kum alır gözlerine fırlatırdım, bir kutu fırlatırdım, mutlaka işe yarar bişiy bulurdum o an ve şans yardım ederdi. 

YALNIZLIKTAN KAÇIK(BASILACAK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin