Denek No:301

Bölüm 13:Tutsak

Yeni bölüme başlamadan önce sizinle paylaşmak istediğim şeyler var öncelikle bir okuyucum bana yaşımı ve adımı sormuştu bende niye herkesle paylaşmıyım dedim. Adım İlknur~hahahaha~hikayedeki ben değilim yani ismim benim için özel bir anlam taşıdığı için ilk karakterime bu ismi verdim ve yaşıma gelicek olursak 15 yaşımdayım. Evet söyleceklerim şimdilik bukadardı. Yaşını belirtmek isteyen yorumda yazabilir :3. Önceki bölüme verdiğiniz votelar ve yaptığınız yorumlar beni çok mutlu etti lütfen böyle devam edin... Sizi seviyorum e ozaman hadi yeni bölüme geçelim ne duruyoruz..~Lets gooo!!

  Sabah yine şu rahatsiz edici alarmımla uyanmıştım. Bilmediğim bir sebebten içimde çok kötü bir his vardı ve ben bu kötü hislerden hiç hoşlanmıyorum. Yatakta doğrulup ayaklarımı sarkıttım ayağıma unicorn terliklerimi giydim  , yataktan istemsizce kalktım ve odada acaba nereye gidiyorum dercesine dolaşmaya başladım. Sonunda banyonun yolunu bulmuş olucam ki banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp kendime geldiğimde karşımdaki aynaya baktım. " Günaydın çirkinlik bugün dahada çirkinsin" dedim ve ufakçaplı bir kahkaha atarak banyodan çıktım. Tamam sakin olun delirmedim sadece kafa buldum arada olur yakında alışırsınız ve işte günün en sevdiğim kısmı sabah kahvaltısında olan yemeklerin kokusunun burnuma kadar gelmesi ve beni cezbetmesi ah karnım zil çalıyordu. Hızlıca dolabımdan birşeyler seçtim ve üstüme giydim saçlarımı topuz yaptım ve yatağımı düzelttim ardından odamın kapısına yöneldim ve odadan çıktım.( amma çok 've 'dedim beq bu nedir mazur görün hahaah)

Merdiveleri hızla indim ve mutfağa diğerlerinin yanına gittim.
  " Oo beyler günaydın. Rüzgar pembe önlük sana çok yakışmış" dememle kızlardan ufak bir kıkırtı duyuldu Sarp ise anırdı diye biliriz hahaha. Kaanı aradı gözlerim yokluğunu saniyesinde. hissetmiştim ve merakıma yenilerek " Kaan nerde " diye sormuş oldum. " Bilmem, sanırım hala uyuyor." demsiyle şaşırmıştım çünkü Kaan genelde bukadar çok uyumazdı. " Ben ona bakayım gelsin size yardım etsin", deyerek demin indiğim merdivenleri tekrar çıktım ıhh merdivenleri sevmiyorum benim gibi uşengeç bir insan için değiller -_-
   Kaanın odasının kapısını yavaşca çaldım ses yok tekrar çaldım gene ses yok daha da sert bir şekilde çaldım ama tık yok "ahaahh öylemi"deyip tekme yumruk girdim kapıya sonunda birşeyin düşme sesi geldi odadan. Sıçarım nezaketine görgü kuralına odaya daldım Kaan yerde bayılmış bir şekilde yatıyordu hemen yanına koştum. " Kaan iyimisin, neyin var beni duya biliyormusun". Tepki yoktu o sadece dizlerimin üzerinde yatıyordu. Ateşi olup olmadığına bakmak için elimi alnına koydum. Adeta yanıyordu. "Sen yanıyorsun. Dur bekle biraz sirkeli su getireyim" diye tam yerden kalkarkan Kaan beni bileğimden tutup aşağı çekti böylelikle tekrar zemine oturmuş oldum. " Kaan bari yerden kalkmana yardım ediyim " dediğimde zarzor da olsa kafasını tamam dercesine sallamıştı. Onu tüm gücümü kullanarak yerden kaldırmayı becermiştim kaç kilosun la sen bu nedir öküz kadar ağır ya ben buna boşuna öküz demiyordum haklıymışım bak.. Off neyse çabuk yatağa bırakayımda belim kopacak yoksa...
  Kaanı yatağa yatırdım ve üstünü örttüm sonra tekrar açtım ateşi vardı unutmuştum.. Yataktan kalktım ve aşağı hızlı adımlarla indim. Dolaptan bir kap aldım içine su doldurdum ve buz koydum sonra sirke koydum. Çekmeceden bir tane havlu aldım. Bana 'noluyoz aga' diye bakan Rüzgara " Rüzgar çekil şurdan çay yapmam lazım" deyip caydanlığı ateşe verdim sonra Sarpa döndüm. " Sarp tavuk çorbası yapabilir misin benim acil yukarı Kaanın yanınan çıkmam lazım" dedim ardından Pembe " Ben yaparım sen merak etme ",dedi. Ocaktaki nane çayını bardağa boşalttım bir kaşık bal ve bir dilim limon koydum ve demin hazırladığım havluyu ve su dolu kabı tepsiye koyup merdivenlerden yukarı çıktım. Odaya busefer kapıyı çalma gereği duymadan girdim. Tepsiyi yatağının yanındaki dolabın üstüne koydum. Yatağın unuca oturarak Kaanın ateşine baktım 38.9 ya çok ateşi vardı. Buzlu suya koymuş olduğum havluyu iki elimlede sıktım ve alnına koydum.
" Kaan kalk da çayın soğumadan iç", dedim hafiften dürterken. Gözlerini yavaş yavaş açtı.
" İstemiyorum" dedi zorla. Ama o inatsa bende inatım. Onu yavaşca yatakta dikey bir hale getirdim ve çay bardağını ağzına dayadım nekadar da istemiyorum desede yavaş yavaş çayı içti ve tekrar yattı.
~ 1 saat sonra~
Ateşi hala 38.0 biraz düştü ama hala yüksek yok bu böyle olmıycak.  Tüm gücümle Kaanı yataktan kaldırdım ve odasında bulunan banyoya sürüklemeye başladım.  Onu Küvete soktum ve soğuk suyu açtım. Soğuk su tenine değer deymez anırmaya başladı.
" Çok soğuk kapat. Deli misin sen?!"
" Ya kapa çeneni bitti işte bekle biraz" diye susturdum. Sonra banyodan çıktım ve dolabından ilk elime gelen elbiseleri aldım ve banyoya geri döndüm. "Ben çıkıyorum ki üstünü değiştir hazır olunca seslen de yürümene yardım ediyim" dedim ve banyodan çıktım