Yaşlılardan birinin benim dikkatimi çekmek için art arda öksürmesiyle masadakilere döndüm.Yoongi'yi son zamanlarda çok sık düşünüyordum. Özellikle de son konuşmamızı. Fazla yakın davranmıştı ve ben beklediğimden daha soğuk olacağını düşünüyordum. Belki de dediği gibi sadece gerçekten çok özlemişti.
''Sizce ne yapmalıyız, efendim?''
Masanın diğer ucunda oturan adam yanıt beklercesine bana bakıyordu.
Her ne kadar bu klanın lideri olmuş olsam da liderlik konusunda hiç iyi değildim.
''Anlaşma sağlamalıyız.''
''Ama efen-''
''Öyle bir klanla savaşabilecek durumda olduğumuzu sanmıyorum.''
''Öyle bir klanla anlaşma yapmak aptallık olur asıl!'' dedi tanında oturan aşık suratlı adam.
Cümlesi bittiğinde göğsünü kabartır gibi şişirmişti. Bu haliyle daha çok bir horozu andırıyordu bana göre.
''Liderleriyle aynı çatı altındayken fazla iddialı sözler ediyorsunuz!''
Masada olmayan birinin sesi toplantı salonunda yankılandığında irkilmiştim.
''B-Bay Min?'' dedi konuşan adam şaşkınlıkla.
Yoongi elleri ceplerinde, kapının kenarına yaslanmış alaycı bir gülümsemeyle bize bakıyordu. Durumdan eğlendiği çok açıktı.
''Üzgünüm, izinsiz giriyorum ama umarım sorun olmamıştır.''
''Tabi zaten klanlar hep savaşmaya karar verdikleri toplantılara düşmanlarını da çağırırlar.'' demek istedim.
''H-Hayır, buyrun.''
Adam kalkıp yerini Yoongi'ye vermek istedi ama Yoongi doğruca bana doğru gelmişti.
''İzin verirse, liderinize yakın bir yerlere oturmak istiyorum.''
Kimsede karşı çıkacak cesaret olmadığı için Yoongi rahatlıkla yanıma oturmuştu.
''Eh, devam etmeyecek misiniz?''
Onunla daha yakın olduğum zamanlar olmuştu ama böyle ciddi bir ortamda yanımda olması beni heyecanlandırmıştı. Bir an masanın altından ona uzanmak istedim. Tepkisi ne olurdu acaba?
''Biz şey-''
''Öncelikle söylemek isterim ki bizim gibi bir klanla düşman olmanız akıl karı olmaz. Yeterli kaynağımız da var, fazlasıyla güçlü savaşçılarımız da.''
Dudakları düzleşmiş, kaşları çatılmıştı. Demek ciddi olduğunda böyle gözüküyordu.
Bu hali de hoşuma gitmişti.
''Dost olup bu klandan yararlanmak yerine ona savaş açmak... Düpedüz ölüme gitmeniz demektir. Haksız mıyım?''
Adamların hepsi onaylarcasına mırıltılar çıkartıp başlarını salladılar. Başka da yapabilecekleri bir şey yoktu gerçi.
''Ben de öyle düşünmüştüm.'' deyip geriye yaslandığında sona geldiğimi hissettim. Ona dokunmak istiyordum ama hayal ettiğim şeyi yapmak için hala çok utangaçtım. Klan lideri olmam kişilik özelliklerimi değiştirmiyordu.
Bunları düşünürken bacağında hissettiğim parmaklarla kaskatı kesilmiştim.
Yoongi'yle aynı şeyleri düşünüyor olmamıza mı sevinsem yoksa parmaklarının git gide yukarı çıkıyor olmasına mı endişelensem kadar verememiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leader - Yoonmin
Fanfiction''Sana bir şey söylemiştim. Hatırlıyor musun, Jimin-ah?'' | Clan Serisi - Ⅱ