"Tuvalete gidip geliyorum." dedi. Garip davrandığı için bakışlarımla onu takip ediyordum. O giderken ben hariç herkes kendi arasında konuşmaya devam ediyordu. So Young tuvalete gideceğini söylemişti ama tuvaletin aksi yöndeki mutfağa girmişti. Kesinlikle yine bir işler çeviriyordu.
5 dakika sonra So Young gelmiş , garsonlar ise et yemeğini servise başlamıştı. Masadakiler kahkahalarla sohbet ederken ben ise So Young'un ne işler çevirdiğini düşünüyordum. O sırada garson geldi ve yemeği servise başladı. Jae Rim'in tabağını verirken garsonun ayağı kaydı ve tüm yemek Jae Rim'in üzerine döküldü. O an dejavu hissini yaşadım. Olanlar aynı kutlama gecesindeki gibiydi. Jae Rim ayağa kalkmıştı. Et suları kıyafetinden aşağı damlıyordu. Geçen geceyle aralarındaki fark bu sefer yemeğin sıcak olmasıydı. Muhtemelen o bembeyaz teni kızaracaktı. Geçen geceyle aralarındaki ortak şey ise So Young'un yüzündeki o iğrenç gülümsemeydi.
Yarım dakikalık bir şoktan sonra herkes kendine geldi ve Ae Cha Jae Rim'i sürükleyerek yukarı çıkardı. Ben ise So Young'u bileğinden yakaladığım gibi dışarı çıkardım. Onu geçen sefer uyarmıştım. Bu iş bu sefer burada bitecekti.
Ae Cha'nın ağzından
Hemen odaya çıkıp Jae Rim'i banyoya soktum ve soğuk suyla yıkanmasını söyledim. O banyodayken de ilk yardım kitini çıkardım. 10 dakika sonra banyodan çıkınca üzerindeki havluyu biraz kıvırıp bacaklarını açtım. Kızarmaya başlamıştı. Hemen hazırladığım kremi çıkarıp bacaklarına sürdüm. İlk dokundurduğumda ağzından ufak bir inleme çıkmıştı fakat sonra kremin soğukluğuna alıştı. Kremi sürdükten sonra hemen telefonumu çıkardım. Krem yanık kremiydi ama yine de tıbbi olarak bir şeyi var mı öğrenmeliydik. Telefonla hemen Jess'i aradım. Jesica Star's House'un baş hekimiydi. Aynı zamanda cerrahtı. Tabi ki başka doktorlar da vardı ama Jess bizim sadece doktorumuz değil dostumuzdu. Bu yüzden ona Jess diyorduk. Çünkü o doktordan öte daha çok bir dost gibiydi. Her sırrımızı söylerdik. Çoğunlukla diğer doktorlara iş düşmezdi o varken.
Jess'i arayıp hemen odamıza gelmesini söyledim. 5 dakika sonra odamızdaydı. Gelir gelmez Jae Rim'le hiç konuşmadan yanıklarını kontrol etti. Kontrolden sonra
"Tamam ciddi bir şey değil , sana vereceğim kremi 3 gün kullansan hiçbir şeyin kalmaz." dedi. Jae Rim de
"Tamam , çok saol Jess." dedi. Hemen anlaşmaları beni çok mutlu etmişti. Yani bu kadar hızl-- BİR DAKİKA!! Jae Rim Jess'in adını bilmiyordu ki.
"Bir dakika Jae Rim sen Jess'i nereden tanıyorsun?" dedim. Jae Rim
"Şeyy hani sana anlatmıştım ya. 5 yıldır konserler veriyorum diye. O konserlerde set ekibindeki sağlık teknisyeni Jess'ti. O şu hayatta güvenebileceğim sayılı insandan biri. " demişti. Onların bu kadar yakın olması çok güzel bir şeydi.
Bir süre sonra Jae Rim ayağa kalktı ve
"Biraz daha havluyla durursam Jess'ten bir de nezle ilacı almam gerekecek." deyip gülümseyerek giyinme odasına girdi.
3 saat sonra
Saat 11'e geliyordu. Biz de yavaş yavaş yatmaya hazırlanıyorduk. Ama Jungkook ortalıkta yoktu. Oysa ki haber de vermemişti. Biz ne de olsa gelir diye düşünüp yataklara girecektik ki kapı çaldı. Ben ve Chang Sun yatağa çoktan girdiğimiz için kapıya bakmak Jae Rim'e düştü. Anlamıyorum ki Jungkook neden anahtar kartı varken kapıyı çalıp bizi yoruyor.
Jae Rim kapıyı açtığında ise düşüncelerimi silip atmıştım. Çünkü gelen Jungkook değil So Young'tu. Jae Rim'e
"Biraz konuşabilir miyiz?" dedi. Jae Rim de gülümseyerek
"Tabi gel içeri geç içerde konuşalım." dedi. So Young'un gelmesini istemiyordum. Onun olduğu işten hayır gelmezdi zaten. Neyse ki dualarım kabul olmuştu , So Young
"Şeyy... Aslında anlatacaklarım biraz özel , dışarıda konuşsak bir sakıncası olur mu ?" demişti. Bu akşam saçma bir şekilde sinir bozucu , gıcık , kendini beğenmiş değil de daha çok uysal bir kedi gibi istediğini almak için Jae Rim'e tatlı kız yüzünü gösteriyordu.
Jae Rim , So Young'un teklifini kabul edip anahtarını ve telefonunu alıp odadan çıktı. Artık uyumak istiyordum. Gözlerimi yavaşça kapadım ve uyumayı bekledim.
Tam uykuya dalıyorken kapı açılma sesiyle tekrar uyandım. Ama gözlerimi açmadım. Muhtemelen Jae Rim geri dönmüştü. Ben sesimi çıkartmıyorken biri
"Jae Rim nerede ?" dedi. Sesiyle beraber gelenin Jungkook olduğunu anladım. Gözlerimi araladığımda yatağımın ucunda oturduğunu gördüm. Ben de yatakta oturur vaziyete gelerek gözlerimi açtım. Uykum kaçmıştı artık.
"Yaklaşık bi 15 dakika önce So Young geldi. Jae Rim'le dışarıda konuşmak istiyormuş. Beraber çıktılar. Sen onu bunu bırak ta asıl sen nerdeydin bunca zama-"
"Bir dakika !! Sen az önce Jae Rim So Young'la beraber çıktı mı dedin ?!?!?! Kalk hadi hemen gidiyoruz." Jungkook ayaklandığında gömleğinden tutup tekrar oturttum ve boş bakan gözlerle sordum.
"Jungkook neler oluyor lütfen anlatır mısın?"
"Bak vakit yok o yüzden sen kalk ben sana yolda anlatıcam tamam mı ?" dedi ve beni de kolumdan yakalayıp kaldırdı. Kapıdan çıktığımızda konuşmaya başladı.
"Geçen 10. Yıl kutlamasında garsonu Jae Rim'e So Young itmişti ve o zaman onu uyarmıştım 'bir daha olursa ilişkimiz biter' diye , ama bugün akşam yemeğinde garsonla anlaşıp yine aynı sahnenin yaşanmasını sağladı. Zaten biliyosun aramızda bir aşk ilişkisi yoktu. O yüzden yemekten sonra onunla bir kafeye gidip konuştuk. Bu zamana kadar onun yanındaydım. Biraz kavga ettik. Beni Jae Rim'den kıskanıyor. Ki bizim Jae Rim'le aramızda öyle bir şey yok , olamaz da zaten. Bu yüzden eğer So Young Jae Rim'le baş başaysa hiç iyi şeyler olmayacak demektir." Bütün bunların hepsini asansördeyken anlatmıştı.
İndiğimizde ise onları aramaya başladık. Yemek salonuna , depoya , toplantı salonuna , kostüm atölyesine , mutfağa... Sırayla her yeri arıyorduk. O sırada koridorun sonundaki balo salonunun cam kapısından Jae Rim ve So Young gözüktü. Hemen Jungkook'a seslendim. O da görünce beraber koşmaya başladık. Cam kapıdan onların ne yaptığını görebiliyorduk. Bağrışıyorlardı. Birden So Young , Jae Rim'e vurmak için elini kaldırdığında Jae Rim o eli havada yakaladı. Bu sefer So Young diğer eliyle atağa kalktığında Jae Rim yine yakaladı. So Young bu sefer Jae Rim'in bacaklarına tekme atmaya çalışıyordu ama Jae Rim sadece savunma odaklı hareketleriyle ondan korunuyordu. Sonunda yetiştik ve kapıyı açtığımızda ikisi birden bize baktı. O anlık Jae Rim'in bize bakmasını fırsat bilen So Young ellerini kaldırdı ve Jae Rim'i omuzlarından ittirdi. Normalde en fazla yere düşerdi , çok tehlikeli bir hareket değildi , eğer hemen yanlarında merdiven olmasaydı...
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Star's House / Jungkook
Fanfiction"Hmm... Sadece öz kardeşimin gözleri önünde üvey kardeşimi becereceğim ve öz kardeşim , üvey kardeşimden hoşlanıyor. Ne kadar da hoş bir senaryo değil mi ?" Ne saçmalıyordu bu p** kurusu.
