19.BÖLÜM { Kahvaltı }

5.2K 286 51
                                    


"So Young hiçbir şekilde cezalandırılmayacak." deyince Jungkook yine patladı.

"Jae Rim bilmediğin şeyler var!! Bu onun sana yaptığı ilk kötülük değil!! 10. Yıl kutlamasında da aynı şeyi o yaptı sana !! ŞİMDİ DE CEZA YOK DİYEBİLECEK MİSİN HA!!!"
Bunun üzerine benim verdiğim cevapla hepsi şaşırmıştı.

"Evet , zaten onun yaptığını biliyordum."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ceza konusunda kavgayı ben kazanmıştım. Ama yine de bir ceza verilecekti. Bu konu kapandıktan sonra Ae Cha'nın yardımıyla odamıza indik. Önce onlar üstünü giyindi. Daha sonra Ae Cha benim üstümü giyinmeme yardım etti. Zaten Ae Cha'yla aramızda utanma gibi bir şey söz konusu değildi. Ben de hazır olduktan sonra beraber aşağı indik ve masaya oturduk. Masaya oturur oturmaz sağıma döndüm ve

"Jungkook bana yardımcı olabilir misin?" dedim. O da

"Tabi ki." dedi ve konuşmamı bekledi.

"Şu cebimden telefonumu çıkarabilir misin?" dedim. O da başını sallayarak ellerini cebine doğru götürdü ve bir an durakladı. Ben de o an ne yaptığımı fark ettim. Cebimden telefonu alabilmesi için bacaklarıma dokunması gerekiyordu. Bunu isterken hiç bunu düşünmemiştim. O da bu yüzden tereddütle ellerini cebime yaklaştırdı ve dikkatlice , mümkün olduğunca bana dokunmadan telefonumu aldı. İkimizin de ağzından aynı anda bir 'ohh' sesi çıkmıştı. İkimiz de rahatlamıştık. İkimiz de kendimize gelince

"Şimdi ne yapayım." dedi. Ben de

"Bayan Park'ı arayıp bana bugünkü işlerimde yardımcı olabilecek birini ayarlamasını söyler misin?" dedim. Jungkook bu dediklerimi garipseyerek

"Ne gerek var ki?" dedi.

"Ne demek ne gerek var ? Ellerim bu haldeyken nasıl işlerimi halledebilirim. Hadi orasını geçtim nasıl yemek yiyeceğim Jungkook?" Jungkook bu sefer suratına bir gülümseme yerleştirerek

"Tabi ki ben yardım edeceğim bir de bunun için adam mı ayarlayacağız." dedi.

"Jungkook saçmalama bu sefer sen işlerinden geri kalacaksın. Ayrıca sen bana yemek yedirirsen sen nasıl yiye-"

"Bugün senin emrindeyim. Konu kapanmıştır. Zaten bu sabah da senin dediğin oldu. Bu sefer benim dediğim olacak. Ayrıca ellerinin bu halde olmasının sorumlusu da benim. Bu yüzden itiraz falan kabul etmiyorum." dedi. Tam itiraz etmek için ağzımı açmıştım ki işaret parmağını dudağına götürerek 'sus' işareti yaptı. Ben de kabul ederek güldüm ve önüme döndüm. Artık Jungkook'la eskisi gibi değildik. Onun yanındayken eğleniyordum. Beraber güzel vakit geçiriyorduk. Kabul etmemin bir nedeni de buydu. Bir 5 dakika sonra açık büfenin açıldığı söylendi. Normalde hep yemek servis edilirdi ama ara sıra kahvaltıda açık büfe yapılıyordu. Hepimiz ayağa kalkıyorduk ki omzumdaki yükle geri oturmak zorunda kaldım. Tahmin ediyordum kim olduğunu ama yine de teyit etmek için kafamı kaldırdığımda Jungkook'u görmem tahminlerimi doğrulamış oldu. Zaten mantıklıydı oraya gitsem sanki yemek alabilecektim. Bu yüzden oturdum ve gelmelerini bekledim. 10 dakika sonra önce Chang Sun sonra Ae Cha gelmişti. Ama Jungkook ortalarda yoktu. 5 dakika geçti aradan. Ama Jungkook hala yoktu. Biraz sonra artık sıkıldım ve Jungkook'u aramak için ayağa kalkmamla Jungkook'un bu tarafa geldiğini görmem bir oldu. Elinde bir normal tabak bir de ilk gördüğümde tepsi sandığım , neredeyse kolum uzunluğunda ve tepeleme dolu bir tabak vardı. Jungkook normalde bu kadar yemezdi ama muhtemelen açık büfe olduğu için kendini tutamamıştı. Onu görünce tekrar yerime oturdum ve gelmesini bekledim. Ben oturduktan hemen sonra o da geldi ve normal tabağı kendine 3 kişilik yemek olan tepsiyi benim önüme koyunca ağzım açık kalmıştım. Jungkook'a döndüm ve

Star's House / JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin