29.BÖLÜM { Suni teneffüs }

3.8K 236 38
                                    


Dediği şey gözlerimi kocaman hale getirmişti. Kim olduğunu biliyordu. Ve bizi bu işten uzak tutmaya çalışıyordu. Bu da benim aklımdaki 'So Young' şüphelerini kanıtlar nitelikteydi. Ama yine de bunu yapanın So Young olduğunu onun ağzından duymaya ihtiyacım vardı. Bu yüzden ben de diğerleri gibi söylediği şeyi kafamı sallayarak onayladım. O da hepimizin kabul etmesi üzerine beni şaşırtan şeylerin ağzından çıkmasına izin verdi.

"Bu işe bulaşmayacaksınız...

Kimseye söylemeyeceksiniz...

Bunların hepsini Man Young yaptı..."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ae Cha'nın ağzından

Chang Sun , Jae Rim'in hastane işlerini hallederken ben de Jungkook'u bir kenara çektim. Dün gece iyice dağıldığını hissetmiştim. Belliydi. Jae Rim'le aralarında bir şey vardı. Ama asıl garip olan şey şuydu ki , Jae Rim de ona karşı bir şeyler hissediyormuş gibime geliyordu. Jae Rim onu tanıdığımdan beri ilk kez birine karşı bir şey hissetmişti. Bir şey hissetmişti diyorum çünkü Jae Rim daha önce hiç başka bir erkeğe aşık olmamıştı. Ne hissettiğini o bile bilmiyordu muhtemelen. Ama Jungkook'un hisleri aşikardı ve Jae Rim ona engel olmuyordu. Aksine karşılık veriyordu. Sanki olabilecekleri dışarıdan görebilen tek benmişim gibi hissediyordum. Ve şu anda da olaya dışarıdan bakan biri olarak ikisini de uyarmam gerekiyordu. İlk işim ise Jungkook'laydı. Jae Rim her şeyi bildiği için onunla işim kolaydı ama Jungkook beni anlamayı reddedecekti eminim.

Ben kendi içimde söyleyeceklerimi toparlamaya çalışırken Jungkook , elindeki 2 kahveyle beraber yanıma oturdu. Jae Rim uyandığından beri yüzünde güller açıyordu. Ve ben bu gülleri kendi ellerimle koparacağım için bir katil gibi hissediyordum.

"Jungkook , hep seninle aynı konuyu konuşmaktan bıktım ama bu sefer son kez olmasını ümit ediyorum.
Konu Jae Rim ve sen. Jungkook ona karşı bir şeyler hissettiğin inkar edilemez bir gerçek. Bunu inkar edemezsin. Ama s-"

"Zaten inkar etmiyorum. Ben artık duygularımın adını biliyorum. Bu duygu , Aşk... Ben aşkı onunla öğrendim. İlk ve son aşkım o benim. Ben , bazen , aynı odada kaldığım birinin yüzünü daha fazla görmeyi diliyorum. Bazı geceler uyumayıp Jae Rim'i izliyorum. Ve uyurken ne kadar masum olduğunu tahmin bile edemezsin. Bu zamana kadar hep kötü biri olduğunu iddia ederek beni kendinden uzaklaştırmaya çalışsa da , yapabildiği tek şey beni kendine daha çok hayran bırakmak. Kendi için hiçbir şey yapmayan , sadece çevresindeki insanların mutlu olmasını düşünen bir insan nasıl kötü tarafta olduğunu iddia edebilir ki. Hepsini benden kaçmak için yapıyor. Her n-"

"Hayır. Yanılıyorsun. Jae Rim bu konuda yalan söylemiyor. O zaten zorunda kalmadıkça yalan söyleyecek biri değil. Dedikleri doğru o kötü tarafta. Jungkook Jae Rim sana bundan bahsetti mi bilmiyorum ama 3 çeşit kötü insan vardır. Doğuştan kötü doğanlar,
Sonradan kötülüğün cazibesine kapılanlar,
Ve Jae Rim'in de bu kategoriye girdiği kaderi kötülerle birlikte yazılanlar...
Normalde sana bunları söylememem lazım ama söylüyorum. Eğer Jae Rim senin , benim , So Young'un veya buradaki herhangi birinin çevresindeki insanlarla birlikte yaşasaydı gerçekten onun tabiriyle 'iyi dünya' nın kraliçesi olurdu. Ama maalesef herkes kendi yaşamını kendi yönlendiremiyor. O yüzden ben Jae Rim'i anlatırken hep 'mükemmel' diye anlatırım. Çünkü Jae Rim atlattığı şeylere rağmen normal zamanlarında çok iyi bir insan. Başka kimse onun yerinde olsaydı kendini bir daha toparlayamazdı. Hayata bağlanamazdı. Bu yüzden senin yüzünden Jae Rim'in üzülmesini istemiyorum.

Jae Rim yüzünden senin de üzülmeni istemiyorum. Sen hayat dolusun Jungkook. Özellikle So Young'un olmadığı zamanlar sana bakan bir insanın yaşam isteği artıyor. Jae Rim ise ruhu bir kere ölmüş , şimdi yeni ruhunu ayakta tutmaya çalışıyor. Sen yaşama sevinciysen , o ölüm. Sen mutluluksan , o gözyaşı. Sen baharda açan bir çiçeksen , o damardaki kan.
Bu yüzden birbirinizden uzak durun Jungkook.

Star's House / JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin