Kesinlikle lanet olası berbat bir plan!
Eve giderken tek düşünebildiğim bu cümleydi. Ah, Cass! Onu öldürmek istiyordum. Bazen o koca çenesi burnumu boka sokmaktan başka bir işe yaramıyordu.
Archer'a geçici sevgilim olması için ne söyleyeceğimi bir türlü kafamda toparlayamıyordum. Adam geçmişin en karanlık döneminden çıkagelmişti ve ben ona inanmamakla kalmayıp evimden kovmuştum. Şimdi de karşısına geçip berbat bir partide herkesi kandırıp gururumu kurtarması için sevgilim ol diye ona yalvaracaktım!
Bin kere lanet olsun Dex'e!
Cass'e laf anlatmak hiç kolay olmamıştı. Archer'ın adını duyar duymaz beni soru yağmuruna tutmuş ve hiç tanımadığım bir adamı eve aldığımı öğrenince cafe'nin ortasında çığlığı basmıştı. Aklıma geldikçe kendimi hızla gelen bir arabanın altına atıp bu ızdıraptan bir an önce kurtulmak için can atıyordum!
"Ne demek onu kapımda buldum?" diye paylamıştı beni gözleri alev alev yanarken "Nasıl tanımadığın birini evine alırsın?"
"Lütfen sessiz olur musun?"diye fısıldadım ona doğru eğilirken "Birileri duyacak!"
"Bir katil olabilir?" dramatik bir şekilde ellerini başına yaslayınca gözlerimi devirdim.
"Kim katil olabilir?" diye dibimizde bitti Cindy.
Kahretsin, bir bu eksikti! Yanlış anlamayın Cindy güvenilir bir kızdı ama bu arap saçına daha fazla insanı karıştırmak istemiyordum. Zaten onlara Archer'ın kim olduğunu anlatamazdım- ki anlatsam da bana inanmazlardı. Kim dünyamızı başka dünyadan gelen saldırganlardan korumak için bir kâhini bulmak amacıyla zamanda yolculuk ettiğini söyleyen birine inanırdı ki! Büyük ihtimalle benim delirdiğimi düşünürlerdi.
"Kimse!" diye itiraz ettim "O katil değil Cass!"
Ama Cass bana bakmıyordu. Gözleri tamamen beni esefle kınayacak bir başka kurbana, Cindy'e kilitlenmişti.
"Benim çok zeki arkadaşım, kapısında biten bir adamı hiç düşünmeden evine almış!"
Aslında düşünecek halde değildim ama akıllılık edip bunu söylemedim.
Bir çığlık atağını daha son anda engellerken Cindy'i hemen kolundan çekip sandalyeye oturttum.
"Bu iyi değil?" diye azarladı Cindy oturur oturmaz "Benim arkadaşımın, arkadaşının, arkadaşı tanımadığı, kendini polis olarak tanıtan birini evine almıştı. Adam çok yakışıklı ve nazik biri gibi görünüyordu. Ama başta melek gibiyse de sonradan Dexter'a bağlamış ve kızı 50 yerinden bıçaklayıp öldürmüş. Meğer adam akıl hastanesinden kaçan şizofren bir seri katilmiş!" başını üzüntüyle iki yana salladı. "Kim bilebilirdi ki?"
Ben yutkundum. Cass ise kusacak gibi görünüyordu.
Birden yerinde zıplayıp boynuma sarıldı. "Sana bunun olmasına izin vermeyeceğim. Vermem!"
Ters ters Cindy'e baktım "Tuz biber ektiğin için sağ ol!"
"Sadece doğruyu söylüyorum!"
"Tamam," dedi Cass üzerimden kalkarken "Jigolo fikrinde tekrar düşünmeni istiyorum?"
Bıkkınlıkla nefesimi verdim.
"Olmayacak öyle bir şey! O iyi birisi. Beni öldürmek istese çoktan öldürürdü!"
"Bilemezsin!" diye atıldı Cindy. Tanrı şahit biraz daha susmazsa saçlarını yolacaktım.
Ayağa kalktım. "Merak etmeyin ben iyi olacağım. Akşam onu tanıyınca sizde benimle aynı fikirde olacaksınız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişten Gelen
FantasyZamanından binlerce yıl ötede gözlerini açan bir savaşçı! Archer Sword zorlu bir savaşın ortasındayken kendini birden büyülü bir aynanın içinde bulur ve zamanından bin yıl ileride çok farklı bir dünyaya gözlerini açar. Genç ve güzel bir üniversite ö...