Bölüm 16

13.5K 1.4K 138
                                    

Bu sefer geciktirmedim İnşallah hep böyle devam eder :)

Heyecanla yorumlarınızı bekliyorum canlar. İyi okumalar :)

***

Gerginlikle nefesimi bırakıp babamın kollarına koştum. Babam beni resmen havada yakalayıp gülerek sımsıkı göğsüne bastırdı. Kaç gündür yaşadığım gerilimin dolu bir bardaktan taşar gibi üzerimden boşanıp beni tir tir titrettiğini hissettim.

İşte buraya kadardı. O kadar güçlü durma çabam, mağrur bir şekilde cesurca dik durma çabam babamı görür görmez yerle bir olmuştu.

"Babacım," diye fısıldadım gözümden birkaç damla yaş süzülürken.

Kolları daha da sıklaştı sanki beni bu dünyadaki en güvenli yere göğsünün içine saklamak istiyor gibi korumasına aldı ve bende mümkün olduğunca güvendiğim kollara sığındım.

"Anna'm" Babam başımın üzerine bir öpücük kondurdu. "Benim güzel çiçeğim," diyerek başımı göğsünden uzaklaştırıp yüzümü avuçlarının arasına aldı. "İyi misin? Senin için o kadar endişelendim ki," Ben cevap veremeden tekrar başımı göğsüne gömüp saçımı okşadı. "Tüm bunlardan seni uzak tutmak için ne kadar çok çabaladım! Gerçekten üzgünüm çiçeğim."

"Ben iyiyim babacım," dedim çatallanmış sesimle başımı kaldırarak "Keşke bana her şeyi anlatsaydın. O zaman daha hazırlıklı olurdum."

Benimkinin aynısı kahve gözlerinin etrafı hafifçe kırıştı. Bakışlarını gülümseyerek gözlerime dikti. "Hiçbir zaman bilmemeni dilerdim. Asla bu işlere bulaşmamanı ama eninde sonunda da oradan birilerinin gelip bizi bulacağını biliyordum."

Başımı sallayarak babamın omzuna yaslanıp arkamı döndüm. Archer az ötesinde Dex ile şaşkın bir ifadeyle ben ve babamı izliyordu.

"Baba bu Archer," dedim elimle Archer'ı gösterip. Archer sesimi duyar duymaz silkinip toparlandı. Babama baktım. "Archer Sword, gerçi sen kâhin olduğun için ondan çoktan haberin olmuş olmalı. Dex'i de muhbir olarak yanıma yerleştirdiğine göre onun bir gün gelip benim aracılığımla seni bulacağını biliyordun."

"Ben muhbir değilim!" diye homurdandı Dex.

"Yakın zamanda birilerinin geleceğini biliyordum. Ama seni bulacakları aklımın ucundan dahi geçmezdi kızım. Yoksa seni yanımdan biran olsun ayırmazdım. Güvende olman gerekiyordu Dex'in senin yanında olma amacı çok farklıydı."

Babam başını iki yana sallayıp Dex'e sert bir bakış fırlattı. Dex bakışlarını çok ilginç bir desen yakalamış gibi düz betona çivileyip rahatsızca kıpırdandı. Gözlerimi kısıp acaba babam Dex ile aramda geçenleri biliyor mudur diye merak ettim?

Dex'in hala sağlıklı bir şekilde dikiliyor olmasına bakılırsa hayır, bilmiyordu.

Babam kollarını omzumdan çekmeden Archer'ın yanına yöneldi ve ona elini uzattı. "Merhaba evlat... Ah, bu biraz saçma oldu. Benden yüzlerce yıl önce doğmuş birine böyle seslenmek garip hissettiriyor."

Babam hafifçe gülümseyince Archer'ın omuzları gevşedi ve daha rahat bir pozisyon aldı. Sanırım artık tehlikede olmadığını anlamıştı. "Ben... Anlamıyorum," dedi babamın elini sıktıktan sonra. Gergince başını iki yana salladı. "Leodaft'ın soyu yıllar önce tükendi. Nasıl onun soyundan olabilirsiniz?"

"Efsaneler kartopu gibidir evlat," dedi babam bana bakıp. "Zamanla büyüyüp mübalağalarla süslenebilir."

"Bu imkânsız," Archer sağ elini saçlarından geçirip bana baktı. "Yani o..."

Geçmişten GelenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin