"Dalga"

10.5K 365 33
                                    

İyi okumalar...

İnsanın istemediği bir şeyi sevdiğinden duyduğunda hissetiği duygu nedir bilirmisiniz?Belki bilir belki de bilemezsiniz!Acı hiçbir zaman Mihrimahı bırakmamıştı gene bugünkü duydukları kelimeler gibi hem de en yakınından babası yerine koyan adamdan.Genç olduğu yerde sendelendi ne.Ne diyorsurnu adam?Saçının tek bir teline dahi dokunmaya kıyamadıgı amcasımı nasıl onu zorla başka biriyle evlendirebilirdi?Hemde aralarındaki yirmi yaş farkı olmasına rağmen.Nasıl bir heves,nefiski kızı yaşındaki kadına dokunmak istemesi.Bir anda düşüncelerinden dolayı gelen bulantıyla elini ağzına götürdü genç kız.Gözlerinden istemsizce akan yaşlara aldırış etmedi genç kız alışmıştı bu ıslaklıga bir gün içinde olmazsa olmazıydı artık.
Hızlıcana olduğu yerden ilerleyerek merdivenlere geldi eliyle korkulukları kontrol ediyor hemde merdivenlerden ikişer üçer tane basamak atlıyordu.Dua ediyordu ölmek için bunları duymasaydımda sağır olsaydım keşke diyordu.Konaktan çıkarken kardeşinin ve kuzenlerinin bağırışlarına aldırış etmeden konaktan çıktı.

Nasıl canı yanıyordu insan hiç abisinin emanetine ihanet edebilirmiydi?Ama o etmişti abisinin son nefesinde söylediği kelimelere bile aldırış etmeden vermişti emanetini.Genç kız mardin sokaklarını adım adım ezberlemişti artık taş duvarları elleriyle hissederek ilerliyor bir yandanda ağlıyordu.Ne zaman gülücekti hayat onlara?Acılar bırakabilicekmiydi onları?

İlerliyordu genç kız sonunda her zamanki geldiği yere gelebilmişti.
Kimsenin gelmedigi bir yerdi burası sahipsiz bir araziydi onun için ama bilseki sahibinin tam karşısında olduğunu buraya feracesiz halde gelmek değil karalara bürünmüş bir halde gelmek dahil adım dahi atmazdı.
Sonuçta bilmediği bir adam göremediği bir suret vardı.

İçi yanıyor bir yandanda ağlıyordu.
Nasıl karşı çıkıcaktı bir tanecik amcasına?Nasıl abilerinin amcalarıyla düşman oluşunu dinliyebilicekti?Ağzında kelimeleri zorla çıkartıyordu her dedikçe gerçekler gün yüzüne vuruyordu ama seviyordu gerçeklerin ortaya çıkmasını ama bu yönden sevmiyordu acı veriyodu çünkü insana.

Boran Ağa ise ayaklarını bu toprağa basar basmaz annesinin hayalindeki araziye geldi
annesi onun ilk aşkıydı.İki gözü,iki kulağı,iki eliydi.İnsan sevdikleriyle sınanmak istemez ya işte oda acılarla bırakmayan bir hayatla doluydu çünkü annesiyle sınanan bir adamdı!Annesinin kokusundan mahrum kalan,annesinin ince sesine hasret kalan bir adamdı.
Annesinin azminin sayesinde okumuş bir adam ama babasının annesine yaşattığı acılardan habersizdi çünkü annesi çocuklarım üzülmesinden başka birşey düşünmeyen bir kadındı.
Üzerine keyfi alınan kumasına rağmen!Önceleri ağrına gitmiş sonraları ise alışmıştı zaten.
O kadından çocukları olmuştu çünkü.Ama hiçbir zaman eşini sevmeyen bir kadındı.Üzerine gelen kumasına hiçbir zaman ikinci kadın gözüyle bakmamış büyük dahi olsa karşı gelmemişti ama çocukları onun gözünde kendi ile birlikte fazla gözüküyordu.Hiçbir zaman üzerine kuma gelen kadınla tartışmamıs ona ablalık bile yapmış kocasından korumuştu.
Kocasının onu dövmeye kalkıştığı zamanlar önüne geçip kendi dayak yemişti hiçbir kadının kumasına yapmayacağı davranışı sergilemişti!Oğlu okusun diye ne sözler işitmişti ama iyikide işitmişti çünkü oğlunun lise döneminde annesinin yaşadığı acıları bilseydi konağı başına yıkar babasını öldürmek için elinden geleni yapardı çünkü annesinin tek bir telinin beyazlamasına derlenen bir çocuktu.Ama şimdi annesi Mihrimah Hanım yoktu babasıyla birlikte giderken görmüştü en son o günden sonra kara haberi gelmişti annesinin.İnanmamıştı hızlı adımlarla bu araziye gelmişti hayal kurdukları.Ama hayalleri öğün burada yıkılmıştı annesi ve birtanecik kızkardeşiyle yaptıkları kaçma planları hepsi suya düşmüştü.Ama kimlerin öğün arabaya çarptıgını biliyordu.Öğün keşke ayak basmasaydım bu topraklara dedi.Zaten öğünden sonra bu toprağa ayağını dahi başmamıştı ama şimdi bu topraklar üzerindeydi kardeşi için.
Kardeşinin tek bir lafıyla buraya gelmişti tek bir lafıyla!Dilşah evli ama çocuğu olmadığından dolayı üzerine kuma gelmesi kararı alınmıştı.İnsan sevdiğini başka bir kadınla paylaşa bilirmiydi?Bizzat insan tek bir telini dahi kimseye vermeye kıyamaz ama Dilşahın ne gücü başkasına yetiyor nede kocasına birşey diyebiliyordu.
Dili lal kalbi paramparça olmuştu oysaki ne hayellerle evlenmişlerdi.
Abisine dahi karşı gelmişti sevdiği adam Berat için.Ama şimdi kuma getirmemek için savaşıyorlardı.

Kör HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin