Kör Hayat

"Erkek Bebek"

Geç gelen bir bölüm ama değen bir bölüm bu bölümü kelebekucar4 itaf ediyorum doğum günün kutlu olsun canım😚

İyi okumalar...

Bazen hayat şartları bizim insafsız,vicdansız olmamızı sağlar.
Ama bazende uçurumun kenarından son anda kurtulmamızı sağlar.Yaşamak herşeye rağmen değer çünkü.Allahın verdiği canı allahtan başkası almamalıdır.
Bir canı veren Rabbimiz bir canın bereketini,kaderini her zaman veriyor yeterki siz şükretmesini bilin.

Genç kadın gözyaşlarıyla kalkarken kendini bilinmez bir yolda hissediyordu.Günahsız bir sabiyi bilinmez bir yola bırakmıştı.
Genç kadın hemşirenin yardımıyla kayınbidaderinin yanına giderken gözyaşlarına engel olamıyordu içindeki boşluktan sebep.

"Hat(abla)?"

"......"

"Hat(abla)?"

"Beji biramın(söyle kardeşim)."

"Çawa yi(nasılsın)?"

"Ez ne (değilim)!"

"Çima ez dixwazim(neden istediğin olmasını)?"

"Na(hayır)!"

"Ji ber vê yekê(nedemek bu)?"

"Ez nikarim bikim(ben kıyamadım ona)."

"Kurban olurum size ben Yengem benim be torun geliyor torun duyun duyun Altınşah konağı bebek sesiyle doluyor heyt be!"

Genç kadın ayaklarının yerden kesilmesiyle döndürüldügü anda bu deli kayınbiraderinin kuşlar gibi havada kendini uçurduğunu anlamıştı.

"Yanlış anlayacaklar Cihangir!"

"Yengemsin benim hem de birtane anlarlarsa analtırım sıkıntı yok jinbiramın(yengem)!"

Genç kadın Cihangiri hassas olduğu noktadan vurmuştu bu cümlesinde çünkü artık en hassas noktası bu bebekti.

"Midemde bulanıyor Cihangir!"

"Oy kurban olurum yengem midene canın ne isterse söyle de alıyım."

"Canım birşey istemiyor çok halsizim,kendimi kötü hissediyorum Cihangir."

"Tamam jinbıramın(yengem)."

Yola çıkan ikili bu durumu nasıl açıklayacaklarını düşünürken
yolu yaralamışlardı.Belliki Cihangir yigeni için hayatından fedakarlıklar vericekti.

******************

Boran Ağa yatakta uyuyan kadına baktı saat öğlene gelmiş hala uykusundan fedakarlık vermeden uyumaya devam ediyordu.Bu saate kadar uyumasını hamile oluşuna versede Boran Ağa tembellikden kendini kaldırmıyordu genç kadın.
Emile yatakta huysuzca kalkarken Boran Ağayı karşısında gördüğünde
ellerini karnına koyup,dudaklarını büzüp konuşmaya başlamıştı.

"Oğlumuz açıkmış babası."

"Kalk ozaman kahvaltıya inelim."

"Ama biz seninle bu gün bu odada geçirmek istiyoruz babası."

"Göze batma ilk günden zaten bu saate kadar kalkmamışsın bide bu saate sonra kalkmazsan Dapirin tansiyonu fırlar sana bulaşır hadi kalk!"