41•Bölüm

7.4K 714 262
                                    

Yorgunluk kavramını iliklerime kadar hissetsemde dün gece aklımdan çıkmıyordu. Taehyung farklı bir kişiliğe bürünmüş gibiydi ve bu beni fazlaca etkilemişti.

Dokunuşları olsun, bakışları olsun her şeyiyle romantik ve fazla nazikti. Hatta onun hetero olduğu konusunda bile şüpheye düşmüştüm. Vücudumdan etkilenmesi beni hala şaşırtıyordu. Fakat dün gece umursamamayı tercih etmiş, yaşadığım ufak çaplı sevinçle kendimi ona bırakmıştım.

Öpüşleri fazla derindi dün, dokunuşları fazla güzel. Bir an da dünyam olmuştu benim. Sadece benim için dönen bir dünya. Kendimi yeniden ve yeniden òzel hissettirmişti.
Ve ben ona biraz daha bağlanmaktan kendimi alıkoyamamıştım. Gecem olmuştu benim ònce. Soğuk bakışlarıyla bedenimi titretmişti. Sonra gündüzüm olmuştu birden. Bana gülümsemiş, bedenimi titrettiği kadar ısıtmıştı.

Dün ise gece ve gündüzü bana aynı an da yaşatmıştı. Derin bakışları, etkileyici dokunuşlarıyla beni iliklerime kadar titretmiş, sonra öpüşleri, birbirimizi öperken ki o gülüşleri içimi sımcıcak etmişti.

Taehyung benim için anlatılması bir o kadar zor, karmaşık ama aynı zamanda eşsiz bir parçaydî. Ve o eşsiz parça ise sadece bana òzeldi, aynı benim onun için òzel olmam gibi.

Dün gece yaşadıklarımız kesik kesik gözlerimin önüne gelince yüzüme bir gülümseme yerleştirip kolumu uzatmıştım, Taehyung'a sarılmak için. Ama kolum yatağın kıvrışmış çarşafıyla buluşmuş, gözlerimi yeni yeni aydınlanan odaya karşı açmıştım.
Zaten çok geçmeden de Taehyung odaya girmişti. Yüzünde ise o aşık olduğum gülüşü yer almış, òpülesi dudaklarını aralamıştı. "Günaydın."

"Günaydın." Homurdanır gibi söylediğim bu kelime aslında daha çok günün hala benim için aydınlanmadığını anlatıyordu fakat Taehyung beni anlamıyormuş gibi yatağa oturup üzerime eğilmişti. Önce dudağımın kenarına derin bir öpücük kondurmuş, daha sonra bir eliyle alnıma düşen saçları geriye taramıştı. "Dersimiz kaçta başlıyor?"

Huysuzca sorduğum soruyla derin bir nefes almış, biraz düşünmüştü. "İki saatten fazla var dersin başlamasına."

Ona 'sen aptal mısın'' temalı bakışlarımdan fırlatıp üzerimden itmiştim. Fakat yorgun olduğumdan dokunuşlarım hafifti. "Bir saat daha uyuyayım."

"Pekâla." Taehyung konuştuktan hemen sonra alnıma dudaklarını bastırmıştı. Bu çocuk dün geceden beri farklı davranıyordu. Ve bu yeniden aklıma düşmüştü.

Merak duygusu ise beni uyutmayacak kadar fazla ağır bir duyguydu. Bu yüzden ses tonum mırıltıdan ibaret de çıksa sormuştum aklımdan geçenleri. "Ben görmeden azdırıcı şeyler mi içtin ne yaptın?"

"Neden öyle bir şey yapayım?" Eli yavaşça saçlarımı okşuyor, beni iyice mayıştırıyordu. Bu yüzden dayamayıp gözlerimi kapatmıştım. Daha sonra ise yatağa henüz uzanan ve üzerinde baksır dışında bir şey bulunmayan bedene yanaşmıştım. "Dün gece iki tur yaptık Taehyung, sence de bu garip değil mi?"

"Seni arzulamamın neresi garip?" Sanki normal bir şeyden bahsediyormuş gibi konuşması beni sinirlendirse de yorgundum işte, cevap veremiyordum. Fakat ona söyleyemesemde garip olduğu konusunda ısrarcıydım.

Taehyung'la geçirdiğim o güzel dakikaların ardından birlikte banyoya girmemize kadar normaldi durum. Fakat hiçbir şey yapmadığım halde beni izleyerek yeniden sertleşmesi ve banyoda onun yüzünden bir tur daha atmamız garipti. Bunu ona sonra açıklayacaktım. Şimdi gerçekten uykum vardı.

"Jimin?" Fakat Taehyung anlamamakta ısrarcı davranmakla meşguldü. "Bir şey sormak istiyorum."

"Sonra sorsan, biraz daha uyumak istiyorum." Ona sokulmamdan dolayı konuştukça dudaklarım Taehyung'un boynuna sürtüyor, bu hareketim ise Taehyung'un kıkırdamasına sebep oluyordu. Kıkırtısı ister istemez benim de gülümsememe sebep olurken ona sarılan kolumu biraz daha sıkılaştırmıştım. "Sor hadi."

nemesis あ vmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin