"Hyung!" Bazen bu çocuğun çenesinin sınırı yoktu. Ne zaman sakince kafamı dinlemek istesem hemen yanımda bitiyor, susmak bilmiyordu.
"Ne var Jungkook?"
"Bir çocuk var, bana beni sikeceğini söyledi."
Dalga mı geçiyordu bu? Dışarıda ilk defa küfür duymuş küçük çocuklar gibi bana mı şikayet ediyordu? "İyi, ne güzel."
"Hyung! Çocuğa gıcık oldum. Birlikte sıkıştırıp dövsek ya?"
Bıkkınlıkla nefesimi üfleyip saçlarımı karıştırdım. Tanrım benim günahım.neydi? "Jungkook bir siktir git."
"Ama hyung, bir yerden bitme bana bunu söyleyince kendime yediremedim."
Beni delirtmeyi her seferinde başarabiliyordu. "Git ve kendin döv."
"Bir de hyungum olacaksın."
"Çocuk gibisin Jungkook."
Tam ağzını açmış bana yeni bir şey söyleyecekken bakışları başka bir yere sabitlenmişti. "Bak yine gördüm onu."
Dikkat dağıtmak amacıyla etrafıma baktığımda bize doğru gülümseyen bir Min Yoongi görmeyi planlamamıştım. Bu salak Yoongi'den mi bahsediyordu? "Sen sabahtan beri Yoongi'den mi bahsediyordun?"
"Evet, hem yerden bitme hem de küçük çüklü."
Kesinlikle bunun çocukça dertleriyle uğraşamayacaktım. Oturduğum yerden kalksam da Jungkook Yoongi'ye bakmakla meşgul olduğu için beni fark etmemişti.
Bu da benim işime gelirdi.
***
Son iki dersim kalmasına rağmen girmek istememiştim. Bu yüzden okuldan çıkmak adına kitaplarımı toplayıp sınıftan çıktım. Kalabalık olan koridorlardan geçerken etrafıma bakmıyordum bile. Taehyung'u görecek olmak beni sinirlendiriyordu. Daha saatler öncesinde yaptığı şeyleri aklıma getiriyordu.
Bundan sonra onun yüzünü dahi gòrmek istemiyordum. Benimle dalga geçmesine izin veremezdim.
Hızlı hızlı yürürken önümde duran bedenle ben de durmak zorunda kalmıştım. Hafifçe kafamı kaldırıp bana alayla bakan suratına baktım, artık sinirlerimi bozuyordu.
Sağa doğru bir adım attığımda onunda benimle aynı anda atım atmasıyla derin bir nefes aldım. "Ne var? Oynadığın yetmedi mi?"Kaşlarımı çatıp, gözlerimi kıstığımda nasıl göründüğümü bilmiyordum fakat yüzünde ki alay silinmişti. Gerçekten ondan nefret etmek istiyordum ama gözlerine baktığımda nefret edemiyordum. Benimle dalga geçiyor olabilirdi, gòzleri sanki her şeyi unutturuyordu bana.
Bu normal olamazdı. Sanırsam aşkın tanımı buydu. Ònce etkilenme derken yerini hoşlantıya bırakmış, o da yetmemiş onun tüm alaylarına rağmen ona aşık olmuştum.
Saatler önce lavaboda benimle oynamıştı. Nedense ben yine de oynadığı kısma değil onun bana dokunmasına takılmıştım. Dokunduğu yerlerim yanıyor, şuan önümde düz bir çizgi halini almış olan dudaklarına susuyordum. O ince dudaklarında bağımlılık yapan bir madde vardı sanki.
"Beni rahat bırak Taehyung. Oynadın, eğlendin. Ama eğlence bitti." Az sonra söyleyeceklerimi dikkate almayacak olabilirdi. Yine de çekinmek yerine söyledim. "Bir daha karşıma çıkarsan alayla gülecek bir yüzün kalmayacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
nemesis あ vmin ✓
Hayran KurguOkulda soğukluğuyla ünlü olan bir çocuk ve onu zorunlu olarak etkilemeye çalışan diğer çocuğun hikayesi. "Onu etkileyebilmen için kız kılığına girmen gerekecek dostum. Duyduğuma gòre göğüs seviyormuş." *** "Nemesis?" Kütüphane raflarının arasında g...