Eziğin Gamzesi

EG16 - EĞLENCELİ

Gamze'den
Başım Batın'ın göğsündeyken en sonunda gülüşlerimiz kesilmişti. "Bak ne düşündüm? Şimdi bir simit poğaça alıp atıştıralım. Sonra biraz gezelim ve bir yere gidip ikimizin aynı anda söyleyemeyeceği yemekler yiyelim." Son cümlesi beni güldürürken onayladım. "Hadi hazırlanalım o zaman." Ardından yerde yuvarlandım. "Kalkmaya çok üşeniyorum yaa. Sen bana kıyafetlerimi getirsene ben burada yatarak giyineyim." Batın ayağa kalktı ve söylediklerime gülüp elini bana uzattı. "Elimi kaldırmaya bile üşeniyorum. Çok sıcak zaten."  Bir anda kalçamın altında ve ensemde hissettiğim ellerle irkilirken kendimi havada buldum. "Batın bırak beni!" Omuz silkti. "Seni kucağıma ilk kez almadım." Omuz silktim. "Ama ilk kez hazırlıksız aldın. " Ardından ise saçmalamaya başladım. Bu da benim heyecanımı yok etme yolum. "Gamze sus gülüm." Hıa?! "Gülüm ne Batın ya gülüm ne? Adanalı mısın?" (Yanlış anlaşılmasın. Adana'yı kötülemiyorum. Ama biliyorsunuz Adana'yı jxjxjsjsxjxskxjs") "Gül kelimesinin birinci tekil şahısa göre iyelik eki almış hali." Gözlerimi devirdim. "Dil anlatım kafa yaptı." "Şimdi görüceksin sen dil anlatımı kafayı.." ve o an ıslandığımı hissetip çığlık attım. Kafamdan akan soğuk su ve beni hala kucağında tutan Batın. Üşümemiştim çünkü hava sıcaktı ama cidden çok serinlemiştim ve bu kadarı da sağlıklı olmayabilir. Ama şu an aklım başka birşeyde takılmıştı. BEYAZ PANTOLON GİYİYORUM BEN!  "Batın hemen çık dışarı?" "Noldu ki?" "Nasıl noldu ya mal. Beyaz kot giyiyorum gerizekalı. Ve sen beni soğuk suya attın. Düşüncesiz mal." Hemen telaş yaptı ve arkasını dönüp hemen çıktı. Kapıyı da kapatıp dışarıdan kilitledim ve anahtarı aşağıdan bana attı. Sert mi çıkmıştım acaba? Ama sonuçta beyaz skinniy pantolon giyiyordum ve üstünden de yapışık bir yarım kollu. Ve şu an her yerim tamamen belliydi. Soğuk suyu severdim. Hatta rahatlamam gerektiğinde soğuk su ile yıkanırdım. Üstümdekileri çıkartıp suyun altına girdim. "Gamze kafaya göre birşeyler seçtim sana valizinden. İç çamaşırlarına valla elimden geldiğince az bakmaya çalıştım. Bornozun da burada. Hepsini kapının önüne koydum. Çıkınca alırsın. Ve gerçekten özür dilerim ben. Sıcak çay yapmaya gidiyorum şimdi umarım hasta olmazsın. " Oyy gamzelim benim. Ayy, ne kadar çabuk sahiplendim öyle. Abim gibi ya ondan herhalde. "Tamam." Hızlı bir duş alıp çıktım. Aslında o kadar da hızlı değildim ama 45 dakika benim için az bile.
Ee ya şimdi kapının önündeyse? Değildir yaa. Değildir umarım. Kapıyı hafifçe araladım ve kafamı çıkarttım. Görünürde biri yoktu. Hızlıca kapıyı açtım ve eşyalarıma ulaştım. Tam geri banyoya giriyordum ki duyduğum yüksek sesli yutkunma sesi ve ardından bardak kırılma sesi çığlık atmama sebep oldu. Bornozu göğsümden bacaklarıma kadar kapatacak şekilde üstüme siper etmeye çalışırken yere düştü. Ardından tekrar​çığlık atarken bu sefer çığlığıma bir de erkek sesi eklenmişti. Batın vücuduma kayan gözlerini hemen gözlerimle birleştirdi. "Sakın bakma!" Yanaklarımın ve boynumun kızardığını hissederken Batın'ın da benden farkı yoktu. Yanakları ve kulakları kırmızıydı. Gözlerini yumduğunda hemen eşyalarımı alıp içeri girdim. Kapıyı kilitledim. Kapıyı kilitleme sebebim Batın'a güvenmememden değildi. Ona kendimden bile çok güveniyorum. Sadece az önceki gibi veya benzeri bir an daha yaşanmaması için kilitlemiştim. Giyinirken aklım yine Batın'a kaydı. Kızarmış yanaklarına ve masum bakışlarına. Çok tatlıydı. Tuğra da utanınca kızarıyor muydun acaba? Ona yakışıyor muydu peki kızarmak? Eminim ki o böyle bir olayda utanmazdı. Utansa da bu kadar kızarmazdı. Ne yapıyorum ben? Abim gibi gördüğüm çocukla, kalbimin hızlandığı çocuğu mu karşılaştırıyorum? Giyinip çıktım. Batın'ın yanına gittim ama ne ben ona bakabiliyordum ne o bana. "Özür dilerim." Hafifçe gülümsedim. "Önemli değil senin suçun yok zaten." O da gülümsedi. Bana baktı ama gözlerime bakmaktan çekindi. İyi ki de bakmadı. Çünkü hemen gözlerimi kaçırmak zorunda kalacaktım. "Hadi biraz gezelim." Ayaklandı. Bu mevsime hiç uygun olmayan siyah dar bir tişört vardı üstünde. Altında ise yine siyah kamuflaj desenli şort vardı