★ Düzenlendi.
★ M83 ✱ Wait
Öksürük sesi kulağıma dolarken yüzümü buruşturdum. Kendimi böyle bir ana zar zor hapsedebilmişken neden biri bozmak zorundaydı ki.
Kerem'in parmaklarını artık tenimde hissedemeyince biraz daha yüzümü buruşturdum. Kısacık bir dokunuşu bile ona karşı olan bütün kötü düşüncelerimi silip atıyordu. Bundan ne kadar nefret etsem de engelleyemiyordum. Sanki dokunuşları ilahi bir şeydi de tenime temas edince bütün düşüncelerimden arındırıyordu.
Gözlerimi açamayacak kadar yorgun olduğum için Kerem'in ve babamın konuşmalarına kulak vermekle yetindim.
"Geç oldu artık evine gitsen iyi olur Kerem."
"Tabii. İyi geceler size."
Bir süre Kerem'in ayak seslerini dinledikten sonra yapacak bir şey olmadığı için uyumaya hazırlandım. Baş ucumda hissettiğim nefesle bu planımda suya düştü.
"Uyumadığını biliyorum, Zeynep. Şimdi bana ne olduğunu anlatacak mısın?"
Belki uyuduğuma inanır diye ses çıkarmadım. Fakat inatçılık bizim ailede fazlasıyla bulunduğu için babamın kolumu dürtmesiyle oflayıp gözlerimi araladım. Gülümseyerek beni izliyordu. Bu yaptığın hiç adil değildi baba. Ayaklarımı koltuktan sarkıtırken babama da oturması için yer açtım.
"Ne öğrenmek istiyorsun baba?"
"Kerem'in yaptıklarını hiç bir zaman desteklemedim, destekleyeceğimi de sanmıyordum. Ama az önce camdan sizi izledim. Yaptıklarından pişman. Bunu ben görebiliyorsam sen kesinlikle fark etmişsindir. Her neyse asıl önemli olan Umut hakkında oturup ortak bir karara varmalısınız."
"Neden? Ortak bir karara varmamızı gerektirecek bir durum söz konusu yok ortada. O benim çocuğum. Bu konuda neden bana ısrar edip duruyorsun? 5 yıldır benimle iletişime bile geçmedin Umut konusunda ama şimdi onu babasıyla yakınlaştırmam için elinden geleni yapıyorsun. Neden?"
"Ben her zaman Kerem'in haberi var sanıyordum. 5 yıldır bunu ondan sakladığını düşünmemiştim. Umut senin olduğu kadar Kerem'in de. İlk olarak Umut artık babasının kim olduğunu öğrenmeli. Ayrıca Kerem sana dava açabilir. Bunu Nil ve İnanç'la da konuştuk."
"Ne? Onlar ne zamandan beri Umut'un babasının Kerem olduğunu biliyorlar? Ve kimden öğrendiler?"
"O kadarını bilmiyorum. Ama Kerem'in babası olduğunu biliyorlar. Zeynep arkadaşların sana yardımcı olmaya çalışıyor. Umut'u kaybetmek istemeyeceğini bliyorum. Ama bir şeyleri düzene sokmanız gerektiğinin de farkına varsan iyi olur."
Babası Zeynep'in herhangi bir şey demesine fırsat tanımadan eve girerken Zeynep ise babasından duyduklarına şaşırmış değildi. Haklıydı. Ama oğlunu bu pisliğin içerisine sürüklemek istemiyordu. Hala Kerem'den çekiniyordu. İçindeki çaresizlik duygusu baş gösterirken saçlarını karıştırdı. Babasının peşinden eve girerken herkesin bakışlarını üzerinde hissetse de bir açıklama yapmadan merdivenlerden inip odasına girdi. Üstündekilerden kurtulduktan sonra telefonunu eline aldı. Kısa bir süre Umut'a baktıktan sonra kararını vermişti. Oğlu her şeyin en iyisini hak ediyordu.
"Yarın zamanın olursa geçen gün karşılaştığımız kafede buluşalım."
Daha fazla düşünmeden mesajı Kerem'e attıktan sonra oğluna sarılıp kendini bu mükemmel kokunun eşliğinde uykunun huzurlu kollarına bıraktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT
General FictionTutunacak bir daldı belki de benim için.. Minik parmakları ellerimin arasında kaybolurken, gözlerinin içindeki ışıltıydı belki de beni bu hayata bağlayan. Siyahın içinde boğulmuş hayatımıza gözlerini açan, hepimizin hayatına yön veren, minik bir vü...