★ Düzenlendi.
★ Tove Lo ✱ Habits
Güzel geçen bir gecenin ardından sessizce Kerem ve Umut'un vedalaşmasını izleyip eve girmiştik. Umut üstünü değiştirmek için odamıza inerken bende Direnç'in yanına çıktım. Telefonda birisiyle konuşurken aniden odaya dalmamla oturduğu yerden kalksa da kısa cevaplar vererek birkaç cümle de konuşmasını sonlandırmıştı. Gülümseyerek yatağındaki büyük boşluğa kendimi atıp tavanı izledim kısa bir süre.
"Bir şey mi oldu?"
"Kardeşimin yanına gelmem için bir şey mi olması gerekiyor?"
"Evet, bir şey olmadığı sürece yüzünü görebildiğimi hatırlamıyorum."
"Bir sorun mu var Direnç? Hiç iyi durmuyorsun, hasta mı oldun?"
"Bir sorun mu? Nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun?"
"Anlamıyorum, benimle açık konuş lütfen."
"En yakın arkadaşının iki haftadan daha uzun bir süredir eve uğramadığının farkında bile değilsin. Annemiz babamızı aldatıyor. Kısa bir süre içerisinde de boşanacaklar. Uzun yıllardan beri yüzünü bile görmüyorduk bir anda ortaya çıktın. Ki geri dönmenden çok mutluyum ama buraya taşındığından beri yüzünü görmem imkânsız, evi neredeyse otel gibi kullanıyorsun ve benim normal olmamı mı bekliyorsun?"
"Ben... Üzgünüm. Öncelikle Bade'nin de bir hayatı var sonuçta ve buna engel olamam. Beni ilgilendirmediği gibi seni ilgilendirdiğini de düşünmüyorum. Ayrıca anne ve babamızın arasında olanları yakından takip edebiliyorum. Ayrıca babamın bu durumdan daha önceden şüphelendiğini de söylemeliyim sanırım. Beni bu kadar çok düşünüyorsan, benim de bir özel hayatım olduğunu unutmamalısın."
Uzun ve soğuk bir konuşma yapmıştım. Direnç'in yüz ifadesi her cümlemde biraz daha gerilirken bende son zamanlarda içimde birikenleri biraz olsun dışarı atabildiğim için rahatlamıştım. Ayağa kalkıp odanın içerisinde dört dönerken telefonumu eline alıp Bade'nin numarasını tuşladıktan sonra bana geri verdi.
"Ara, ara bak bakalım özel hayatına saygı duymamı istediğin arkadaşın telefonunu açacak mı?"
Parmağımı ana ekranda kaydırıp kulağıma getirirken bir yandan da Direnç'i izliyordum. Bu tepkisi aşırıydı. Bade'yle benim aramdaki ilişki çoğu zaman böyleydi. Her dakika birbirimize ne yaptığımızı haber verecek değildik herhalde!
Arama yanıtlanmazken telefonu kulağımdan çekip yatağın üzerine bıraktım.
"Bade hakkında sana bir açıklama yapmam ne kadar doğru bilmiyorum ama o böyledir. Bir an yanındadır sonra bir bakmışsın ortalıktan kaybolmuş."
"Hah!"
Parmaklarını saçlarının arasına geçirip kısa olan saçlarını çekiştirirken oturduğum yerden kalkıp ellerini tuttum.
"Direnç beni korkutuyorsun!"
"İyiyim tamam."
"Aranızda bir şey mi oldu? Biri Bade'ye bizimle kaldığı için bir şey mi söyledi yoksa?"
Başını iki yana salladıktan sonra ellerimi itekleyip yatağa otururken bende yüzüm ona dönük bir şekilde oturdum. Gözlerinin ardındaki saklı olan hüznü görebiliyordum ama orada gördüğüm öfkenin kime yönelik olduğunu henüz çözebilmiş değildim. Parmaklarım kirli sakallarının arasında gezinirken gülümsemeye çalıştım. Böyle bir hayatı yaşamak zorunda kalması beni üzüyordu. Ailemizin bana verdiği zararlar yetmediği gibi şimdi de onda yeni yaralar bırakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT
General FictionTutunacak bir daldı belki de benim için.. Minik parmakları ellerimin arasında kaybolurken, gözlerinin içindeki ışıltıydı belki de beni bu hayata bağlayan. Siyahın içinde boğulmuş hayatımıza gözlerini açan, hepimizin hayatına yön veren, minik bir vü...