7. Bölüm

4.6K 340 13
                                    

Bileklerimin sızlamasıyla gözlerimi açtım.

Bir sandalyeye bağlanmış durumdaydım.

"Bana izin verin lütfen.."

Biraz ileride duran Müdüre seslendim.

Müdür dışında Yoongi ve Jungkook bana baktığında tekrar konuştum.

"Ne olur.. Hayatıma hiç bir şey olmamış gibi devam ederim."

En sonunda Müdür gözlerini bana çevirdi.

"Etrafında bu kadar insan kanı görünce deliye dönen yaratıklar varken mi? Seni bırakırsak muhtemelen bu korkuyla yaşayamazsın. Yani ben olsaydım dayanamazdım."

Üçü birlikte yanıma gelince korkmaya başlamıştım.

"O sizsiniz efendim. Ben siz değilim. Korkmadan da yaşayabilirim."

Müdür sinirle bana bakınca susmam gerektiğini anlamıştım.

Ama yapamazdım.

Biraz sonra hafızam silinecekti.

"Dışarıdaki tüm vampirlere haber verdin mi Yoongi?"

Yoongi başını salladığında müdür bana döndü.

"O zaman işini hemen bitir de toplantıyı yapalım. Çok beklemesin o aç yaratıklar."

Hızlı adımlarla Müdür odadan çıkarken korkuyla arkasından baktım.

"Şimdi sakin ol tamam mı Tzuyu?"

Yoongi'ye baktım.

"Nasıl sakin olayım ya?! Şimdi hafızamı sileceksin!"

İpleri zorlamaya başladığımda Jungkook arkama hızlıca geçip kollarıyla beni sardı.

"Sakin ol.."

Daha da hızla ipleri zorladığımda beni iyice sardı.

"Lütfen... Sakin ol."

Gözlerimden yaşlar akmaya başladığında,

"Beni bırakın!"

Diye bağırdım.

Yoongi Jungkook'a baktı.

"Daha sıkı tut. Yapamıyorum."

Dedi.

Jungkook saçlarımı yavaşça yan tarafa çektiğinde çığlık atmaya başlamıştım.

Çünkü Yoongi'nin yaptığı şeyler yüzünden beynim acıyor ve yanıyor gibi oluyordu.

"Sus.. Lütfen Tzuyu."

Kulağıma söylenen bu cümle ile ipleri koparırcasına çekmeye başladım.

"Bitir artık şunu!"

Diye Jungkook Yoongi'ye bağırdığında daha da çok çığlık atmaya başlamıştım.

"İlk kez uyanık birinde deniyorum. Sakin ol sen de artık!"

Jungkook sinirle söylendiğinde açtığı boynumu diğer tarafa yatırıp dişlerini batırdığında acıyla bağırdım.

"Ne yapıyorsun sen?!"

Yoongi büyüyü yarım bırakıp Jungkook'u ayırmak için yanımıza geldiğinde tüm vücudum uyuşmuş durumdaydı.

Kollarımı ve bacaklarımı artık hareket ettiremiyordum.

"Dursana!"

Yoongi Jungkook'u asılmaya başladığında Jungkook yapışmış gibi kanımı içmeye devam ediyordu.

"DUR DİYORUM SANA!"

Yoongi tüm gücüyle Jungkook'u asılmaya devam ediyordu.

Benim de yavaş yavaş bilincim kapanmaya başlıyordu..

Hani olur ya filmlerde kız zor durumdadır ve erkek onu kurtarmak için vampire dönüştürür.

Ama Jungkook acımasızca kanımı tüketirken ben ölmek üzereydim.

Beni acıdan kurtarmak için kanımı içip bayıltmaya çalışmıştı muhtemelen ama dayanamayıp kanımı içmeye devam etmişti.

O değişik biriydi..

Ve benim oyunum için en uygun kişi oydu.

Ama ben onu hiç oyunuma dahil edemeyecektim çünkü o ölümsüzdü.

Şu an da ben de ölüyordum..

Yoongi

Tzuyu bayıldı diye umduğum sırada Jungkook'u hızla çekip yere düşürdüm.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?!"

Etrafında şaşkınca baktı.

Sonra da gözleri Tzuyu'yu bulduğunda çabucak ayağa kalkıp yanına gitti ve boynuna dokundu.

"Ah.. Ne yaptım ben?"

Sandalyenin yanına oturup saçları tuttu.

"Tanrım, ne yaptım ben!"

Sinirle kollarını çizmeye başladığında derin derin çizikler oluşup kanamaya başladı.

Ne yapacağımı bilemez bir şekilde Tzuyu'ya baktım.

Sonra da Jungkook'a.

"Lanet olsun.."

Yanına gidip kollarını tutup kendime çektim.

Açtığı derin çizikler kapanmıyordu.

"Hiç insan kanı içmedin mi sen?"

Başını hayır anlamında iki yana çevirdiğinde duvara öylece bakıyordu.

"Ne o zaman bu?"

Aklıma hemşirenin Jimin'e yaptığı iğneler gelince sinirle Jungkook'u ayağa kaldırıp odadan çıkartmaya çalıştım.

Bana direnirken,

"Hayır! Onu bırakamam!"

Diye bağırıyordu.

Hızlıca kapıdan dışarıya ittirip kapıyı kilitledim.

Kapıyı açmaya çalışıp yumrukladığında Tzuyu'nun büyüsünü yarım bıraktığımı hatırlayınca kendime sinirle söylenip yanına gittim ve hafızasının ne kadar silindiğine baktım.

"Lanet olsun!"

O ölmemişti ama yaşadıklarına ait artık hiç bir şey hatırlamıyordu.

Çünkü tüm hafızası silinmişti...

.

.

.

.

.

VAMPİR✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin