Koridorda tanıdık birini görmek için dolaşırken kolumdan tutulup bir odaya çekildim.
Ne olduğunu anlamak için etrafa baktım.
"Tzuyu? Neredesin sen? Jungkook seni sorup durdu. 2 saattir yoksun."
Karşımdaki sarı saçlı çocuğa dikkatle baktım.
Bu da Kimdi?
Ayrıca Jungkook diye biriyle tanışıyor muyduk da beni soracaktı?
"Ne dediğinizi anlayamıyorum."
Alayla güldü.
"Şimdi komik olma zamanı değil Tzuyu. Jungkook uyudu. Mina ile birlikte bugün biz bekleyeceğiz. Şimdi eve git tamam mı? Sabah gelirsin."
Beni aynı çektiği gibi odadan dışarı sürüklerken kapıyı yüzüme kapattı.
Daha ben ne olduğunu anlayamazken kapı dışarı edilmiştim.
Ne güzel!
Yavaş adımlarla hastaneden çıktım ve ağaçların olduğu yere gittim.
Nerede tekrardan doğmuş gibi olmuştum?
Çok fazla belli olmayan ama yine de fark edilen kırmızı bir sıvı bulaşmış olan ağaca gittim.
"Burası..."
Ağacın etrafını dolaştım ve incelemeye başladım.
Burada bir şey olmuştu.
Gözlerimi açıp karşımda duran soluk tenli çocuğa baktığımda hiç bir şey hatırlamıyordum.
Peki o çocuk kimdi?
Ayrıca karşıma çıkıp beni kapı dışarı eden kişi ve bahsettiği Jungkook ve Mina?
Onları da tanımıyordum.
"Belki bu sıvı?"
Ağacın yanına çöküp yere ve ağaçtaki birkaç bölgeye sıçramış sıvıya dokunup elime aldım.
Belki iğrençti ama ağzıma götürüp tadına baktım.
"Bu.. Kan!"
Bu kandı.
Kimin kanıydı o zaman?
Bir hasta ve ya yaralı gelse hastaneye gelirdi, niye buraya gelsin ki?
"Yoksa?"
Burada gözlerimi açtığıma göre bu kan benim olabilirdi.
Yaram ve ya daha farklı bir sorunum olduğu için kan bulaşmış olabilirdi.
Kendi vücudumu yoklamaya başladım.
Bacaklarım, belim, kollarım...
Hiç bir şey yoktu.
Boynumda yavaşça ellerimi gezdirdiğim sırada bir ıslaklıkla beraber gelen ağrıya gözlerimi kapattım.
Fark ettiğim şey sıvının geldiği yerin çok uzak olmayan yakın iki noktadan geldiğiydi.
Bu...
"Vampir!"
Tekrar ve tekrar boynumda aynı yere dokundum.
Elime gelen sıvıya da baktım.
Kandan başka bir şey değildi.
Korkuyla aklıma gelen ilk kişiyi düşündüm.
O soluk tenli çocuk...
Evet, kesinlikle bir vampirdi ve benim kanımı içmişti.
Jimin
Jungkook'un gözlerini açmasıyla yanına gittim.
Terlemiş ve gözleri kocaman olmuştu.
"Ne oldu?"
Kalbini tuttu.
"Çok hızlı atıyor.. Tanrım, rüyamda Tzuyu'yu ağaçların orada gördüm. Çok korkunçtu."
Güldüm.
"Bunun nesi korkunçtu?"
Elini kalbinden çekti ve yatakta doğruldu.
"Arkasında duran Yoongi'yi de gördüm. Kafasını tutmuş bir şeyler mırıldanıyordu."
Şaşkınlıkla gözlerimi açtım.
"Bu bir rüya mı yoksa gerçek mi?"
Bana baktı.
"Niye?"
İçimden kendime kızarken endişeyle konuştum.
"Tzuyu koridorda yürüyordu. Onu odaya çekip senden bahsedip bu gece Mina ile benim kalacağımı onun da gitmesini söyledim. O da ne dediğimi anlamadığını söyledi. Hiç beni tanıyor gibi görünmüyordu."
Jungkook kendini zorla yataktan atarken koşmaya başladı.
Arkasından koşmaya başladım.
O ne yapmaya çalışıyordu ki?
Tzuyu'yu bulup ne olduğunu anlamaya mı?
"Jungkook! Yeni ameliyattan çıktığını unutma!"
Beni dinlemeden karanlık ağaçların olduğu yere koşmaya devam etti.
Bir süre sonra onu görüş alanımdan kaçırdığımda olduğum yerde durup karanlık yerde yolumu bulmaya çalıştım.
Ben vampir değilim ki karanlıkta net bir şekilde göreyim..
Bir bağırma sesi kulaklarıma dolarken sesin geldiği yere hızla koşmaya başladım ve karşıma çıkan manzara ile olduğum yerde dona kaldım.
Kollarında, yırtılmış kot pantolonundan görünen bacaklarında ve boynunda bir sürü ısırıklar ve delikler bulunan Tzuyu'ya baktım.
Jungkook ona sıkıca sarılmış, gözlerinden hızla yaşlar akarken bağırıyordu.
Yavaş yavaş vampir doktorlar etrafımıza dolarken ne olduğunu anlamaya çalıştım.
Biri ilk önce onun hafızasını silip sonra da her yerini delik deşik ederek kanını mı içmişti?
.
.
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPİR✔
FanfictionHayat kısa kuşlar uçuyor. Ölüm dibimizde ama bizi es geçiyor.. . . . . . . . . (Devamı 2. Kitapta! Lütfen bunu okuduktan sonra 2'den devam edin..) .