43. Bölüm

845 81 2
                                    

Merakla Mina'ya baktım.

"Mina! Rüyanda ne gördün? "

Ağzını silerken bana baktı.

"Ben rüya görmem. Niye? Bir şey mi oldu? "

Yanına yaklaştım.

"Peki rüyalara girebilir misin? Mesela biri uyurken rüyasına girmek gibi.. "

Başını olumsuz anlamda salladı.

"Ben öyle bir şey yapamam. Yapsam da.. "

Başını eğdi.

Kesinlikle arada biri vardı..

"Yapsan da, Mina ne? "

Geri bana döndü.

"Bunu söyleyemem. Bu çok önemli ve.. "

Gözlerini benden kaçırdı.

"Ve hayatım onun elinde. "

Başını bana çevirerek bakmasını sağladım.

"Söyle Mina. Ben kimseye söylemem! "

Ciddiyetle bana baktı.

"Seni seviyorum Tzuyu.."

"Ne?? "

Korkuyla kendimi geri çekerken ciddi yüzü gülümsemeye dönerek kahkaha attı.

"Ahh.. Böyle bir şey olması imkansız! Bir de inandın mı!?"

Gülümseyerek ayağa kalktı.

"Ayrıca o sırrı da sana söylemem imkansız. Boşuna uğraşma. "

Arkasını dönüp gideceği sırada bana son kez baktı.

"Bu arada sırrı söylememin imkansız olduğunu örnek vererek söylemek istedim. Bu yüzden seni seviyorum dedim. Ama merak etme benim sevdiğim biri zaten var. "

Kendi odasına girdiğinde kalbimi tutarak ne kadar hızlı attığına baktım.

Kesinlikle bu dediği beni çok korkutmuştu!

"Off.. Bir daha örnek falan duymak istemiyorum.. "

Ayağa kalktım ve kendi odama gittim.

Kesinlikle buraya geldiğimden beri korkunç anlar yaşamıştım.

Ama en kötüsü az öncekiydi..

"Iyy.. "

Diyerek yatağa oturdum.

Sonra da karşımda örtü ile kapatılmış olarak duran uzun şeye baktım.

"Bu ne ya? "

Kalkarak yanına gittim ve örtüyü yavaşça çektim.

Karşıma çıkan şey kırılmış bir boy aynasıydı..

"Kırık? "

Elimi onun üzerinde gezdirerek pürüzlere dokundum.

Bu bana bazı şeyler hatırlatmıştı.

"Tzuyu?"

Odanın kapısı açıldığında elimi çekerek arkama döndüm ve Jungkook 'a baktım.

Bana baktıktan sonra gözü aynaya gitmiş hızla yanıma gelip elimdeki örtüyü almıştı.

"Bunu bir daha asla açma! "

Sinirle örtüyü aynanın her tarafını kapatacak şekilde öttü ve odadan çıktı.

Arkasından baka kalmıştım her zamanki gibi..

"Niye yaptı ki bunu? "

Aynaya döndüm.

"Sen de ne var bakalım aynacık? Bir suç mu işledin? "

Örtünün üstünden ona dokundum ve yere oturdum.

"Kendimi çok değişik hissetmem normal mi ayna?"

Bekledim..

"Peki neden ben aynı an da değişik hissederken bir yandan da çok yakın hissediyorum? "

Aynaya sarıldım.

"Üzgünüm.. Sanırım seni sadece geceleri gizlice açacağım."

Gülerek ondan ayrıldım ve yatağa geri oturdum.

Jungkook ile konuşmak istiyorum..

Ama bana çok değişik davranıyor.

Peki ne diye seslenmeliyim ona?

Jungkook...

Ve ya Karanlık.

"En iyisi Karanlık. "

Bağdaş kurarak telefonuma baktım.

Saat resmen gece olmuştu.

Ne ara oldu ki?

Biz yeni kahvaltı ettik...

"Neyse. "

Odaklanmaya çalışarak konuştum.

'Karanlık? '

Kendimi çok yorgun hissediyordum.

Hem de sadece bir kelime için!

Önceden onunla konuşurken hiç yorulmazdım..

'Tzuyu? '

Ses gelince sevinçle güldüm.

'Efen- '

'Tanrım, Tzuyu bu sensin! '

Başıma giren ağrı ile kaşlarımı çattım.

'Ne yapıyorsun sen? Çok zorlanıyorum.. '

'Aynayı aç Tzuyu! '

Ayağa kalkarak aynaya ilerledim ve üstündeki örtüyü hızlıca çekip yere attım.

Aniden havaya kalkan tozlar ile öksürürken aynada Jungkook 'u görmemle öksürerek kendimi yere attım.

"Tzuyu! İyi misin Tzuyu? Ne oldu? "

Son kez öksürürken ayağa kalkıp ellerimi yelpaze yaptım ve tozları götürmeye çalıştım.

"İyiyim iyiyim.. "

Ona baktım.

"Sen ne yapıyorsun bu kırık.. "

Şaşkınca kırıkları gitmiş aynaya bakarken konuştum.

"Az önce kırık olan aynada? "

Gülen yüzü donarken konuştu.

"Hapsoldum Tzuyu.. O pislik beni hapsetti!"

Yüzüne bakıp merak ettiğim soruyu sordum.

"Nasıl böyle bir şey yapabilir ki?! "

Başını eğdi.

"O da bir ruh Tzuyu.. "

.

.

.

.

.

VAMPİR✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin