Yoongi denen çocuğun gelmesi için epey bir bekleyiş yaşamıştık.
Kimse ne yapacağını bilmediği için sessizce oturuyordu.
En sonunda kapı çalınıp içeriye bir çocuk girince şaşkınlıkla gözlerimi kocaman açtım.
Bu çocuk beni ısırmayan çocuktu.
Ayrıca güzel okulumdan ayrılma sebebim..
Çocuk yavaş ve uyuz adımlarla müdürün karşısına geçtiğinde sırıttı.
"Müdür Bey! Sizinle tekrardan görüşmek ne güzel bir şey benim için!"
Müdür lafı çok uzatmayacağa benziyordu.
"Bu hafta içinde kaç insan kanı içtin?"
Diye sordu Yoongi'ye.
İlk önce düşündü sonra da tekrar gülüp,
"Her gün bir kişi Müdür Bey. Açlıktan şu ölümsüz Dünya'mı bitiremem değil mi?"
Müdür kağıtlardan ilkini uzatıp ona verdi.
"Peki burada ne yazıyor?"
Çocuk kağıtta bir süre göz gezdirdikten sonra somurtarak,
"Her gün bilinçsizce kan içtiğim ve uyuduğum yazıyor. Günde 2 ve ya 3 insan içiyormuşum."
Kağıdı geri müdüre verdi.
"Ama hepsini gizleyip ailelerinin hafızasını siliyorum. Böylece hepsi ölmüş ve ortadan kalkmış oluyor. Bunun için hafıza silme yeteneğimi geliştirdim ya zaten."
Müdür eliyle beni gösterdi.
"Herkesi öldürmemişsin ama Yoongi. Bu kız seni gördüğü hâlde onun kanını içmemişsin."
Çocuk bana baktı ve güldü.
"Ha, Tzuyu'dan bahsediyorsunuz.."
Beni tanımasıyla daha çok şaşırmıştım.
"Onu dışarıdaki çoğu vampir tanıyor. Bana da bir tanesi anlatmıştı zaten. O yüzden onu öldürmedim. Aramızda o çok ünlü."
Tekrar şaşırmıştım.
Nasıl beni dışarıdaki çoğu vampir tanırdı ki?
"Niye tanıyorlarmış? Aranızda onu ünlü yapan ne ki bu kadar önemli?"
Müdür benden önce davranıp sorduğunda merakla Yoongi'nin diyeceği şeyi bekledim.
"O, dışarıda kaldığımızda genelde bize yardımcı olup besleyen vampire yardımcı olmuş."
Yardım ettiğim kişileri düşündüm.
Hiç biri de vampir değildi bence.
"Size yardımcı olan mı? Kim?"
Bana baktı.
O kırmızı gözleriyle gözlerimiz tekrardan buluştu.
"Kim Taehyung.. Kime yardım ettiğine hiç bakmıyor musun sen? Bir gün boyunca kan içmemiş. Yolda bayılmak üzereymiş, sonra Tzuyu onu görmüş hemen yanına gitmiş. İlk onun dişlerini ve gözlerini görünce korkmuş. Ama sonradan kolunu uzatıp şimdilik içmesini istemiş. Taehyung da onun çok iyi olduğunu düşünüp, zor durumda bile olsa az kan içmeye çalışmış. Durumu biraz düzelince çağrı yapmış işte. Sizin okuldan Jungkook yakın olduğu için hemen gelmiş ve Tzuyu'nun yarasını vampir gücüyle düzeltip gitmiş."
Jungkook...
Demek seni önceden de görmüşüm.
"Taehyung, nasıl biriydi? Görünüşü falan? Tam hatırlayamıyorum da o yüzden."
Araya girip konuştuğunda tüm gözler bana bakmıştı.
"Sevimli biridir aslında. O sıralar saçı hangi denkti hatırlamıyorum. Arada sırada saç rengini değiştirdiği için.. Ama Jungkook'u o zaman da gözünün önüne getirirsen belki onu da tanırsın."
Başımı sallayıp onayladım.
Sonra da düşündüm.
Jungkook..
Evet, biraz hatırlıyorum.
Bileğim çok acıdığı için elimle tutuyordum.
Hem kanlar da döküldüğü için dursun diye uğraşıyordum.
Birkaç dakika geçince yanımıza Jungkook gelmişti.
Bileğimi tutup anında acıyı dindirmişti.
Sonra da yanımda yatan sevimli bir çocuğu kaldırıp teşekkür etmiş ve gitmişti.
O çocuk Taehyung olmalıydı..
"Ah, evet. Hatırladım."
Müdür sinirle önündeki kağıtlara baktı.
"O bir vampire kanını içirtti ve onun hafızasını silmediler. Hemen bana Jungkook'u çağırın."
Jimin,
"Ben çağırırım."
Diyip hızla odadan çıktığında merakla beklemeye başladım.
Acaba ona ne yapacaklardı?
Merak ediyordum yani..
Çok hızlı bir şekilde kapı çalındığında şaşırmıştım.
Ne zaman onu bulmuş, çağırmış ve buraya geri gelmişlerdi ki?
Odaya ilk önce Jungkook girdiğinde ona baktım.
Ne olduğunu anlamaya çalışır gibi bir hâli vardı.
"Evet, Müdür Bey. Beni çağırmışsınız."
Müdür sinirle ona baktı.
"Nasıl bir insanın hafızasını silmezsiniz siz?!"
Jungkook şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.
"Öyle mi yapmışız efendim? Özür dilerim."
Müdür beni eliyle gösterdi.
"Sizin yüzünüzden şu an da arkadaşınız vampir okulunda. Mutlu musunuz peki?"
Bana baktı.
Hatırlamadığı kesindi.
Yoksa niye hatırlamaya çalışır gibi bana bakar ki?
"Tzuyu insan mıymış efendim?"
Tekrar müdüre dönüp bunu sorduğunda kalbim acımıştı.
Evet, ben insanım...
"Arkadaşınız daha fazla bu vampir işleriyle zorluk çekmeden onun hafızasını silip bitireceğiz. Yoongi, sen hazırlan. İlk önce onun hafızasından tüm vampirlere olan şeyleri sileceksin. Sonra da dışarıda ki tüm vampirleri buraya çağıracaksın. Onlara büyük bir toplantı yapmanın zamanı geldi.."
Şaşkınlıkla ayağa kalktım.
"Ne yani? Benim hafızamı mı sileceksiniz? Buna asla izin vermem!"
Müdürün gözleri mora dönüşürken sinirle gözlerime bakıp konuştu.
"Sizden izin isteyen yok küçük hanım."
.
.
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPİR✔
FanficHayat kısa kuşlar uçuyor. Ölüm dibimizde ama bizi es geçiyor.. . . . . . . . . (Devamı 2. Kitapta! Lütfen bunu okuduktan sonra 2'den devam edin..) .