NEREDESİN CHARLİE

433 38 2
                                    

Telefonumu alıp Charlieyi bir kez daha aradım. Ama sonuç hüsrandı. Charlie neden telefonuna bakmıyorsun?
Koltuğun üstündeki yastığı alıp dizlerimin üzerine koyup sarildim yastığa. Korkuyordum hemde çok. Ne yapacağımı bilemez vaziyette donakaldım.
İleri geri sallanıyordum boş gözlerle etrafa bakarken.
O an beynime bir yıldırım çarpmış gibi oldum.
Hemen üstümdeki yastığı yana atıp yukarı kata koştum. Rüyanın olduğu kapının önüne geldiğimde ise derin bir nefes alıp kendimi karşıma çıkacak şeye hazırladım. Kapının kolunu kavradığımda metalin soğukluğu içimi ürpertti. Ve birkaç saniye sonra herşey gün yüzüne çıkacaktı. Kapıyı açtım.
İçeride hafif hoş bir koku hakimdi. Beşiğe yaklaştım.
Rüya kafası duvardan tarafa dönüktü. Yüzü görünmüyordu.
Üstündeki örtüyü usulca çektim.
Ve onu kucakladım. Derisi bir bebek derisi gibi değildi. Plastiğimsi ve sertti. Çünkü bu bir oyuncak bebekte. Yüzünü kendime çevirip baktım. Korkuyla çığlık attım. Bebeğin yüzü öyle donuk ve harektsizdi ki ürpermeme sebep oldu. Bebeğin yüzünde garip bir şekilde korku ve dehşet vardı sanki. Ama yüzüne birkaç dakika daha bakınca Rüya daha bir sevimli göründü gözüme. Yüzündeki dehşet sanki şefkate muhtaç bir bebeğin bakışlarına dönüşmüştü. Kollarımın arasına alıp salladım minik Rüyayı.
Sonra kendime geldim. Ben ne yapıyorum? Bu oyuncak bir bebek! Hemen bebeği yatağa fırlattım. Kendimi hemen beşiğin
yanındaki koltuğa attım. Soluklarımı düzenlemekle uğraşırken birden odanın kapısı açıldı.
Yeter Hanım gelmişti.
Yeter Hanım beni bu odada görünce şaşırmış gibiydi.
"Neden buraya geldin tatlım?"dedi.
Kekelememeye özen göstererek konuşmaya başladım.
"Şey... Ben Rüyaya bakmaya gelmiştim."dedim en akla yatkın yalanı söyleyerek.
Yeter Hanım beşikten Rüyayı aldı.
"Aa üstü açılmış görmedin mi canım? Üşüyecek bak!"dedi telaşla.

YAN KOMŞUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin