KAÇAK

615 51 10
                                    

Mutfağa gidip bir bardak su içtim. Hemen yanıma babam da geldi.
"Konuşmaya pek fırsatımız olmadı. Nasıl geçti ilk iş günün?"dedi elmasını yıkarken.
Babama tüm olanları anlatsam bana inanmazdı. O yüzden ufacık bir yalan uydurmaya karar verdim.
"Güzeldi."dedim.
Babam elmasına kocaman bir ısırık atarken bana bakıp "bence de güzeldi."dedi.
Babama keskin bir bakış attım.
"Güzel olan kim?"dedim tek kaşım havadayken.
"Şeyy kurabiyeler."dedi yalan söylediğini belli ederek.
"Baba!"dedim.
"Tamam. Yeter Hanım' a dedim."dedi pişkince.
"Evli olabilir."dedim kızarak.
"Kocası olurdu evli olsa. Demek ki .. Zaten birşey olacağından değil. Hoş bir bayan sadece."dedi elmasının kalan kısmını çöpe atarken.
Odaya geçip televizyonu açtı. Bende onun yanına geçtim. Babam her zamanki gibi haber izliyordu.
"Evet sayın seyirciler bir son dakika haberiyle devam ediyoruz. Hamdi Bey Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinden bir kadın kaçmış. Kumral orta boylu ve yaklaşık 35 yaşlarında olan kadının yanında bebeği de varmış. Kadının ise bir seri katil olduğu söyleniyor. Polisler kaçak hastanın peşinde. Eğer tarife benzer bir kadın görürseniz alttaki numarayı arayın."dedi.
Ben babama babam da bana bakıyordu. Resmen sunucu Yeter Hanımı tarif etmişti. Demek ki Yeter Hanım deli!
"Ben sana demiştim."dedim babama. Babam ise televizyonu kapattıp odada tur atmaya basladı.
"Belki başka biridir. Yani dünyada kumral saçlı 35 yaşlarında bir bebeği olan başka kadın yok mu?"dedi.
"Baba saçmalama. Herşey apaçık. Zaten Charlie bana bunu söyledi. Ama ben inanmadım."dedim.
Babam anahtarını alıp evden çıktı. Bende peşinden gittim. Yeter Hanımın kapısına kadar geldik. Tam zile basacakken durdu ve evimize geri döndü.
"Baba arayalım alsınlar."dedim kapıyı örterken.
"Melodi emin olmalıyız ilk önce. Yeter Hanım deli falan değil. Gayet aklı başı yerinde biri."dedi.
"Baksana seri katilmiş. Ya bizi öldürse. Ben tüm gün bu kadının evindeydim."dedim.
Babam sakin olmaya çalışsada endişeliydi.
"Yarını bekleyelim."dedi.
"Baba! Hala nasıl anlamıyorsun? Bu kadın seri katil. Ve burada bir gece daha durması bizim yaşama şansımızı giderek azaltır."dedim.
"Melodi emin olmadan hareket etmek kötü sonuçlar verebilir. Hem bir kadın ben varken bize nasıl zarar verebilir ki?"dedi.
"Baba..."der demez babam sinirle bana baktı.
"Tamam konu kapandı.."dedi.
Bende odama gittim. Kapımı da iyice kilitledim. Charlieye keşke inansaydım. Üstümü değiştirip yatağıma yattım. Ama gözüme uyku girmiyordu. Doğrulup camdan Yeter Hanımın evini izledim. Birden evin kapısı açıldı ve dışarı Yeter Hanım çıktı. Etrafına baktıktan sonra bizim ve doğru yürüdü. Sonra yere eğilip elindeki mama kabını yere koydu ve içine bir şeyler doldurdu. Galiba bu kedi mamasıydı. Etrafta kedi yoktu ama. Sonra elini birini sever gibi hareket ettirmeye başladı. Garip şeyler yaptı. Elleri bişeyi okşuyordu ama işin ilginç tarafı kimse yoktu. Hemen cep telefonumu aradım. Çekmecelere baktım yoktu. Yeter Hanımın bu halini çekip babama göstermeliydim. Yeter Hanım hâla hayali kedisin seviyordu. Hemen babama haber vermek icin aşağıya indim.
"Baba!"dedim.
Babam televizyonun karşısından kalkıp benim yanıma koştu.
"Noldu kızım?"dedi endişeyle.
"Bana bir şey olamadı da Yeter Hanıma bişey olmuş sanırım. Pencereye bir bak."dedim. Babam evin penceresinden dışarıya baktı. Daha sonra bana baktı.
"Kızım sen bence uyu. Hic iyi değilsin."dedi.
"Baba ben iyiyim. Yeter Hanım deli."dedim.
"Deli olan sensin herhalde. Kimse yok burda Melodi."dedi.
Hemen pencereye baktım. Gerçekten Yeter Hanım gitmişti.
"Ama baba az önce buradaydı. Gerçekten."dedim.
Ama babam bana inanmamıştı.
"Yanlış görmüş olabilirsin. Bana da oluyor arasıra."dedi ve koltuğuna oturdu. Sinirlendim. Odama çıktım öfkeli bir şekilde.
Kapıyı olanca gücümle kapattım.
"Deliymişim!"diye bağırdım. Kapıyı kilitlemeyi de unutmadım. Yarın Charliyle konuşmalıydım. Beni tek anlayan oydu. Ama o da cok akıllı sayılmazdı. Yatağıma yatıp kendimi uykuya bıraktım.
****
Damağım ve dilim acayip kurumuştu. Su içmek için kapının kildini açıp mutfağa gittim. Hava daha karanlıktı. Televizyon açıktı ve babam karşısında oturuyordu. Kafasının arkasını görüyordum. Uyumuş olmalı. Televizyonun düğmesini kapatıp arkamı döndüm. Babamın yüzü kanlar içindeydi. Kuvvetli bir çığlık attım. Hemen daha sonra tuvaletten Yeter Hanım çıktı. Beyaz tişörtü yer yer kan olmuştu.
"Nar yemiştim. Lekesi hâlâ geçmedi."dedi gülümseyerek.
"Bu mevsimde nar olmaz ki"dedim.
Yeter Hanım bana doğru yaklaştı.
"Sen gergin misin?"dedi soğukkanlı ve ürkütücü bir sesle.
"Hayır."dedim.
Babamın yanına oturdu. Elini babamın cesedinin omzuna attı.
"Önder sen niye üzgünsün?"dedi.
Sonra elindeki kanı diliyle sildi.
"Narın tadı çok güzelmiş. Sana da getireyim mi canım?"dedi.
Ben ne diyeceğimi bilemedim.
Ama ben daha bişey demeden Yeter Hanım tuvalete gitti. Elinde bir kase ve içinde kanla kaplı etler getirdi.
"Al bakalım."dedi.
Kusmak istiyordum. Kendi birkaç tane alıp yedi. Sonra babama" Öndercim sende ister misin?"dedi.
Sonra cevap gelmiş gibi
"Tamam canım."dedi.
Bana tabağı uzatmış öylece duruyordu.
"Hadi ye. Bak çok sağlıklı bu."dedi.
Dayanamadım.
"Kimi kestin psikopat!"dedim.
Yeter Hanımın yüzündeki gülümseme kayboldu.
"Ben kimseye zarar vermem!"dedi bağırarak.
Sonra kahka attı. Ellerini saçımda gezdirdi.
"Canım acıyor"dedim.
"Saçların çok güzel."dedi ve ellini çekti daha sonra "Hadi geç olmuş. Evine git."dedi bana.
"Burası zaten benim evim."dedim.
Yeter Hanım
"Sende çok şakacısın. Biz Önderle evlendik ya. Sende bizim eski evde kalıyorsun tek başına."dedi.
*****
Kan ter içinde uyandım. Tek parçaydım. Hemen koşup salona gittim. Evde kimse yoktu.
"Baba!"diye bağırdım.
Odalara baktım. Yoktu hiç bir yerde. Birden kapı açıldı. İçeriye babam girdi. Elindeki ekmekleri sehpaya koydu. Hemen koşup sarıldım ona.
"Babacım."dedim ve ağlamaya basladım.
"Ne oldu minik böcek."dedi bana.
"Beni sakın bırakma."dedim güç bela.
"Seni asla bırakmam zaten. Tontonum."dedi.
Daha sıkı sarıldım babama.

YAN KOMŞUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin