HİÇLİKTEN GELEN SONSUZLUK

"HİSSİZLEŞMEK"

Bu gece, olabildiğimce sarhoş olmak istiyordum. Vücudumu uyuşturmak ve bir kere istediğim gibi hareket edip yaptığım şeyleri hatırlamamak istiyordum. İçkiyle bir bağım yoktu ama pekala bu gece olacaktı. Bar,beş dakika içinde bir saat önceki olduğundan daha kalabalıktı. Yapmış olduğum kıyaktan olsa gerek. Bu gece bende kendi barımda eğlenecektim. Fakat önce bir şey yapmam gerekiyordu. Kendimi tekrar sahneye attım. Mikrafonu elime aldım.

"Merhaba arkadaşlar. Bu gece eğlenmeye hazır mıyız?" herkesten çığlık sesleri geliyordu.

"Pekala eğlenmeye başlamadan önce gecenin şarkısı olarak belirlediğim şarkıyı sizlere söylemek istiyorum. En fazla dört dakika vaktinizi alacağım ve siz, dört dakikadan sonra istediğiniz gibi eğleneceksiniz. Gün doğumuna kadar açık olacak burası." dediğimde aynı çığlıklar daha baskın atıldı. Arkamdaki orkestraya söyleyeceğim şarkıyı söyledikten sonra gitardan gelen melodiyi dinledim ve gözlerimi usulca kapattım. Söze girmek için doğru zamanı bekledim. Herkese kısa bir göz gezdirdikten sonra şarkıya başladım.

"Sarılma senin olmayan kadına
Saymamış seni sevmemiş asla
Yanılma bu yangının yeter sana
Unutmuş o seni ama sen unutma" Kısa anlığına gözlerimi açıp öyle devam ettim.

"Darılma terk edip gitti seni
Gönlü huzurlu, gülüyor gözleri
Dokunma ateş olur yakar seni
Unutursun elbet unutulduğun gibi" Unutacaktım çünkü başka bir seçeneğim olduğunu düşünmüyordum.

"Vazgeçti benden sevdiğim kadın
Terk etti gitti gitmiyor tadın
Ne cismin kaldı bende ne de adın
Yaşatmaz beni içimde yanan bu yangın." Gözlerimi tekrar kapattıktan sonra şarkıya devam ettim.

"Üzülme seni öperken bile sahte
Bu aldatılan oyunundan bir sahne
Yenilme bunların hepsi bahane
Bırak gitsin o koymadı mı seni ateşe?" Üzülmem gereken Uras'ın seçilmesi miydi yoksa yaptığım her şeyin kara delik tarafından yutulması mıydı?

"Vazgeçti benden sevdiğim kadın
Terk etti gitti gitmiyor tadın
Ne cismin kaldı bende nede adın
Yaşatmaz beni içimde yanan bu yangın."

Nakarat kısmını ikinci kez tekrar ettikten sonra bitiriş kısmını gitar sesine bıraktım. Şarkı bittiğinde kimse alkışlamadı. Gözlerimi açtığımda herkes birbirine sarılmış, gözlerimi açtıktan sonra her çiftin birisi sağ elindeki işaret parmağını kırmış, baş parmağını aşağı doğru yönlendirmişti. Diğer çift aynı işlemi sol eline yaptıktan sonra birleştirmemiş, sadece birbirinden bir santim uzak tutmuşlardı. Ah be Gecem. Bizde seninle böyle olabilirdik. Ama sen parmaklarımı kırdın. Şarkı bittikten sonra sahneden inip içkilerin servis edildiği masaya doğru yöneldim. Emre orada oturmuş beni bekliyordu. Barmene dönüp elimle iki yaptıktan sonra anlayıp içkileri hazırlamak için bize ters tarafa döndü.

"Abi ne içten söyledin be. Kapalı ortam olmayıp sigara alışkanlığım olsaydı eğer yakacaktım bir paketi."

"Abart Emre, abart."

"Seni kayıt altına alsaydım ne demek istediğimi anlardın Aytuncum. Benim kuzum büyümüşte aşk acısı da mı çekermiş. Oy oy kıyamam."

"Teselli de verde tam olsun."

"Elini sallarsan ellisi be kanka. Boş ver takma."

"Hahaha. Güleyim de boşa gitmesin bari. Salak çocuk." dedikten sonra içeceklerimiz geldi. Emre'ye dönerek,