Boran
Sabah uyandığımda ortalık sakindi. Parmak uçlarımda Hilal'in odasına gittim. Hala uyuyordu. Üzerinde askılı bir bady ve kısa bir şort vardı. Terden de saçları boynuna yapışmıştı. Gidip yatağın yanına oturdum. Yanakları sıcaktan hafiften kızarmıştı.. Yandaki duran çarşafı beline örtecektim ki yerinde kıpırdandı ve gözlerini araladı. Beni karşısında görünce bir an afalladı. Saçlarını geriye atarak,
--Boran napıyorsun burada ?
--Hiç üzerini açık görünce belini örteyim dedim. Üşütme diye ,dedim yanlış anlasın, o uyurken ona dokunduğumu sansın istemiyordum.
Gözlerindeki kaygı yerini huzura bırakmıştı.
--Günaydın o zaman ,dedi
İçim ısınmıştı ,
--Günaydın karıcım ,dedim sonra ne dediğimi fark edip elimi ağzıma götürdüm.
Hilal'e göz ucuyla baktım gözlerini ayırarak bakıyordu bana. Sonra toparlamak için ,
--Lafın gelişi yani Hilal ,dedim mahçup bir ifadeyle..
--Tamam sıkıntı değil
Gözlerini yere kaydırdı. Düşünceli bir hal aldı. Yine üzmüştüm onu. "Karıcım" dememe mi yoksa onu yanlışlıkla dememe mi bozulmuştu anlamadım.
Bu havayı dağıtmak için ,
--Hadi kalk kahvaltı edelim. Ben çok iyi omlet yaparım. Yapayım mı sana da ? İlk günden parmaklarını kaybet olur mu ?
Gülümsedi. Onu gülümsetince ben de gülümsedim.
--Olur ben de sana patates kızartayım mı?
--Ee hadi bakalım
Birlikte mutfağa yollandık. Ben yumurtaları o da patatesleri çıkaracaktı.
Dolabı açtım yumurtalıktan iki tane yumurta çıkardım arkamı dönmemle çarpışmamız bir oldu. Yumurtalar aramızda kırılmıştı. İkimizde yumurtaya bulanmıştık.
--Hay Allah ! Benim suçum Hilal kusura bakma, dedim elimi enseme atarak.
--Sıkıntı değil, zaten sen kırmasan ben bir şekilde kırardım onları
Gülmeye başladık.. Sakarlığımı umursamayışı çok hoşuma gidiyordu.
Hilal
Ben oraları toplamak için eğilince o da eğilmişti ve kafalarımız birbirine çarpmıştı.
Acıyla kafamı tuttum. Bana baktı,
--Canın yandı mı Hilal? ,dedi elimi kafasına götürerek
--Yok bir şey olmadı ,
Yine gülmeye başladık. Bu gidişle kahvaltı edemeyecektik.
Sonra gelip elimi tuttu.
--Hadi gidip üstümüzü değiştirelim.
İçim bir garip oluvermişti. Birlikte mi değişecektik.
