〰22. Bölüm: Ben Buna Hazır Değilim/2〰

3.8K 372 182
                                    

  Bu arada bir türlü bahsetmek nasip olmadı. Yeni kapağımız @golge_yazar_ a ait. Ben çok sevdim💓Çok teşekkür ederim.

  İyi okumalar❤️






  Sonunda atölyedeki işi bitmişti. Yaptığı tezgaha bakınca ne kadar güzel bir iş çıkardığını düşündü. Turunç'u için yapmıştı. Evlerine gittiği ilk gün 'Yemekleri yakarım ama çok güzel tatlı yaparım.' demişti. İşte Türkan'ın bu tezgahın üzerinde o tatlıları yapmasını istiyordu. Ya da sarmalar sarmasını... Belki birlikte bile yaparlardı. Belki de Yiğit bebeklerini uyutmaya çalışırken Türkan da yemek yapmakla uğraşacaktı. Belki de bebekleri Türkan gibi turuncu olacaktı! Düşüncesi bile içini kıpır kıpır ediyordu. Zaten bu yüzden evlenmekte bu kadar ısrar ediyordu ya. Yaşı da geçmeden bir an önce Türkan'ı evine hanım etmek istiyordu.

İbrahim dükkana gelip Yiğit'in atölyede olduğunu öğrenince vakir kaybetmeden yanına gitti. Yiğit'in mutfak tezgahıyla uğraştığını görünce kaşlarını çattı. Bu Soner'in işiydi. Yiğit neden uğraşıyordu?

"Ne yapıyorsun sen? Mobilya işini bırakmaya mı karar verdin?"

Yiğit gözlüklerini çıkardıktan sonra havalı bir bakış attı.

"Bu sektör ben olmadan batar biliyorsun. E bu tezgah işlerine de girersem iş dünyasında çok kıskanılırım. Bilirsin nazara da gelemem. Sadecc Turunç'la yeni evimiz için yaptım bunu."

İbrahim duyduklarıyla gözlerini devirdi. Yine mi Türkan? Nedense o kızdan hiç haz etmiyordu. Nilay'dan da haz etmiyordu ama Türkan bir ayrıydı. Zaten İbrahim sıcak kanlı bir tip değildi. Ancak Türkan'ın gözlerinden belliydi bir şeyler. Fıldır fıldır dönüyordu o yeşiller. İbrahim nedense ondan şüpheleniyordu. Ancak Yiğit'e bundan bahsetmek istemiyordu. Belki de ufak bir yanlış anlaşılmaydı. Türkan yüzünden dostluğunu zedeleyemezdi.

"Düşünsene İbo... Biz evlenmişiz. Sen bize geliyorsun. Bir tane de bebeğimiz var tabi. Biz maç izliyoruz. Türkan da bize bir şeyler hazırlıyor. Hani reklamlarda o güleç kadınlar olur ya..."

  Aslında Yiğit, Türkan'ı güleç bir kadın olarak düşünerek hayatının hatasını yapıyordu. Türkan bildiğimiz bir Türk kızıydı. Hiçbir indirimi kaçırmayan, kocasından gizli alışveriş kaçamağı yapan, kaynanasından ölümüne nefret eden, ev işine düşman, doğum sonrası şişman olabilecek bir kızdı. Zaten İbrahim'i sevmediği düşünülürse onun için güleç bir tavırla yemek yapması biraz zordu. İbrahim de bunun farkındaydı.

"Valla Türkan biraz cadı. Eğer sinirlenirse o tezgahı ikimize de sokar diye düşünüyorum."

  Yiğit bu sözlere kıkırdadı. İbrahim haklıydı. Hem Yiğit de bütün ev işini Türkan'a kitleyeek bir adam değildi. Ya da evlenir evlenmez çocuk yapacak... Önce güzel bir ev alacaktı karşıdan. İçini birlikte döşeyeceklerdi. Sonrasında evleneceklerdi. Yiğit balayı için Fransa'ya gitmek istiyordu. Doyasıya eğlenip gezeceklerdi. Aslında aklında bir şey daha vardı. Türkan'ın üniversite okumasını istiyordu. Bu çok zor olurdu muhtemelen ancak o ortamı görüp kendini geliştirmesini istiyordu. Çünkü maalesef Yiğit bundan mahrum bırakılmıştı.

O sırada İbrahim telefonuna gelen mesaj sesiyle düşüncelerinden sıyrıldı. Mesajın sahibi yeni sevdiceğiydi. Tuba... Şimdilik sadece arkadaş gibi konuşuyorlardı. Ve İbrahim çok eğleniyordu.

"Peki madem. Benim birkaç işim var. Sonra görüşürüz!"

Gel Seni De Everelim!~Tamamlandı~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin