〰12. Bölüm: Sürpriz Ziyaret/1〰

6.1K 571 69
                                    

İyi okumalar!

Yarın programa gidip kararımızı bildirmemiz gerekiyordu. Yiğit'e söylemek içimden gelmiyordu. Çünkü oraya çıkmaktan nefret ettiğini biliyordum. Evlilik programlarından da... Tamam ben de bayılmıyordum sonuçta ama sözleşmem vardı. Üstelik ben oraya çıktıkça takipçilerim artıyordu.

  Bu yüzden Yiğit Bey biraz daha dişini sıkmalıydı.

Buluşmamız ve bu konuyu konuşmamız gerekiyordu. Tekrar oraya çıkmalıydık. Bu konuyu açmaya utansam da yapacak bir şey yoktu. Telefonumu çıkarıp Yiğit'i aramaya koyuldum.

"Efendim aşkım?"

"Yiğit. Ne yapıyorsun?"

"Dükkandayım canım. Çalışıyorum."

Onu şimdi işinden alıkoymak istemiyordum. Ancak sürpriz yapabilirdim. İnstagram hesabında paylaştığı bir fotoğrafta iş yerinin konumu vardı. Bulmak zor olmayacaktı.

"Ben de buluşuruz diye düşünmüştüm. Ama işin varmış. Kolay gelsin sana."

"Kusura bakma. İnan gelmeyi çok isterdim ama işleri çok aksattım. Yarın buluşsak olur mu? Ya da ben akşam gelirim yanına."

"Akşam konuşuruz canım. Sen işinin başına dön."

Telefonu kapattıktan sonra ilk işim Tuba'yı aramak oldu. Ona aklımdaki planı anlattığımda sevinçle ellerini çırpmış ve birazdan yanımda olacağını söylemişti.

Ben de evi toplayıp annemden izin almalıydım. Çünkü izin vermeyecek gibi duruyordu. Odamı toplayıp süpürge ile üstten geçtim.

Üzerime kot pantolon ve lacivert bir gömlek giyip saçlarımı da ortadan ayırdım. Yandan çantamı da taktıktan sonra derin bir nefes verdim. Şimdi işin en zor kısmına gelmiştik.

Annemden izin almak!
 
  Usulca salona gidip örgü ören anmeme baktım. Neyse ki bugün altın günü, pazar günü ya da fatura ödeme günü değildi. Bunca yoğun programının içinde onu yakalayabilmiştim.

"Ne istiyorsun kızım?"

  Sorduğu soru beni şaşırtmadı. Çılgın Şeker bir şey istediğimde hemen anlardı zaten.

"Tuba ile dışarı çıkacağız."

  Tahmin ettiğim gibi izin vermedi.

"Olmaz. Bak daha geçen gün kafelerdeydin. Baban sen gününü gün et diye çalışmıyor."

"Of anne ya! Sizden para istemiyorum. Alt tarafı Tuba ile dolaşacağız."

"Gelince akşam yemeğini hazırlarsın ama."

  Gözlerimi devirmeden edemedim. Yine bana bir iş kakalamıştı. Annemin huyuydu bu. İşin düştüğünde kendi işini de yaptırmak!

  O sırada kapı çaldı. Muhtemelen Tuba gelmişti. Ve açtığımda tahminimin doğru olduğunu anladım.

"Anneme hiç gözükme. Direk çıkalım."

  Tuba usulca başını salladığında ben de onu süzdüm. Sarı saçları ve renkli gözlü olan Tuba pıtı pıtı, şeker bir kızdı. Her zaman çiçekli böcekli şeyler giyerdi. On dokuz yaşındaydı ve yaşının hakkını veriyordu. Ben de yirmi yaşındaydım. Ancak kalıplı olduğumdan yaşımdan büyük duruyordum. Bu durum beni rahatsız etmiyordu. Aksine özgüvenimi yerine getiriyordu.

"Ee nerede oturuyor enişte? Çok uzak mı? Bu arada çok güzel olmuşsun."

  İçten bir tebessüm yolladıktan sonra konuştum.

"Teşekkür ederim. Ama sessiz olmazsan annem ikimizi de eve alır. Ve bu güzelliğimize bir tek ikimiz şahit oluruz. Dışarı çıkınca konuşuruz haydi yürü!"




İnstagram: hantal.kedi

Gel Seni De Everelim!~Tamamlandı~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin