10

3.3K 297 201
                                    

Yoongi sabah uyandığında hava grileşmişti.Yağmur yağacağını anlayıp sevindi.Bütün gün yatabilirdi.Hem sanki biraz hastaydı.

Herkes uyurken aşağı indi.Biraz su kaynatıp pet şişeye koydu ve yeniden odasına çıktı.Bir süre sonra ayak seslerini duyduğunda şişeyi bir süren alnına ve göğsüne koydu ve geri çekti.

Seokjin yavaşça kapıyı araladı.Yoonginin habersizce boyattığı yeşil saçlarını okşadı.

-Hadi uyan bakalım.

Yoongi mızırdanarak gözlerini araladı.

-Üşüyorum.

-Üşüyor musun?Kaloriferleri dün yakmıştık.

Titriyormuş gibi yaparak iyice yorganına sarıldı.

-Ama çok üşüyorum.

-Ateşin var mı?

Seokjin elini alnına götürdüğünde olması gerekenden fazla sıcak olduğunu hissetti.

-Ateşlenmişsin.

Yoongi yalandan öksürdü.

-Sanırım okula gidemeyeceğim.

-Evet bu halde gidemezsin.

-Of ama bugün de önemli dersler vardı.

Yalandan ölünseydi,çoktan ruhunu teslim etmişti.

-Eğer takılırsan bir dersliğine öğretmen tutarız tamam mı?Şimdi sana bitki çayı getireyim.

Kapı yeniden kapandığında sevinçten kalkıp dans edebilirdi.Şişeyi çıkarıp alnına biraz daha bastırdı.Bu numara her zaman işe yarıyordu.Annesinin bu kadar saf olması çok güzel bir avantajdı.

Telefonunu eline aldığında gülümsemesi yüzünde kaldı.Bir süre hareket edemedi.

"Seni çok özledim Min Yoongi."

"Böyle yapma."

"Burda herşey çok sıkıcı.Senin yanımda olmanı istiyorum."

"İmkansızı isteme.Her zaman hayal kırıklığına uğrarsın."

"Sana geleceğim Yoongi.Söz veriyorum."

"Eğer bunu yapmak canını acıtırsa benim için canını acıtma."

Biraz daha bekledi.Mesaj gelmeyince yeniden yatağına çöktü.

O sırada hemen yan odada Hoseok Jungkooku yanına yatırmış Min Sooyu düşünüyordu.

-Acaba şimdi napıyordur Jungkook?Sence o da benim için hazırlanıyor mudur?

Jungkookun cevap veremeyeceğini bildiği için ayağa kalkıp dolabını açtı.

Uzun uğraşlar sonunda giyecek bir şeyle bulabilmişti.Siyah kazağını ve pantolonunu kendisiyle savaşarak üzerine giydi.

Yatakta kendisini izleyen Jungkooka baktı.

-Sende böyle üşürsün.

Ona artık küçük gelen ceketini giydirip yere bıraktı.Aynı elbise gibi olmuştu.

Taehyunla Jimin ise odalarının kapısını açtılar.Açılan her kapı yeni birinin uyandığının göstergesi gibiydi.

İki kardeş koşarak yatak odasına daldı.Kravat seçen Namjoonun karşısında durdular.

İlk defa ikiz olduklarını belli ederek aynı anda aynı şeyi söylediler.

-Dün gece ne yaptınız baba?

Namjoon bağlamaya çalıştığı kıravtını bırakıp şok içinde çocuklarına döndü.

-H-hiçbir şey!

-Ama biz Taeyle sizin odanızdan sesler duyduk.

-Film izledik.

-Ne filmi?

-Bu kadar meraklı olma Tae.

Taehyung aynı bir koala gibi babasının bacağına yapıştı.

-Ama bilmek istiyorum.Lüütfeen.

-Korku filmi tamam mı?Hadi in şimdi de kreş için hazırlıyım sizi de.

Odadan çıkan babalarını takip ederken Jimin Taenin kulağına eğildi.

-Bu annemin çığlıklarını açıklıyor.

Hoseok araba durduğundan heycanla sınıfa koştu.Çantasını yeniden çiçekli olanın yanına asıp ayakkabılarını mor bağcıklı olanların yanına yerleştirdi.

İçeri girdiğinde birazcık kıskandı.Birazcık da üzüldü.Min Soo başka bir çocukla oyun oynuyordu.

Yinede yanlarına gitti.Kız onu farketmesiyle beraber hızlıca ayağa kalktı.

-Hoseok gelmişsin!Hadi birlikte oynayalım.

Bebeklerini yerden alıp dün oynadıkları köşeye oturdular.Min Sol yavaşça Hoseokun kulağına fısıldadı.

-İyiki geldin.O hiçbirşeyden anlamıyor.Senle oynamak daha eğlenceli.

Hoseok içtenlikle gülümsedi.Bebeklerden birini alıp oyuncak arabanın üstüne koydu.

-Hadi alışverişe gidelim!

Tae ve Jimin kreşin bir köşesinde oturmuş gözlerini kısarak yeni gelen çocuğa sinirle bakıyorlardı.

İkisine de ilk gördükeri andan beri yılışık ve salak gelmişti bu çocuk.

Jimin en sonunda sıkılıp oturduğu peluştan kalkıp kendisine bir kağıt aldı ve boyaların olduğu dolaba yöneldi.Öğretmenleri kavga eden sınıf arkadaşlarını ayırmaya çalışıyordu.

Jimim kendine ait olan sulu boyayı almaya çalışırken yeni gelen tarafından bir tekme yedi.

-Şişko.

Tae sinirle ayağa kalktı.Gözleri dolan Jimini arkasına alıp çocuğun üstüne doğru yürümeye başladı.

-Kardeşimle düzgün konuş!

-Gerçekler.Kardeşin şişko ayının teki.

Bütün sınıfı etrafına toplayan çocuk bu sefer herkese ayı jimin diye bağırmasını söyledi.

Arkasında iyice büzülen ve gözyaşlarını akıtan ikizini korumak için bağırdı Taehyung.

-İkizime bulaşmayacaktın!

Yumruğunu çocuğun biçimsiz yüzüne indirdiğinde herkes susmuştu.En son öğretmen geldi ve ikisini de azarladı.

Çocuğu revire götürken ceza sandalyesine oturan Tae olmuştu.

Jimin sandalyede oturan kardeşine sarıldı.

-Teşekkür ederim Tae.

Taehyungda sarılmaya karşılık verdi.

-Kardeşler birbiri için herşeyi yapmalıdır Jimin-ah.

BANGTAN FAMİLY¹✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin