Ece'den...
"Ben neyi bilmeyecekmişim?" arkamı döndüğümde Caner kapı kirişine dayanmış bizi dinliyordu. Şimdi ne diyecektim? Gürkan'a baktığımda oldukça sakin duruyordu.Ben "e...şey...e" laf geveleyip duruyordum.
"Ben neyi bilmeyecekmişim?" diye tekrar sordu Caner. Gürkan. "Senin bu karın varya..." dedi. Ben aniden atlayarak:
"Sakın söyleme!" diye bağırdım. O:
"Üzgünüm Ece bunu onun da bilmesi lazım." dedi. Ben üç buççuk atıyordum. Eğer Caner bunu öğrenirse hemen ailesine ispiyonlar beni de kovdurturdu. Gürkan'a son bir kez daha "saakın söyleme lütfen." dedim ama o bunu yapar mıydı? Gürkan:
"Oğlum senin bu karın..." dedi. Bu sefer sinirlenmiş olan Caner:
"Evet Gürkan benim karım. Ne olmuş karıma." dedi.
"Oğlum senin bu karın benim halıma kustu." ddedi. İkimizde aynı anda "ne?" diye sorduk. Caner alayla karışık "hepsi bu mu?" gibi demiş bense "bu ne alaka ya?"" dercesine bağırarak söylemiştim. Sonra Gürkan'ın "sus" diyen bakışlarıyla karşılaştım. Caner bana bakıyordu, ben "he!" gibisinden olduktan sonra "hehe evet, onların halısına kustuydum, gece malum miğdem çok bulanıyordu da." dedim. Gürkan:
"Ya gece benim halıma kustu. Bende ondan yeni bir halı istedim. O bana Caner "bunu hiç kimse bilmeyecek, özellikle de Caner" dedi sanırım senin ona kızmandan korkuyordu ama kusura bakma "yengeciğim" dedi. Bunu söylemezsem kim bana yeni bir halı alacak?" diye sordu."Yengeciğimi" bastırarak söylemişti. Caner "hepsi bu mu?" deddi. Caner oldukça sakin bir şekilde "evet başka ne olabilirdi ki?" diye sordu. Biraz inanmamış gibiydi. Caner tekrar "ee, hadi dostum. Bu kuşkucu bakışlar da ne demek. Daha dün tanıştığım bir kızla ne gibi sırlarım olabilirki?" dedi. Caner bu lafı duyunca biraz rahatladı. Evet biz dün gece tanışmıştık değil mi? Nasıl bir sırrımız olabilirdi ki? CAner gülümsemeye başladı sanırım yemi yutmuştu.
"Haklısın dostum sınırım biraz fazla şüpheciyim." dedi. Caner:
"Onu bunu anlamam, bana yeni bir halı borçlusun ona göre." dedi. CAner:
"Alırız, Beizim için sorun mu?" dedi. Sonra bana dönüp "ben elimi yüzümü yıkayayım çıkalım, daha fazla kalmamıza gerek yok." dedi. Ben başımı salladım "he he" dedim. Caner mutfaktan çıkınca Gürkan bana yaklaştı. Sessizce:
"Neden yalan söyledim biliyor musun?" diye sordu. Ben "ne planlıyorsun?" diye sordum. O gülümsedi. Aslında masum bir gülücük değildi bu. Pis bir sırıtıştı daha doğrusu:
"Çünkü sen ne yaparsan yap Caner sei boşayacak. İşte o zaman bana döneceksin." dedi. Sinirlenmiştim:
"Boşuna umutlanma ben Caner'den hiç ayrılmayacağım. Ayrıca ayrılsam bile seninle olacağımı da nereden çıkarttın." dedim.O:
"Göreceksin Ece sen sadece benim olacaksın." dedi sonra Caner'in ayak seslerini duydu ve hemen benden ayrıldı. Caner:
"Hadi gidelim" dedi bana dönüp sonra Gürkan'a yaklaşıp elini sıktı "dün gece için sağol dostum." dedi. Gürkan "ne demek bir arkadaşız unuttun mu?" dedi ama gözlerini benim gözlerime dikmıişti. Aklından ne geçiyordu tahmin edebiliyordum. Bende "dün gece için teşekkür ederim, ayrıca halınız içinde özür dilerim." dedim. O "hiç önemli değil." dedi ama gözleri onlara bakmaktan korkuyordum.
Arabaya biindik ve eve doğru gittik. SAat yediye geliyordu. Zeynep anneler uyanmadan gitmeliydik ama Caner'de özellikle yapıyor gibi yavaş gidiyordu. Ona:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İYİ AİLE Gelini (!) ...
Roman d'amourKocasına ilk görüşte aşık olan bir kadın. Her zaman boşanmayı düşleyen çapkın bir adam. Ama karısı herkesin gözünde mükemmel bir eş. Anlayışlı, sabırlı iyi kalpli, iyi bir ev hanımı, güzel bir kadın. STOP! Bazı şeyler yanlış. Öncelikle sevgili ge...