Canerden...
Ne lanet geceydi lan bu? Arabayı sahile çekip bir banka oturdum. Yanıma sarhoş yaşlı bir adam geldi. Üzerine gazete kağıdını örttü ve uyumaya başladı. Dürttü. Niye mi sanırım belamı aramak için."amca burada uyunmaz ki" dedim. O bana ters ters baktı.
"Resim güzzelde sanırım içinde birşey yok." dedi. "Anlamadım." "Evli misin? Karın dışarı mı attı seni?" "Yok be amca öyle olsa iyi olurdu ama terk ettibeni. Zaten boşanmak istiyoordun dedi. Bak bu üçüncü karımdı ama en çokta bu koydu. Neden? Çünkü bu iyi aile geliniydi. Sen hiç iyi aile geliiyle evlendin mi?" Amcadan ses yoktu. "Eğer evlenmediyen hiç evlenme. En kötüsü onlar bak yemin ediyorum." dedim. Amcadan yine ses yoktu. En son "paran var mı işkembe çorbası içerdik" dedi. Vereceğim parayla içki alacağını biliyordum. Eline bir yüzlük verdim. "Ne alıyorsan bana da al gel." dedim. Gelmedi. Sonra iki tinerci çocuk geldi. Para istedi:
"Abi ben bi ekmek parası..." diye yalvarmaya başladı. Korktuğumdan değil ama sanırım dertlendiğim için cüzdanım çıkarttım. içinden para çıkartacaktım ki Cüzdanımı çaldılar.
"Lan! Koşun koşun malı aldık enayiden hadin!" diye bağırmaya başladı. Kimlik ve kartlarla dolu cüzdanımı çaldırmıştım ama umrumda değildi.
"Sen aradığını burada bulamazsın yeğenim." dedi biri. Arkama döndüm. Balıkçıydı. Denize olta sallamıştı.
"Aradığını anca burada bulabilirsin." diyerek elini kalbine götürdü. Sen kimde kaybettisen onda bul kalbini." dedi.
"Off ya balıkçı neredeydin seen? Şunu cüzdanı kaptırmadan önce diyemez miydin sanki?" dedim.
"hadi be sende!" diye karşılık verdi. Yine de arabama bindim kalbimin olduğu yere gittim. Tabi önce telefonunu aradım.
"Alo Ece."
" Yok ben arkadaşıyım?"
"Sen kimsin?"
"Asıl sen kimsin?"
"O Ece'nin teleffonu değil mi?"
"Evet onun telefonu."
"Ben ne diye kayıtlıyım."
"Aşkım."
"Ne? Yani aşkım diye katyıtlısın." Ah ya! beni aşkım diye kaydetmiş aşkım. "E kimsin?" "Telefonun sahibinin kocasıyım da sen kimsin?"
"Aaa! Caner sen misin?"
"EVet de sen kimsin?"
"Zehra ben Ecenin arkadaşı. Hatırladın mı? Hani nikahınıza gelmiştim. Hani kız isteme törenini bizde yapmıştınız. Hatırlmadın mı?"
"Hatırladım. Ece şidi sizin yanınızda mı?"
"Herhalde yani benden başka kankisi mi var?"
"Bilmem yok mmu?"
"Yok tabi!"
"E o zaman adresi versene sen bana."
"Tamam veriyorum. Kız istemeye geldiğinizde geldiğin ev. Allah Allah ya" bu kıız bana diyordu bunu.
Herneyse deyip telefonu kapattım. Sabah olmak üzereydi
Ece'den...
Uyumaya çalışıyordum. Hüsnüden beni Zehralara bırakmaını istemiştim ve onlarda kalıyordum. Zaten gidecek pek birr yerim de yoktu ki.
Hüsnü Canerden öyle laflar duyunca sinirlenmişti. En yakın arkadaşından da para istemeyeceği için beni seerbest bırakmıştı.
Ama Caner'e çok öfkeliydim aşkımdan bile çok öfkeliydim.
Uyumaya çalışıyordum çünkü gelen gidenden uyuyamıyordum. Zorlukla ayağa kalkıp üzerimi giyindim ve aşağı indim. Aşağıda üç kişi kavga ediyordu. Caner, Gürkan ve Hüsnü...
Onları ayırmak için araya girdim ama çok kolay ayrılmıyorlardı. Bu yüzden sırayla hepsinin şeyine tekme attım. Hepsi acıyla inleyip diz çöktü. Gürkan sürünerek yanıma geldi ve bir yüzük çıkarttı ceketinin cebinden.
"Evlilik teklifleri genelde ddiz çökerek olurmuş ama ben böyle diz çökeceğimi sanmıyordum. Yine de Ece benimle evlenir misin? Bak Canerden boşan benimle evlen" dedi. Ağzım açık kalmıştı. Caner lafa atladı ve oda ssürünerek yanıma geldi. "O zaten evli. HAyır Ece onu dinleme." dedi. Hüsnü "aynen Ece onu dinleme yani yarısını dinle. Yani Canerden boşan benimle evlen..." "Ne?" diye ağzımı şaşkınlıkla açtım. "Evet Ece sana hep aşıktım. Görüşemediğimiz o yıllarda da seni unutamadım. Zaten sana zarar vermesinler diye senden uzaklaşmıştım ki bunlar seni yeterince üzmüş. Sen en iyisi benimle evlen Ece." Caner de Gürkanda ona ters ters bakmaya başladılar. "Senin ağzını burnunu kırarım he! Ece bak onları dinleme evimize gidelim gerçek bir karı koca olalım. Söz bu sefer senden boşanıcam demeyeceğim. Söz bak Ece" Gürkan "hayır Ece onu dinleme. Caner sen şansını kaybettin." dedi. Hepsi "benim karım ol,benim karım ol." diye bağırıyordu. Camdan bir teyzee başlarında aşağı bir su döktü.
"Bu ne gürültü canım aaah!" deyip sonra hiçbir şy olmamış gibi içriye girdi. Zehra elinde tuttuğu telefonunun kamerasıyla bizimkileri çekiyordu.
"Ahahah! Şimdi tam sırıl sıklam aşık oldular. " Caner:
"Sen bizi mi çekiyorsun?" dedi. Zehra "hatta şu an facebookta yayınladım bile." dedi. Caner:
"Çabuk kaldır şunu sen benim kim olduğumu biliyor musun? Şşirketim var benim şirketim. Patronum ben..." dedi. hüsnü:
"Asıl benim kim olduğumu bilsen yapmazdın. Karabeleyım lan ben!" dedi. Gürkan:
"Lan çekmesenize ünlü playboy rezil olacak şimdi." dedi. Ama asıl ben ne diyecektim? Bu üç kişiden hangisini tercih edecektim?
Şimdi millet sezon finali dedim ama tooptan final de olabilir çünkü artık yazamıyorum. Bu hikayeye olay gelmiyor aklıma. Bana yağdırmayın. Sonuca tam olara bağlamamnın neeni de belki ileriki zamanlar yb atabilecek olmamdır. Cidden yağdırmayın. Çünkü aklıma birşey gelmiyor. O yüzden sezon finali yaptım. Neyse öptüm ben :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İYİ AİLE Gelini (!) ...
RomanceKocasına ilk görüşte aşık olan bir kadın. Her zaman boşanmayı düşleyen çapkın bir adam. Ama karısı herkesin gözünde mükemmel bir eş. Anlayışlı, sabırlı iyi kalpli, iyi bir ev hanımı, güzel bir kadın. STOP! Bazı şeyler yanlış. Öncelikle sevgili ge...