balayıııı (özel bölüm)

9.7K 414 48
                                    

  Demek ki neymiş büyük lokma yiyip büyük laf etmeyecekmişiz. Eceyle evliliğim de tam da böyle. Büyük laf ettim boşayacağım diye, boşadım da ama bir sor niye boşadım, sonra pişman oldum mu? Oldum valla! Onun aşkından öleceğimi anladığım zaman hatamı düzeltmek için çok uğraştım başardım da. Artık yeni bir ben varım. Artık yeni bir Caner! derken... Yine bir şeyler ters gitti.

  "Her şey mükemmel olacak!" sloganıyla gittiğimiz balayından "huylu huyundan vazgeçmez" deyimiyle geri dönmek zorunda kalıyoruz. Buradaki huy benim derken onun. Of niye yine herşey bu kadar karıştı ki?

  1 gün önce...

 " Aşkım bütün eşyalarını aldın mı?" Arabanın bagajı açık bekliyordum daha doğrusu Ecenin  bavullarını arabaya nasıl sığdıracağımı düşünüyordum  Bugün balayı için Antalya'da bir hotele rezervasyon yaptırmıştık ve yola çıkıyorduk.  Sonra da yanımda çantasını kontrol eden  Ece'ye sarıldım. İnce beline dokunmayı seviyordum. O gülümseyerek "evet aşkım" deyip başını boynuma soktu. Aklıma yine hınzırlık gelmiştim. "Aa! Aşkım ama bir şeyi unuttuk." O şaşkınca bakıp "Neyi?" dediğinde "evi hayatım" dedim ve parmağımla bizim evi gösterdim." O şaşkınca bakıp "saçmala Caner evi nasıl götüreceğiz?" diye sordu.

   "Bende onu diyorum aşkım bütün evi nasıl götüreceğiz?" deyip bavulları  işaret ettim. O biraz kızgınca bakıyordu. "Kızma ama hayatım  bu araba kamyon ya da tır değil nasıl sığdıracağız bu bavulları." 

   "Saçmalama Caner sığarlar onlar." Sığarlar onlar, demişti ama son iki bavul sığmamıştı. Hatta bagaj kapansın diye üstüne Ece'yi oturtsak da  kapanmamıştı. En sonunda "Hayatım olmaz bu ikisini bırakalım." dedim. Ece "olmaz!" diye haykırdı. "Ne var hayatım bunlarda" dediğimde "Çok önemli şeyler hayatım" dedi. Yine de araba da yer kalmayınca bavullarlardan birini bırakmaya razı oldu. Diğerinde ise ne olduğunu bilmiyordum ama bırakmamak için bayağı bir çaba sarfettti güzel karım.

   Yol uzundu ama değmişti Onunla her yer mi güzel olur be kardeşim oluyordu işte. Olmuştu. Gittiğimiz yerler o geçtikçe çiçek açıyordu işte.  Yolda oyalansak  da bitmişti yol. Etrafta bikinili kızların rahat rahat dolaştığı o lüks otelimize sonunda kavuşmuştuk. Ama burada bikinili kızlar biraz fazla idi. Tam resepsiyonda girişimizi yaptırıyoruz pilaj tarafından beş tane bikinili kız geçiyor. Daha önceki tecrübelerimden ve kızların bacak boyundan anladığım kadarıyla kesin Ukraynalıydılar. Ben kızların sırf Ukraynanın kuzeyinden mi yoksa güneyinden mi geldiğini anlamak için kızları biraz fazla süzmüş olabilirim ama işte o an! O an kızların bana doğru adeta ağır çekimle yaklaştığı, sudan yeni çıktığı için ıslak saçlarının suyunun yüzüme çarptığı işte o an varya... İşte o an karnıma krampın girdiği andır.  Ben karnındaki krampın sahibi kadına baktım. Ece'ye. Zira kızlara biraz fazla bakmış olacağım ki  o da bunu farketmiş olacak. Tabi karnıma giren krampın nedeni de kızların etkisi değil, Ece'nin dirseğinin etkisidir. 

   O ikinci hamleyi yapmadan ben doğruldum. "Aşkım! Aşkım.. Dur! Yapma!" 

  "Bana bak Caner eğer burada da başka kadınlara bakacaksan başka kadınları keseceksen, şimdi bu yüzüğü atar bitiririm her şeyi ona göre!" O yüzüğü atmadan önce "aşkım öyle bir şey olmayacak! Yemin ediyorum." deyip onu sakinleştirmeye çalıştım. Sonra "hadi odamıza çıkalım!" dedim. 

    Bize balayı suiti hazırlatmıştım.  Güllü yataklar ve şampanya. Ece ortamın etkisiyle biraz yumuşar demiiştim ama pek öyle olmadı. Direk banyoya girdi. Tabi bende onunla banyoya girmeyi teklif ettim ama banyo havlusuyla beni boğmadan elinden zor kurtulduğum için şükretmekle yetindim.

İYİ AİLE Gelini (!) ...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin