"Gürkan bugün bize yemeğe gelecek..." Caner kestirip atmıştı söylerken ama ben delicesine bakıyodum. Ne demek yemeğe gelmek bu çocuk neler planlıyordu?
Caner'e çaktırmadım, onu yolcu ettikten sonra Zeynep anneye Gürkan'ın geleceğini söyledim. Çok ssevindi. Gerçekten bu kadar seviyor muydular onu? Nesini seviyorlardı ki.
Bizde Zeynep Anneyle alışvarişe çıktık. Ali Baba da bu duruma şikayetçi değildi. "Siz gidinde bende şöyle kadın dedikodusu dinlemeden rahatça dinleneyim." dedi. Beraber alışverişe çıktık. Zeynep Anne bir şey almaamıştı aslında ne aldıysak banaydı ve genelde kırmızıydılar. Oğlunun eğlenmesini istiyordu, bense kudurmasını. Bana dokunamamasını ama arzuyla izlemesini. İşte bu bütün erkekleri delirtirdi.
Eve geldiğimizde Ali Baba elimizdeki torbalara baktı. Boşta duranlardan bir tanesini eline aldı.
"Yahu ne aldınız bu kadar?" deyip içini açacağı sırada Zeynep Anneyle ayı anda "açma!" diye bağırdık. O bize şaşkın şaşkın baktı. "Yahu ne olacak altı üstü bakacaktım." dedi. Zeynep Anne:
"Sana ne ayol ne bakıyorsun? Ne aldıysak kendimize aldık." dedi ve torbaları elinden aldı. Ali babayı içeri yolladıktan sonra benim kulağıma yaaklaşıp:
"Zor kurtardık." dedi. Bende bu sözüyle kıkırdadım. "Neyse sen bunları odana götür. Eminim Canerde çok beğenecek. Hiçbir erkek böyle şeyler giyen kadınlara dayanamaz." dedi. Ben de kıkırdayarak "öyle mi dersiniz? O zaman Caner'in işi zor." dedim. O sözümdeki ince manayı anlamamıştı ama ben kıkırdamıştım. Akşam için yemeklerde hazırdı. Caner gelince babamla iş hakkında konuştular. Projelerinden bahsettiler ama sonra Ali baba:
"Yahu Caner bizim hatunlar ne aldılar bilmiyorum ama bugün aldıkları şeyi merak edip baakayım dedim izin vermediler." dedi. Caner tek kaşını kaldırıp bana baktı. Bense sadece kıkırdadım. Caner "ben üzerimi değiştireyim." deyip yukarı çıktı bende odaya onunla birlikte girdim. Onu soyunurken izlemek başka türlü hissettiriyordu. Imm... Tutkulu. Onun karın kaslarını incelemek gerçekten zevk vericiydi. CAnerde bakışlarımı fark etti. Yüünde çarpık bir gülümseme vardı. Bana doğru yaklaştı.
"İstersen onlara sahip olabileceğini biliyorsun değil mi karıcığım?" diye sordu ama sorarken nefesini boynuma üflüyordu adeta. Sesiyse çok tahrik ediciydi. Sessiz gibi ama derinden çıkıyordu. "Biliyorsun karıcığım, sen ve ben evliyiz." dudakları boynuma değdi. "Birbirimizi istediğimiz ve arzuladığımız sürece..." hafif hafif öpüyordu. Tutkulu değildi. İLk gecemizde boynumu parçalarcasına öpmüştü. Şimdi ise sadece dudaklarıyla dokunuyordu. Bunu o da istiyordu ama asıl amacının beni tahrik etmek olduğunu anlayabiliyordum. Açıkcası oluyordum da ama... Aması vardı işte.
Birden kendimi çektim. Nefesimi düzenlemeye çalıştım. "Üzerini giyinsen iyi olur. Birazdan Gürkan gelecek." dedim. O oflayıp giyinmeye başladı. T-shirtünü üzerine geçirdiğinde tekrar bana yaklaştı.
"Bu gece biliyorsun eğer istersen..." Off yine o tahrik edici sesiyle konuşuyordu. Ama hayır kazanan o olmayacaktı. Bu yüzden yine o çarpık gülümsememi takındım ve henüz dolaba yerleştirmediğim poşetleri elime aldım. "Bugün alışverişte ne aldık biliyor musun Caner?" O elimdeki paketlere bakıyordu. Ben içinden bir siyah iç çamaşırı takımı çıkardım. "Bunu ve bunu ve bunu ve bunu..." sırayla poşetlerden çıkardıklarıma bakıyorlardı. En son "bunu..." dedim ve elimi arkama üzerimdeki elbisenin kopçasına götürdüm. Fermuarı açınca elbise hafifçe üzerimden kayıp yere düştü. ÜZerimdeki siyah dantelli çamaşırlarımla ona baktım. Yanına yaklaştım ve onun bana yaptığının aynısını yaptım. Nefesimi üfleyerek konuşmaya başladım. Sesimi seksi bir tonda tutmaya çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İYİ AİLE Gelini (!) ...
Roman d'amourKocasına ilk görüşte aşık olan bir kadın. Her zaman boşanmayı düşleyen çapkın bir adam. Ama karısı herkesin gözünde mükemmel bir eş. Anlayışlı, sabırlı iyi kalpli, iyi bir ev hanımı, güzel bir kadın. STOP! Bazı şeyler yanlış. Öncelikle sevgili ge...