HAYATIN BAHARI (TAMAMLANDI)

10

Bizim Zeynep olayları tamamen çözmeye niyetlenmişti sanırım. Çok hızlı ilerliyordu ama. Ne Melek ne Selim abim bu hızı kaldırabilirdi.

"Zeynep, kızım sen bu lafları nereden öğreniyorsun?"

"Ben Melek ablamı çok seviyorum baba. Ece'nin abisiyle evlenmesin, benim abimle evlensin istiyorum."

"Böyle şeyler senin istemenle olmaz kızım. Selim abin ve Melek ablan kiminle isterlerse evlenirler. Sen karışma kızım." Babamın sözleri Zeynep'i durdurmaya yetmemişti.

"Neden istemesinler ki Selim abim çok yakışıklı, hem de çok iyi birisi. Selim abi, Melek ablam çok güzel değil mi?" etrafta oluşan kısa bir sessizliğin ardından Selim abimin düşük tonda duyulan ama çok samimi olan sesi duyuldu.

"Evet çok güzel."

" O zaman evlenebilirsiniz değil mi? " Melek kıpkırmızı bir şekilde başını öne eğmiş vaziyette, sessizce vereceği cevabı düşünüyordu. Selim abim ise ciddi bir ter döküyordu. Artık bir şeyler yapmam lazımdı. Bizim Zeynep durmak bilmiyor, laftan anlamıyordu.

Ayağa kalkıp en hızlı halimle Melek'in çayını tazeleme bahanesiyle elindeki bardağı istedim. Halbuki bardağı daha doluydu, bu sadece bir bahaneydi. Birazdan yapacağım şey için beni affet Melek fakat her şey senin için diye iç geçirerek çayı Melek'in üzerine döktüm. Kızın bacağı yanıp lavaboya koştururken arkasından yalancı özürler dileyip yanına gittim.

İkimiz baş başa kaldığımızda "Bunu yapmak zorundaydım Melek kusuruma bakma." dedim.

Nasıl yani bilerek mi yaptın? Bahar, manyak mısın sen kızım yaktın beni."

"Ben seni kurtardım be nankör. Ben olmasam Zeynep sana çocuğunuzun adı ne olacak diye soracaktı az sonra. Ne hale geldin içerde."

"Haklısın " elinde buz torbasıyla Leyla yanımızdaydı. Bana gerek kalmamıştı.

"İyi misin Melek?" bilerek yaptın değil mi Bahar? Sen yapmasan ben yapacaktım." Diyen Leyla'ya "Niyetlendiniz yani beni yakmaya "diye karşılık verdi Melek.

"Zeynep olayı çözmüş aslında. Bıraksaydık keşke. Kesin sizi evlendirirdi." Dedi Leyla,

"Ben sizi çağırmıyormuşum değil mi Melek Hanım. Kızım bizim ev böyle işte. Aslında sana acımamak lazım, sen bizimle az uğraşmadın ama neyse ki biz iyi insanlarız."

"Tamam Bahar, bırakalım şimdi geçmişi. Şimdi ne yapacağız? Yani içeri gidince Zeynep kaldığı yerden devam eder mi? Biz hemen eve mi gitsek Leyla?"

"Yok yok merak etmeyin. Şimdi annem size yanık için kantaron yağını hazırlıyordur, onu sürer sana. Zaten olayın 3 katı kadar abartma payı var. Sonra biraz bana kızarlar, beceriksizsin vb. gibi. Sonra dedem askerdeki ve köydeki yanık maceralarını anlatır, Zeynep'e sıra gelmez yani rahat ol."

Melek ve Leyla hızlıca söylediklerimi sindirmeye çalışırken annemin sesi duyuldu bile " Meleek kızım gel bak kantaron yağını hazırladım sürelim."

"Başladık bile" dedim kendimden emin bir şekilde. Melek paçasını tuta tuta geldi annemin yanına. Çayı Melek'in ayağına ve biraz da bacağına dökmüştüm. Aslında hedefim sadece ayaktı fakat hedefi biraz kaçırmıştım. Annem pamuk yardımıyla kantaron yağını iyice sürdü yanık yerlere. Bir yandan da beni azarlıyordu." Kızım dikkatli olsana biraz. Bak yaktın Melek'i..."

"Hiç unutmam bir keresinde ben askerdeyken bir yanmıştım..." diye lafa başlayan dedemi görünce ufak çaplı bir gülme krizi yaşadık. Olanları anlamlandıramayan bizimkiler boş gözlerle bize bakıyor, dedem ise hiçbir şey fark etmeden anlatmaya devam ediyordu.