9∞

2.4K 95 4
                                    

Hayat kitabımızı, Hayal kırıklığı ve umudun mürekkebine banarak yazıyoruz, bu yüzden olsa gerek, sayfaları rengarenk.

-----------------

Öncelikle birazcık ama birazcık içime sinen bir bölüm oldu ama sonuç olarak sizin beğenmeniz önemli benim için.iyi okumalar bu arada sınavlarım başladı ama yeni bölümler gelicek gibi.Ve yazarken yardım aldığımı da belirtmek isterim.

--------------------

Zafer gülüşümü takınıp,yemek hazırlamak için mutfağa geçtim.Doğrusu onun gururunu incitmek istemiyorum ama bana inadına,'sen olmasanda olur'',gibi imalarda bulunmayacaktı.Başlarım gururuna arkadaş.

Dışarı kapısının sertçe açılıp çarparak kapatılmasından gururunun incindiğini anladım.Ben de hata yapmadığım halde bir özür yemeği yapacaktım ona,hem de en sevdiği yemeklerden..

Televizyonun üstündeki saat sabaha karşı ikiyi gösterdiğinde nihayet yatağa gitmeye karar verdim.O olmadan yatak çok boş gözüküyordu ve durmadan onu arama düşüncesi aklımı kurcalıyordu.Arabanın lastik sesleri duyulduğunda neredeyse uyuya kalmıştım.Kısa süre sonra iki araba kapısı kapandı ve bir kaç kişinin gülüşme seslerini duydum.kadın sesleriydi ve oldukça cilveli bir ses geliyordu.

Cenker anahtarı kilide sokmakla uğraştı ve ardından kapı açıldı.Gülüp bir şeyler mırıldandı ve bir değil,iki kadının sesini duydum.Kıkırdamaları  ve garip sesleriyle kesiliyordu.Yüreğim ezildi ve anında böyle hissettiğim için kendime kızdım.

 Kızlardan biri ciyaklayınca gözlerimi sımsıkı kapadım ve sonra  da üçünün birden koltuğa düşmelerinden çıktığından emin olduğum bir ses geldi.

Salondan gelen  seslere eşlik etmesi gereken manzaraya tanık olmayı göze alamadım.Başımı yastığın altına sakladım ve kapı açıldığında gözlerimi kapadım.Cenker odanın öbür tarafına yürüyüp çekmeceden  kavanozu çıkardı,sonra da çekmeceyi kapatıp koşarak salona gitti.

Kızlar ya da hayat kadınları bana bir saat gibi gelen süre kıkırdadılar  ve sessizlik oldu.Birkaç saniye sonra evi iğrenç sesler  doldurdu.Sanki salonda bir  film çekiliyormuş gibiydi.Ellerimle yüzümü kapayıp başımı salladım.Geçen gün silinen ya da bulanıklaşan  sınırların yerine geçilmez taş bir set çekilmişti.

Gülünç duygularımı def edip kendimi sakinleştirmeye zorladım.Cenker,Cenker'di

Bir saat sonra  diğer mide bulandırıcı sesler sona erdi ve yerini kapı dışarı edilen kadınların mızmızlanmaları ve homurdanmalarına bıraktı.Cenker,duş alıp  yatağın ona ait tarafına atlayarak bana sırtını döndü.Duş aldıktan sonra bile bir atı küfelik edecek kadar çok viski içmiş kokuyordu ve bu halde eve kadar arabayla gelmesine inanılmaz öfkelendim.

Utancım geçip öfkem zayıfladıktan sonra bile uyuyamadım.Cenkerin solukları   derinleşip düzenli bir hale geldikten sonra  oturup saate baktım.Bir saatten daha kısa bir süre sonra güneş doğacaktı.Çarşafları üstümden attım,koridora çıkıp  dolaptan bir battaniye aldım.Cenker'in yaptığı grup bilmemnenin tek kanıtı yerdeki iki prezervatif paketiydi.Üstlerinden atlayıp kendimi yatarkoltuğa bıraktım.

Gözlerimi kapadım;açtığımda gün ışığı salonu  aydınlatıyordu ve hareket etmeye  kalktığımda  sırtıma bıçak saplanmış gibi oldu.

Kapı hızla açılıp duvara çarptı ve Cenker içeri girdi,kolları marketten aldığı öteberiyle doluydu.Doğrudan mutfağa gitti,hışımla taşıdığı kavanoz ve kutuları dolaplara yerleştirmeye başladı.''spagetti aldım ve krep ve çilek bir de şu bir boka benzemeyen çikolata parçacıklı yulaflı şeyden seviyordun,değil mi?'',deyip bana döndü.

Uyandığımda kendimi yabancı bir ülkede bulmuş olsaydım ancak bu kadar şaşırırdım.Olanlara anlam veremiyordum.Önce evden atıldığımı sanıyordum,şimdi de Cenker kolları en sevdiğim yiyeceklerle dolu çıkagelmişti.

Ne yapacağını bilemediği ellerini ceplerine sokup çekinircesine yanıma geldi.''Aç mısın Arsima? İstersen krep  yapabilirim ya da şey var ,ee...biraz yulaf ezmesi var.''ben bir şey demeyince sadece zorlandığında yaptığı gibi ensesini kaşıdı.

''Çok özür dilerim Belsima ne diyeceğimi bilemiyorum.''bana bir adım attığında,''Ben iyiyim,''dedim.Cenker neredeyse utanarak ''Ne demek iyisin?'' dedi.

Gözlerimi devirdim.''Eve bardan topladığı iki karıyı getirdin.Ne olmuş yani?''Cenker endişelenmiş görünüyordu.''Eee-vet.Arsima benim yaptığıma gocunmadığını mı söylemeye çalışıyorsun?'',kafamı kaldırıp gözlerimi gözleriyle birleştirdim.''Cenker eve kimi istersen getirebilirsin.Burası senin evin'',Cenker eskisinden de kötü görünüyordu.

''Yani...kızmadın?''sanki kızmamı bekliyormuşcasına suratımdaki mimiklerin hepsini kontrol ediyordu,ona  gerçekten kzıdığımı yakalamak istiyordu.Kızgındım  ama ona karışacak yetkiye sahip değildim.Biz sadece arkadaştık.Bizim için daha ötesi olmamıştı.

'Başımı sallayıp saate baktım;öğleden sonra iki olmuştu.Banyoya giderken,''Hayır sana kızmadım hem unuttun mu biz sadece arkadaşız ve burası senin evin istediğini yapabilirsin,hem benim daha yemek yemem,duş almam ve giyinmem lazım...''dedim.Banyoya girip kapıyı kapar kapamaz kapıya dayanıp yere çöktüm.

Cenker kafamın üstünde bir yerde yavaşça kapıya vurdu.Cenker,''Arsima'' dedi.Normal bir sesle konuşmaya çalışarak ''Evet?'' dedim.''Kalıyor musun?''duraksayıp sorusuna yanıt verdim,''Eğer gitmemi istersen giderim ama  anlaşma anlaşmadır''

Cenker'in alnını yavaşca kapıya vurmasıyla kapı titredi.''Gitmeni istemiyorum ama gidersen seni suçlamam.''Gözlerimi açtım,''yani anlaşmayı kapatıyormusun'',Uzun bir sessizlik oldu.''Evet dersem gidecekmisin?''mutsuz bir kıkırdama yaptım.''Yani,evet.Burada yaşamıyorum ki eşek sıpası,''dedim,kendimi zorlayıp küçük bir kahkaha atarak.

''O zaman olmaz ,hala bir anlaşmamız var'',Yukarıya bakıp başımı salladım,sulanan gözlerim yanıyorlardı.Niye ağladığım konusunda bir düşüncem vardı ama kendimi inandırmak bana daha çok acı veriyordu.''Artık duş alabilirmiyim?'' bir süre konuşmadı,''Evet..'',içini çekti.

Kendimi iterek yerden kalktım,soyunup duşu açtım,ardın dan da duş perdesini çektim,bu evin iki adet banyosu vardı.Kapıyı bir kez daha çaldıktan sonra Cenker boğazını temizledi.''Arsima?Giyeceğin kıyafetlerin bir kısmını getirdim.''

''Lavaboya koysana.Oradan alırım.''Cenker içeri girip kapıyı ardından kapadı.''Deliye dönmüştüm.Sadece gidip birkaç içki içip bir şeyleri çözmeyi istiyordum.Ama  daha ne olduğunu anlayamadan it gibi sarhoş olmuştum ve şu kızlar...''Durakladı.''Bu sabah uyandığımda yatakta yoktun  ve seni yatarkoltukta gördüm ve yerde paketleri görünce kusacak gibi oldum.''

''Bana rüşvet vermek için markette o kadar para harcayacağına sadece gelip  kalmamı isteyebilirdin.''

''Para umrumda değil Belis.Gidip bir daha benimle hiç konuşmamandan korkmuştum.'',Açıklaması canımı yaktı.Benim için ne kadar yanlış olduğunu anlatmamı ona neler hissettireceği üstüne düşünmemiştim ve şimdi durum çözülemeyecek kadar düğüm olmuştu.

''Duygularını incitmek istememiştim,''dedim,suyun altında dururken.''İstemediğini biliyorum.Ve artık benim  söylediklerimin  önemi yok çünkü her şeyi fena batırdım..hep yaptığım gibi.''

''Cenker?''

''Efendim?'

''Bir daha içkiliyken arabana binme olur mu?''

Nihayet derin bir nefes alıp da konuşana dek tam bir dakika bekledim.''Evet tamam,''deyip çıktı ve kapıyı kapattı.

Gizemli çocuk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin