Black_1907 bu bölüm sana gelsin arkadaşım:))))
Aynı takımı tuttuğumuzu fark ettim bu arada :)))))Herkese iyi okumalar :)))))
Bunun üzerine Demir "tamam" diyerek ayrıldı.
Yol boyu, sadece Zafer'in dediklerini düşünüyordu. Nehir deki durgunluğun ,o güzel gözlerindeki kederin boyutlarının hiç bu kadar büyük sorunlardan dolayı olduğunu düşünmemişti .
Şimdi ise eğer Nehir 'in kalbine ulaşmayı başarsa bile sonrasında Nehir' deki bu güvensizliği nasıl yok edebileceğini düşünüyordu.
Eğer Ingiltereye Nehir ile gitmeyi kabul ederse onu çok ciddi sorunlar hatta çok ciddi bir mücadele bekliyordu.
Babasıyla detaylı bir şekilde konuşması gerekiyordu.Hemde hiç uzatmadan...."Baba ,ben bugün Zafer ile konuştum ve kararım Ingiltereye gidip hem alanımda uzmanlaşmak hemde işleri devralmadan önce kendimi daha yeterli görmek.
Senin bu konuda ne düşündüğün inan benim için çok önemli.""Zafer ile konuştuğuna göre Nehir'in kalbinin ne kadar yaralı olduğunu öğrenmişsindir.
Peki, sen bu yaralı kalbe merhem olacağına inanıyor musun.?"
Demir için bugün şoka girme günüydü galiba.
"Babam !Seninde mi haberin vardı Nehir'in durumundan.Daha önce bana neden bahsetmedin. "
"Oğlum, ben o kızı sana eş, aileme gelin diye almayı düşünüyorsam elbetteki Nehir ile gereken bütün bilgileri toplayacağım.
Nehir bizim dünyamızdaki kızlar gibi değil, masum hem kalbi, hem teni ile .
Ben annenle evlenmeden önce senden farklı bir hayat yasamıyordum fakat annen beni o kadar güzel sevdi ki o saatten sonra annenin dışındaki tüm kadınlar sanki bu dünyada yokmuş gibi geldi.
Bu güne kadar ne yaparsan yap hep senin arkanda durdum gene arkandayım sadece o kız zaten yaralı eğer sende onda derin yaralar açıp onu yüz üstü bırakmayacaksan ona geleceğe dair ümit ver lütfen. O kızın kalbi böyle bir yükü kaldıracak durumda değil . "" Baba, Nehir in durumunun detaylarını bugün öğrenmiş olsam da ben Nehiri hiç bir zaman geçici bir arzu olarak görmedim ki. Tam tersine bugün onu sevmem için daha çok sebebim olduğunu gördüm.
Fakat bir yerde onun kalbine ulaşamamak ve benim kalbimin bunları kaldıramayacağı korkusu yaşamıyor değilim."" Oğlum, Nehir sevmeyi bilmiyor olabilir ama bu sevmeyi öğrenmeyeceği anlamına gelmiyor.Sadece onun hislerini itiraf etmesini beklerken sabırlı olman gerekiyor.
Bence başka bir şeye ihtiyacın yok."" Baba sen onun beni sevdiğini mi düşünüyorsun?"
" Bende Zaferde ayni fikirdeyiz sana sadece sabırlı olmanı ve gelinimi evimize getirmeni istiyorum.
Böylece dünyadaki cennetin ne demek olduğunu sende öğreneceksin."" Umarım, her ikinizde haklısınızdır baba çünkü Nehir bugün beni reddetti ve ikimizin olamayacağını açık bir şekilde belirtti. "
" Peki, sen bundan Nehirden vazgeçecek kadar etkilendin mi?
"Hayır"
"O zaman, gitmen gerekli bir yemek var ve bence geç kalmadan oraya yetişsen iyi olacak."
Demir in yüzündeki gülümseme yayılırken" Galiba bütün her şey ayarlanırken biz uyuyor muşuz diyerek. "babasına gülümsedi.
Babası ise Demir'in omzuna elini koyarak" Mutlu olun "demekle yetindi.
Zafer 'den
Demir ile konuştuktan sonra kafamdaki soru işaretlerini cevaplamıştım.Şimdi en önemlisi Nehir' in Demir'e bir sans vermesini sağlamak olacaktı.
" Kızlar,sizin seveceğinizi umduğum bir restaurantta yer ayırdım umarım sizin kadar güzel ve özel iki genç bayanı mutlu edebilirim."
Nehir ve İdil bu söz üzerine gülümseyerek "Senin seçtiğin yer bizim için uygundur" diyerek mutluluklarını belirttiler.
"Abi,burası cok kalabalık değil mi" diyen Nehir'e,
"Özellikle burayı seçtim birazcık insan içine çıkman sana birşey kaybettirmez tam tersine bakarsın kazandırır."
Nehir, İdil ile abisinin karşısına oturup boğazın eşsiz manzarasını seyretmeye başladı.
Tam o sırada yanlarına gelenin garson olduğunu düşünüp gülümseyerek kafasını kaldırınca resmen hayatının şokuyla karşılaştı.
Demir'i bu gün onu reddetmesinden sonra göreceğini zannetmezken birdenbire karşısında sanki hiçbir şey olmamış gibi görüp kendisine uzattığı eli sıkmak zorunda kaldı.Nehir "Seni burada görmeyi düşünmüyordum." deyince, Demir sanki ikisi arasında olumsuz hiçbirşey olmamışçasına gülümseyerek Nehir 'e bakarak,
"Burası, benim oldukça sık geldiğim bir mekandır, seni ilk defa burada görüyorum." diyerek yüzündeki gülümsemeyi sabitleyip kızı resmen çıldırtmak adına gözlerini kızdan çekmeden tek kaşını kaldırarak kıza meydan okurcasına bakmaya devam etti.
Abisinin, Demir'i davet etmesiyle Demir sanki bunu bekliyormuş gibi sizi rahatsız etmezsem oturayım diyerek Nehir'in yanına kurulmuştu bile.
Nehir,içinden bu ne yüzsüzlük diye düşünürken Demirin ve abisinin koyu bir sohbet içerisine girmesi ise onu daha bir şoka uğratmıştı."Nehir ,sen yurtdışında nereye gideceksin?"
"İngiltere"
Gülümseyerek ona bakan Demir 'i görünce bakalım bunun arkasından ne çıkacak derken;
Demir, gülümsemesini hiç bozmadan "Ne güzel, bende İngiltere' ye gidiyorum" der demez bulundukları alan Nehir için bir anda küçülmüştü...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nehir"
RandomHayatının hatırlamadığı ve belki de ömrü boyunca hatırlayamayacağı dört senesi olan;bir kadın ve ona deli gibi aşık olan bir adam. Ve bu aşkın meyvesi olan bir çocuk...