Keyifli okumalar :)))Uçaktan inen genç çift, ellerini birbirine kenetleyip kiralık arabaya doğru ilerlemeye başladılar.
İdil senelerdir var olan tek hayalini yanındaki adamla yapmanın sonsuz huzuruyla arabada hafifçe yan dönerek Zafer 'e bakmaya başladı.Gözlerinden yanında oturan adama duyduğu aşk o kadar belirgindi ki...
Bu adam onun geçmişi ve geleceğiydi.Senelerce kapısını çalacak böyle bir sevgili beklemişti ve bu adamın aşkı, koruyuculuğu beklentilerinin bile ötesindeydi. Rabbin' e bir kez daha şükür etti. Böylesine güzel seven bir adamla kalplerini birleştirdiği için...
İdil, geldikleri yeri görünce kahkaha atacak hale geldiğini hissetti. Uzun zamandır hayalini kurdukları bir yerdi. İdil, memnuniyetle kafasını Zafer 'in göğsüne dayayarak huzurlu bir gülümseme bahşetti kocasına.
"Seni seviyorum." kısık sesle söylediği sevgi cümlesi hiç gecikmeden karşılık görmüş ve geriye dönmüştü.
"Nereden aklına geldi?"
"Sakın bana beğenmediğini söyleme. İnanmam buna."
"Elbette çok beğendim sadece hatırlamayacağını düşünmüştüm."
"Seninle ilgili bir şeyi unutmam hatun."
İdil, gülümseyerek Zafer 'e bakıp "Hangi otelde yer ayırtın.?"
"Gidince görürsün güzelim."
İdil, otel beklerken karşısında büyük bir arazi içerisinde taş bir ev bulunca şaşkınlıkla Zafer' e baktı.
"Böylesine güzel bir yeri nereden buldun?"
"İnternet 'te araştırıyordum. İstediğim gibi bir yer bulamayınca arkadaşımdan yardım aldım ve buradayız. Bir hafta süresince kimsenin bizi rahatsız etmesini istemiyorum."
"Zafer, sen iyiden iyiye utanmaz oldun farkındasın değil mi?"
Zafer, gülümseyerek İdil' in elini tutup içeriye girdi. İdil, hayallerinde bile bu kadar güzel bir yer düşünmemişti.Hayranlıkla evi gezerken Zafer 'in "Karnın aç mı" diye sormasıyla "Aslında bir şeyler yiyebilirim ama alışveriş yapmak lazım."
Zafer, gülümseyerek "Ben gelmeden hallettim."
İdil, bu yeni Zafer' i daha da çok severken atıştırmalık bir şeyler dizmeye başladı mutfak masasının üzerine. Karınlarını doyuran sevimli ikili el ele tutuşup vaktin erken olmasından faydalanıp araziyi dolaşmak üzere dışarı çıktılar.
Eve geldiklerinde yorgunluktan yanyana uzanıp uyumaya başladılar.
Bir hafta, Zafer ve İdil 'in birbirine olan hasretleriyle bitip gitmişti.Zafer,şimdi kendisini daha büyük sorunların beklediği İstanbul' a dönmek zorundaydı. Bir an önce Nehir ile Demir 'in nişanlarını yapıp onları yeniden Londra' ya göndermeliydi. Bazen uzakta olmak insanlara iyi gelirdi. Anlaşılan o ki bundan kızkardeşi de nasibini almıştı. Nihayet Demir 'in kendini ne kadar sevdiğini anlamış, ona kendini açmaya karar vermişti.
Uçaktan iner inmez Demir' i arayan Zafer, hazırlıkların ne halde olduğunu sordu. Demir 'in herşeyin hazır olmasını söylemesiyle rahatlayan Zafer, kardeşinin artık hakkettiği mutluluğa kavuşmasını dilemekten başka yapacak bir şey kalmadığını fark etti. Umarım herşey yolunda gider, sorunsuz bir hayata adım atarlardı.
Eve gider gitmez kardeşinin odasına çıkan Zafer, onu yatağında oturarak bulunca"Hayırdır güzelim, bir sorun yok değil mi? "
" Yok abim, sadece korkuyorum. "
" Neden güzelim? "
" Abiciğim, Demir ve ben ay ile yıldız kadar farklıyız. O ne kadar dışa dönükse ben o kadar içe kapanık bir insanım. Evlendikten sonra benden sıkılmasından hatta beni hayatında istememesinden korkuyorum."
" Çünkü, ona ilgi duymaya başladın. "
Nehir, utanarak" Evet"deyince,
Zafer, kardeşine sıkıca sarılarak"Erkekler, farklıdır güzelim. Eğer Demir seni hayatında istemese seni hayatına sokmak için bu kadar çabalamazdı güzelim. Artık korkularından, kuşkularından uzaklaş güzelim. Seni seven, sana değer veren bir insan var hayatında. Her insan hayatta başka şanslara sahiptir belki iyi bir anne, baban olmadı ama seni seven, sana değer veren başka insanlara sahipsin. Sen, çok özel ve çok güzel bir kızsın güzelim ve Demir 'de bunun farkında. Emin ol esas şanslı Demir ve bence bunun net olarak farkında. "
Nehir, kollarını abisine sararak" Senin gibi bir abiye sahip olduğum için çok şanslıyım. Teşekkürler. "dedi.
" Akşam, gülümseyerek bana teşekkür edebilirsin. "
" Tamam, ayrıca tatiliniz nasıl geçti? "
" Tam istediğim gibi güzelim. Bundan daha iyisi olamazdı. "
" Sizin için çok sevindim abi. "
" Sende mücadele edersen mutluluk seninde yakınında. Sadece uzanman yeterli güzellik. "
" Tavsiyelerinize uyacağımdan emin olabilirsiniz. "
Demir 'in isteğiyle nişan oldukça lüks bir mekanda ve basının çağırılmasıyla gerçekleşecekti.İdil için bu tamamen abartı olsa da Demir' i kırmamak için bunu kabul etmişti. Hazırlıklarını tamamlayan ikili, saatin yaklaşmasıyla son hazırlıklarını bitirip Demirin, Nehir'in kapısını çalmasıyla senelerdir hayallerini süsleyen en güzel anlardan birine ulaşmanın rahatlığını yaşıyordu genç adam. "Allah'ım sen onu benim sonsuz emanetim kıl, ne olursun" diyerek içinden geçiriyordu. Bir kız hem bu kadar güzel hemde güzelliğinin farkında bile olmadan bu kadar masum olabilir miydi?
Karşısındaki bu güzel bütün bunların vücut bulmuş haliydi. Rabbine bir kez daha şükür etti, bu güzellikle yollarını aynı çizdiği, onları birbirine yazdığı için. "Güzelim, rüyalarımın bile ötesinde olmuşsun. Hayat boyu sürecek, gönüllü emanetimsin."
Gözleri dolan Nehir "Teşekkür ederim, beni çok şımartıyorsun."
"Hakkın güzelim."
Demir 'in koluna giren Nehir merdivenleri inerken bir anda kalabalıktan dolayı panik olmaya başlasa da Demir, kızın elini sıkıca tutarak gülümseyip sadece kızın duyabileceği bir sesle "Yanındayım" diyerek yürümeye başladı. Aşağı indiklerinde ilk danslarını yapacak olmanın sessizliği içerisinde Nehir, kendini tamamen Demir 'in kollarına bıraktı. Demir, kollarındaki güzelliği yavaş hareketlerle döndürürken bir taraftan da kızı sakinleştirmek için durmadan konuşuyordu. Nehir, yavaş yavaş üzerindeki sessizliği atarken onları iyi gözle izleyenlerin yanında öyle biri vardı ki onların mutluluğunu kıskançlıkla izleyip, kendi kadar kötü olan birisine haber vermek için sabırsızlanıyordu.
Demir, sevdiğini bir an bile yanından ayırmadan gece boyu dosta, düşmana bu kızı ne kadar sevdiğini göstermiş oldu.
Edilen danslar, yapılan iltifatlar gece boyu süregeldi. Herkes bu iki gencin her anlamda birbirine ne kadar yakıştığını konuşuyordu. Gece böyle sürüp giderken yapılan bir telefon konuşması gelecek kötü günlerin habercisiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nehir"
RandomHayatının hatırlamadığı ve belki de ömrü boyunca hatırlayamayacağı dört senesi olan;bir kadın ve ona deli gibi aşık olan bir adam. Ve bu aşkın meyvesi olan bir çocuk...