Nehir"

11

- - ARIZA  bu bölümü size ithaf ediyorum. Şimdiden keyifli okumalar diliyorum :))))

Nehir hem İdil'e yardımcı olabilmek hemde kızlarla vakit geçirebilmek adına bir haftalık Londra seyahatinin yeterli olacağına inanarak İstanbul'a dönmüşlerdi.Kızlar, onları sanki aylardır oradaymışcasına karşılayınca  Nehir,yüzündeki gülümsemeye engel olamayarak hepsine teker teker sarıldı. Kızlar ise onların neler yaptıklarıyla o kadar ilgililerdi ki neredeyse düğünü unutacak hale gelmişlerdi.

Nehir,hepsine resimleri ve yaptıklarını anlatırken kızlar şaşkınlık nidaları atarak gülümsüyordu.

Demir ,kendini unutup  kızların sevinçli konuşmalarını duydukça bu kızların birbirine düşkünlüğüne bir kez daha hayran olmaktan kendisini alamadı. En sonunda dayanamayarak,

" Nehir,ben Zafer abiyle konuştum. Siz hazırlanın iki saat sonra ben sizi alırım güzelim ."diyerek yavaşça ayağa kalkıp dışarıya çıkmak için hazırlanmaya başladı.

Nehir,anın şaşkınlığından kurtularak Demir'e bakarken onun orada olduğunu  daha yeni fark etti.
"Tamam ,haberleşiriz nasıl olsa. Kusura bakma ben kızlara dalınca ..."

"Sorun değil  güzelim ,siz eğlenmenize bakın sadece yemeği unutmayın lütfen "

"Tamam,akşama görüşürüz. "

Demir,havadisleri vermek için yönünü Zafer abinin holdingine çevirip sürmeye devam etti.İçinden ise Nehir ile olan durumuna kendi bile inanmakta zorluk çekerken Zafer'in inanmakta ne kadar zorlanacağı aklına gelince yeniden gülümsemeye başladı.

Şimdi babasının ,dünyadaki cennet ile söylediklerini daha net anlıyordu.
Nehir ,henüz Demir'i sevdiğini fark etmemiş olsa da Demir şimdilik bu kadarına bile razıydı.

"Demir,sen ciddi misin?"

"Evet, inanmakta zorlanacağını tahmin ediyordum çünkü ben bile rüya görmekten korkuyorum" deyince,

Zafer,kahkahalarla gülerek  elini Demir'in omuzuna koyarken
"Kardeşimin seni sevmeyeceğine inansam inan onu sana emanet etmezdim ama onu ne kadar çok sevdiğini defalarca kanıtladın .Kardeşime iyi bak önce Allah'a sonra sana emanet.Eger ki onu üzecek olursan...."

"Biliyorum abi.Yalnız sende şunu unutma lütfen. Nehir,nasıl senin kıymetlinse benim gözümden sakındığım. O yüzden emanetin,emanetimdir."

"Tamam o halde.Akşam yemekte bir aradayız."

"Abi,senin için sakıncası yoksa Nehir'i ben alsam."

"Oğlum ,bir haftadır bir aradasınız." deyince Demir'in yüzündeki ifadeye dayanamayarak "Tamam gel al.Nehirle konuşup bu işi resmiyete dökelim ondan sonrada."

Demir,kahkahasına engel olamayarak "Kör istemiş bir göz, Allah vermiş iki göz "diyerek kahkaha atmaya başlayınca Zafer'in yüzündeki ifadeyi görünce yüzündeki ciddi ifadeyi korumaya çalışarak sessizce Zafer 'den gelecek tepkiyi beklemeye başladı.

Zafer,sinirden çatlamak üzereyken "Demiiiiir!"deyince,

Zaferin neler yaptığını ve neler yapabileceğini bilen Demir"Abim,tamam sadece şaka yaptım "deyip kendini savunma moduna geçti.

"Seni de göreceğiz Demir efendi,hele bir kızın olsun da"

Demir,anında Nehir 'e tıpatıp benzeyen kızının hayalini düşündü yüzündeki gülümseme ise yanında getirdiği hayali çocukla silinip suratının şekil değiştirmesine neden oldu.

"Ne oldu Demir efendi,hayalini bile sevmedin bakıyorum. "deyip gülerken bir anda onunda aklına ne için güldüğü gelince suratı düştü resmen.