Keyifli okumalar...
"Berçem uyan kızım nerdeyse gelirler" diyen annemin sesiyle gözlerimi açtım. Bugün nişan alışverişi için bizi almaya gelecekti şiyar ağa.
"Tamam ana geliyorum" dedikten sonra annem çıkmıştı odadan bende banyoda her zamanki rutin işlerimi haletikten sonra üzerimi değiştirdim boydan şiyah üzerinde kırmızı küçük çiçekler olan elbisemi giydikten sonra saçlarımı toplayıp çantama telefonumu koyup çıktım odadan.
Annem kahvaltıyı hazırlamıştı bile anlaşılan ahmet abim ve babam gene işteydi. Kahvaltıya oturup hiç canım istemesede annemin zoruyla birkaç lokma yedikten sonra sofrayı kaldırdım.
Ben mutfağı toparlarken kapı çaldı. Neyseki salondaki annem açtı işim bittiğinde bende salona geçtim.
Kapı ağzında şiyar ağayla konuşan annem beni görünce,
"Hadi yavrum hazırsan çıkalım artık." dedi. başımı olumlu anlamda saladıktan sonra çantamı alıp çıktık evden. Annem şiyar ağayla beni arkasında bırakarak arabadaki yerini aldı. Ağır adımlarla ilerlerken şiyar
"Nasılsın bugün? " diye sordu yumuşak sesiyle
"İyim ağam sağol siz nasılsınız." dediğimde bir andurdu ve öylece yüzüme baktı.
"Bana şiyar diye bilirsin, sizli bizli konuştuğunda kendimi yabancı gibi hissediyorum." dediğinde başımı 'Tamam' anlamda salladım.
Arabaya ulaştığımızda
Zelal hanım ve kızı zilanda vardı.
Zilan'la aynı sınıf olmasakta aynı okuldaydık. Hemen hemen aynı boydaydık zilan'la esmer ve güzel tatlı bir kızdı her erkeğin ilgisini çekecek cinstendi. Annemde arkaya oturunca bende öne şiyar ağa'nın yanına oturmak zorunda kaldım.
Herkes hal hatır sorarak yol boyu zelal hanım annemle düğün için konuşmuşlardı. Tabii arada bizde fikrimizi alıyorlardı. Fakat şiyar
"Berçem nasıl isterse öyle olsun, benim fikrimin bir önemi yok" demişti. Bana böyle iyi davranmasını istemiyordum. Evet hak etmediğimi düşünüyordum, o benim üzerime titrerken ben onun kardeşi için günden güne eriyordum.
Başımı camdan tarafa çevirip dışarıyı seyretim.
Ne çok şey yaşadım şu bir haftada, bir hafta önce baran'ın hayalini kurup içimde küçük umut tohumlarını serpiştirirken, Şimdi ise abisiyle sözlenmiş nişan alışverişine gidiyordum. Aklımdakilerle gözümden bir damla süzülürken kimse farketmesin diye elimin tersiyle sildim.
çarşının en iyi elbise mağazasına gelince arabadan indik. Şiyar mağaza sahibiyle görüşünce bizde içeriye gidip parça seçmeye çalışıyorduk. Zilan'ın gelmesi benim için büyük bir avantajdı. Çok yardımcı oluyordu ve bende daha heyecanlı olduğu her halinden belliydi. Her gördüğü güzel parçanın bana çok yakışacağını söyleyip ayırıyordu. Bütün çabalar sonucunda bulduğumuz. Kumaşı istediğimiz gibi dikeceklerini söyliyen mağaza görevlisine ölçüleri verdikten sonra ordanda çıktık.
Gün boyunca alışveriş yapılmış altınlar alınmış hata hemen ardından düğün olacağı için düğün içinde alışveriş yapılmıştı.
Gün sonunda eve geldiğimde yorgunluktan yemek bile yemeden uyuya kalmıştım.
Ertesi sabah eksikleri tamamlamak için gene gidildi, alışverişe tabii bu sefer gelinlikte seçilmiştik hemen ardından düğün olacağı için bir aksilik olmamasına özen gösteriyorlardı zilan da eksiklerini tamamlayınca şiyar'ın ısrarları üzerine bir restoranta gidip yemek yemiştik.
Zilan'ın okul anıları bana eski günlerimi hatırlatmış olsada bu kızı çok seviyordum.
Yani kısaca kendime çok yakın hissediyordum ve onunla çok iyi anlaşa bileceğimi düşünüyordum.
Ki zaten ben her ortama ayak uydura bilen insanlardandım.
