Sabah uyandığımda Demir yanımda değildi.Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra yavaşça aşağıya indim.İnerken mutfaktan ses geldiği için o tarafa doğru ilerlerdim.İçeriye girmeden kapının girişinde yaslanıp onu izledim.Şu an hayatımda olumsuz giden bir şey yoktu.Ailemize bu güzel haberi vericek bir yemek düzenlicektik ve herkes bu mutluluğa ortak olucaktı.Uzun zamandır yurt dışında olan ailemi ben de çok özlemiştim ama artık bu özlem sona ericekti.Mutlu bir ailem olucaktı Demir ile.Bunu kimsenin bozmasına izin vermezdik.
Demir beni farkettiğinde yüzündeki gülümsemeyle beni yanına çağırdı.Usulca yanına gidip yanağına bir buse kondurdum.
-Erkencisin bugün.
-Artık şu ev işini bitirmelerine az kaldığına göre bugünü bize ayırdım.Aras'ı aradım evle bahçeyle ilgili ufak tefek şeyler kalmıştı onları bizimkilerden birine yaptırıcak.
-Biliyo musun nasıl bu duruma geldik diye düşünmüyo değilim.
-Nasıl yani?
-Başta birbirimizi hiç sevmiyorduk.Anlaşamıyorduk.Ama şimdi evleniyoruz.
-Hayat işte ne getiriceğini bilemeyiz,dediğinde ben hafifçe gülümsedim ve o da konuşmasına devam etti.
-Bugünü bize ayrıldığımı söylemiştim o yüzden sen ne istersen yapalım bugün.Zaten ilerleyen günlerde çok işimiz olcak davetiye,salon,davetliler...
-Bencede bugünü bize ayıralım.Böyle bir şeye ikimizin de ihtiyacı vardı.
-Kesinlikle.
-O zaman kahvaltı hazır otur bakalım,diyerek sandalyemi çekti ve oturmama yardım etti ben de yemeye başladım.Kahvaltı yaparken aynı zamanda o da planı anlatıyordu.Anladığım kadarıyla bu birden çıkan bir şey değildi kafasında hazırlıkları yapmıştı önceden.
-Yediysen hazırlanalım Mira yarım saate çıkalım vaktimiz çok olsun.
Şehir dışına çıkıcağımız için haklıydı.Rize'ye gidicektik.Hep gitmek istemişimdir.Her taraf yemyeşil ve huzuluydu.
Hızla hazırlanmaya başladım.Kirpiklerime rimel sürdüm ve soft bir renkte dudak kalemiyle makyajımı tamamladım.Abartmaya gerek yoktu bence.Altıma nikedan aldığım ama henüz giymeye fırsatımın olmadığı taytımı giydim ve üzerine uzun bol bir sweat giydim.Bu sıralar orası serin olur genellikle yağışlı olduğu için deri ceketimi de yanıma alıp sırt çantama da şarj aletimi atıp odamdan çıktım.Demir'in odasına giricekken o da kapıyı açıyordu ve dip dibeydik şu an.Dudaklarıma kısa bir öpücük kondurup "Hazır mısın?" dedi.Başımla onayladıktan sonra elimden tuttu ve dışarı çıktık.Havaalanına giderek uçağa bindik.Yolculuk boyunca film izledik.Trabzon'a indiğimizde Rize'ye gitmek üzere yola çıktık.Rize'de havaalanı olmadığından oraya arabayla gidiyorduk.
-Demir?
-Efendim.
-İlk nereye gidiyoruz?
-Öncelikle gezip görülcek çok yer var birkaçına gidip otele geçelim.Bu gece burda kalalım.
başımla onaylayıp düşünmeye başladım.Çok huzurlu bir yerdi.Herkes sever mi bilemiyorum ama ben böyle yerleri severim.Babam Rizeli olduğundan biliyordum buraları.Çol küçükken gitmiştim ama fazla bir şey hatırlamıyorum.Zaten İzmir'e Bodrum'a Antalya'ya gidicektik klasik tayil yerleriydi ama Rize'ye gelmek beni daha çok sevindirdi.
Sonunda Rize'ye geldiğimizde Demir ile heryeri gezdik ve bir sürü fotoğraf çektik.Manzaralar harikaydı.Hediyelik eşyalar aldık.Bunları evin bir köşesine koyucaktım.En son çok yoruldupumuzda ise Demirle otele gelmiştik.Denize bakan muazzam bir manzarası vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umursamaz Ukala
Novela Juvenil-Affettin mi beni? -Demir ben bilmiyorum yani olanlardan sonra- -Hepsini unutturucam sana. -Tamam. -Ne tamam? -Baştan başlayalım. Şaşırarak öylece baktı ve: -Seni seviyorum,dedi.Sandalyesinden kalktı ve beni de ayağa kaldırdı ve : -Adını ailen koyab...