36●YILDIZLAR EŞLİĞİNDE YEMİN●

6.6K 416 104
                                    

Geceyi güzel kılan tek şey tüm ihtişamıyla parıldayan yıldızlardı. İnsanı baktığında huzura sevk ediyordu. Tüm yalnızlığını, acılarını,bilinmezlikleri unutturmaya yetiyordu ışıkları. Bir umut doğuyordu içine her baktığında. Bir gülümseme yerleşiyordu yüzüne parıldadıklarında.

Bazen düşünüyorum da keşke yıldız olarak bu hayata gelebilseydim. Yıldız olupda insanların yüzüne minik de olsa bir gülümseme yerleştirebilseydim. İnsanların içine doğan bir umut ışığı olabilseydim.

Duyduğum korna sesiyle düşüncelerimden ayrılmak zorunda kaldım ve gözlerimi sesin olduğu yöne çevirdim. Karşımda siyah audinin içerisinde bana bakan mavi gözlerle karşılaştım.

Gecenin karanlığında siyahla gölgelenmiş yüzünü hala tam olarak seçemiyordum fakat mavi gözleri her zamanki gibi dikkat çekmeye yetiyordu.

"Meleğim. Hadi gel artık yanıma"dediğinde gitmek istemesemde gerçekleri öğrenmenin vakti gelmişti. Tüm doğruları öğrenmenin vakti.......

Yüzüme minik de olsa bir gülümseme yerleştirdim ve arka koltuğun kapısını açıp yavaşça koltuğa yerleştim. İçimde büyüyen huzursuzluk daha da büyümeye devam ederken mavi gözlü adamın sesi kulaklarıma doldu.

"Prensesim benimle tanışmaya hazır mısın?" Dediğinde bağırsaklarımın düğümlendiğini,kalbimin üzerine ise kocaman bir öküzün oturduğunu hissedebiliyordum.

Güçsüz çıkan sesimle
"Evet"diye mırıldandım. Mavi gözlü adam gür bir kahkaha attıktan sonra

"Hadi o zaman artık seni evimize götürelim" dedi ve arabayı çalıştırdı. Duyduklarım karşısında karnımda oluşan sancı ile sesli bir şekilde yutkundum.
*****
Yarım saatlik bir yolculuktan sonra araba büyük bir evin önünde durmuştu. Başımı yavaşça yasladığım camdan kaldırdım ve şaşkın bir şekilde etrafıma bakmaya başladım.

"Hadi prensesim. Evimize geldik. Arabadan inmenin vakti"dediğinde başımı olumlu bir şekilde salladım ve arabanın kapısını açıp hızlı bir şekilde arabadan ayrıldım. Mavi gözlü adamda arabadan indikten sonra sessiz bir şekilde eve doğru ilerlemeye başladık. Gecenin karanlığı yüzünü hala gölgeliyordu.

"Tanışmamız için sabırsızlanıyor musun?" Dediğinde mavilerimi yanımda yürüyen bedene çevirdim. İri cüssesi ve uzun boyu onu güçlü göstermeye yetiyordu. Sıkıntıyla nefesimi dışarıya verdim.

"Hayır. Bir an önce senin kim olduğunu öğrenip gitmek istiyorum" dediğimde bileğimi tuttu ve

"Üzgünüm ama sen benden gidemezsin. Ömrünün sonuna kadar sen benimsin" dedi ve bileğimi bıraktı. İçimden ona kaç kere 'HAYIR BEN SENİN DEĞİLİM'desemde bunu sesli bir şekilde söyleyememiştim. Başıma nelerin gelebileceği hiç belli değildi bu yüzden kendimi tehlikeye atmak istemiyordum.

Evin kapısının önüne geldiğimizde derin nefes alıp veriyordum. Mavi gözlü adam kapıyı cebinden çıkardığı anahtar ile açtı ve içeri girdi. Ben ise içeri girmekte tereddüt ediyordum. Korku tüm bedenimi ele geçirmişti öyle ki soğuk bile vücuduma etki etmiyordu. Soğuk nedeniyle değilde korkunun verdiği ürperti ile titriyordum.

"Hadi meleğim gel. Seni bekliyorum" dediğinde tereddütle evin içerisine bir adım attım. Ve sonra bir adım daha. Her attığım adım tehlikeye doğru yol alıyordu. Mavi gözlü adamın sesi ise beni tehlikeye davet ediyordu. Ayaklarım istemsiz bir şekilde ilerlerken mavi gözlü adam evin ışıklarını açtı ve tam karşımda durdu. Gözlerim onun mavi gözlerine kilitlenmişken elini bana uzattı ve

TATLI HESAPLAŞMA|Tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin