47●Vazgeçmem●

2.4K 190 148
                                    


Multi= Ayaz, Mira,Rüzgar

Arkadaşlar bölüm kötü olmuş olabilir . Ne olur beni affedin . Ama size bir an önce bölüm atmak için böyle yaptım. Umarım beğenirsiniz.

☁SINIR=90 vote, 110 yorum.☁ (Tamamlanmadan 48. Bölüm hızlı bir şekilde  gelmeyecektir.)




Hayat zalimdi. Hayat acımasızdı. Hayat bizi kör bir kuytuya çeken oyuncaktı.

Tutuyordu kolunuzdan ve sizin bilmediğiniz daha ne farklı dünyalara çekiyordu. Yollar ise aydınlık değil pusluydu. Göz gözü görmüyor, gittiğin yollar görünmüyordu.

Benim de yolum pusluydu. Gittiğim yeri bilmeden sadece yürüyordum. Doğru ne ?Yanlış ne ? ayırt edecek durumda değildim. Belki de ayazın dediği gibi acizin tekiydim.

Sessizdim. Çıtım çıkmıyordu iki göz arasında eriyip giderken, düşmanımın kollarında boş gözlerle bakarken.

Kokusu halen burnuma doluyordu, bedeni bedenimi ısıtıyordu. Rüzgarın gözleri ise beni yakıp , kül ediyordu.

Mavi gözleri ateşin esiri olmuştu. Baktığı her yerde bir yangına sebep oluyordu. En çokta ayazın  kahve gözlerinde.

Sessiz bir savaş içerisindeydiler sanki. Gözleri silah olmuş , birbirlerini paramparça ediyorlardı. Bu işin sonu nereye çıkıyordu?

"Vay vay . Rüzgar beyimiz de gelmiş. Fakat eli boş dönecekmiş" diyen ayaza şaşkın gözlerle bakarken, belimdeki elini biraz daha sıkılaştırdı. Ne yapmaya çalışıyordu?

Güçlükle yutkunduktan sonra yardım ister gibi gözlerimi rüzgara çevirdim. Ateş saçan gözlerine.

"Uyarı yetmiyor herhalde sana. O zaman başka yollarla hallederiz" dedi ve bir kaç büyük adımda yanımıza geldi.

Kızgındı.Özgürlüğünden mahrum edilmiş bir kuş kadar kızgındı hemde.

Mavi gözleri her zamankinden daha koyuydu. Her yeri yıkıp , dökecek sinire sahipti.

Çenesindeki kas seğiriyordu. Boynundaki damar ise gözler önüne seriliyordu.

Gözlerim korku ile rüzgara bakarken yumruk yapmış olduğu elini ayazın suratına geçirdi ve dengesini kaybetmesini sağladı.

Dengesini kaybetmesi ile de beni ayazın kolları arasından çekip aldı.

Sıcak göğsünü başımın altında hissederken,burnuma dolan okyanus kokusu ile derin bir nefes aldım.

Huzurlu hissetmiyordum fakat ayazın kolları arasında olmaktan iyi olduğu kesindi.

"Bir daha bu kıza yaklaştığını, dokunduğunu ya da konuştuğunu görürsem Ayaz Berk Yaman, unutma ki ecelin olurum senin." Dedi ve beni bileğimden tutarak çıkışa doğru yönlendirmeye başladı.

Kararlıydı. Sözlerinde, bakışlarında kararlıydı. Peki neden yapıyordu rüzgar? Neden beni herkesten korumaya çalışıyordu?

Melek için. Sen onun gerçek olmasada meleğisin

Bilinçaltımdaki ses soruyu benim yerime cevalarken, sesli bir şekilde ofladım.

O benim için yapmıyordu. Beni korumuyordu. O meleğini koruyordu, mirayı değil.

"Yazık rüzgar. Aklında böyle saçma sapan hayallar kurmana acıyorum. " diyen ayazın sesini duymam ile , gözlerimi şaşkınlıkla kırpıştırdım.

TATLI HESAPLAŞMA|Tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin