Dudağımda Selim'in dudaklarının tadı. Sarhoş gibi eve girdim. Olan olmuş, Selim beni öpmüştü. Her şey buraya kadar çok iyiydi. Ah birde teyzem yakalamasaydı! Arabada hiç bir şey dememiş, konuşmaya çalıştıysamda susmaya devam etmişti. Bu benim için çok sorun değildi. Hatta cehennemin dibine kadar sussundu. Ama Selim ne olacaktı? Ya işten atarsa! Benim yüzümdenn.. Gerçi o beni öpmüştü ama olsun beni hiç görmese böyle şeyler olmayacaktı. Aklıma onu aramak geldi. Sonra hemen vazgeçtim. Yüzsüz gibi bide arasamıydım. Karşımdaki duvara yansıyan elbisemin pullarına baktım. Belkide seni çöpe atmalıyım..
Pervin Hanım'ın hizmetçisi olmak her yiğidin harcı olamazdı. Öncelikle kendini beğenmişliği ve kaprisleri her şeyiyle onu sinir bir kadına dönüştürüyordu. Devasa büyüklükteki villasının bütün işlerinin bana kaldığı yetmiyor gibi, yanıma bir yardımcınında gereksiz olduğunu söylüyordu. Keşke kocası kadar anlayışla olabilseydi. Saate baktığımda 2'ye geldiğini gördüm. Gözümden uyku akıyordu. Ama Pervin Hanım kapıda onu karşılamazsan önümüzdeki bir sene bunu başıma kakacaktı. Nasıl bir kadın diye düşündüm. Sanki kocasıyla rolleri değiştirmiş gibiydiler. Benim bildiğim (yani dizilerden felan) koca çok çalışır geç gelir, eşine vakit ayırmazdı. Ama bu evde işler böyle işlemiyordu. İçeriden bir ses geldi;
-Gönülll! Neredesin sen ?
Koşarak büyük holde kapının önüne geldim. Kürkünü sırtından nazikçe çektim. Pahalılık kokusu, artık burnumun almadığı bir şeydi. Bu evde her yer para kokuyordu. Ama mutluluğun izleri hiç bir yerde yoktu..
Derin bir iç çektim. İşte şimdi bitmiştim. Bu işten kovulursam bir daha asla böyle iyi bir iş bulamazdım. Anahtarı yavaşça çevirip eve girdim. Ayaklarımın dibine bir kağıt düştü. Elektrik faturası. Gelde çalışma şimdi. Patronun yiğeniyle kırıştırırsan böyle olurdu. Annem geceliğiyle holde belirdi.
-Selim , iyimisin canım?
-İyyim anne. Sadece yorgunum. Iyi geceler.
Sabah erkenden kalktım. Şirkete geldiğimde Pervin Hanım henüz gelmemişti. Odasını istediği gibi toparladım, işlerini bitirdim. Tam o sırada telefonum çaldı. Kim olduğuna bakmadan açtım.
-Selim şey iyimisin diye merak ettim.
Çağrı. Ah ah!
-Iyiyim şirkete geldim işte. Çağrı seninle konuşmak istediğim şeyler var. Neden bu gün buluşmuyoruz?
-Peki tamam. Buluşacağımız yeri mesaj atarsın.
-Tamam görüşürüz.
Yine derin bir iç geçirerek telefonu kapattım tam kapıya dönmüştümki,
-Bende tam bu gün seni affetmeye karar vermiştim.
Hass*ktir yaa. Evet yine baştan başlıyoruz..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şarkılar Seni Hatırlatır
RomanceSevgiden yoksun bir kız.. Sevgisini kime vereceğini bilmeyen bir oğlan... Kesişen yollar onların sonumu olacak ?