Bölüm 15

39 1 0
                                    

Apartmanın zifiri karanlığında el yordamıyla anahtarı deliğe sokmaya çalıştı. İçindende sövüyordu neden teyzeme gitmedim diye. Selimle muhteşem bir akşam geçirmişler ardından Selim onu eve bırakmıştı. Teyzesi sabah uyandığında onu görmediği an kıyamet kopucaktı ama Selim illada kendi evinde kal demişti. Büyük bir ihtimalle Burak için tasalanıyordu. Sonunda eve girebildi. Hızlıca kıyafetlerini çıkarıp kendini yatağa attı. Üstünde yüzyılın yorgunluğu var gibiydi..

Fare deliğimin penceresinden tam bir saattir dışarıyı gözetliyordum. Saate baktığımda 12'yi çoktan geçtiğini gördüm. Puff nerdesin be Çağrı? O sırada elimdeki telefon büyük bir gürültüyle çaldı. Pervin Hanım'ın odası tam üstümdeydi. Sese uyanması an meselesiydi. Hemen cevap verdim:

-Alo.

-Gönül! Gelmedimi hala? Nerde bu kız? Bana bu gece burda kalacak demiştin.

-Bilmiyorum efendim. Bende bekliyorum ama ne gelen var ne giden.

-Pervin uyudumu?

-Sanırım, 1 saattir ses yok.

-Şimdi yukarı çıkıp Pervin'i kontrol et. Uyuduysa telefonunu alıp Çağrıya mesaj at.

-Efendim ben ben, bunu yapamam!

-Ne demek yapamam? Ohooo Gönül seninle işimiz var. Daha bu kısımları en basit yerler. Sen buralarda söylenmeye başlayacaksan Çağrıyı kaçırmama nasıl yardımcı olacaksın?

Haklıydı. Böyle bir işe kalkıştıysam her şeyi yapmak zorundaydım.

-10 dakikan var. Çabuk bitir gel!

Derin bir nefes aldım. Yapmalımıydım? Aman be Gönül hırsızlık yapmıyorsunya. Alt tarafı telefonu alıp kısacık bir mesaj yazmak. Kalbimin deliler gibi çarpmasına aldırmadan usul usul merdivenleri çıktım. Kapının önüne kadar çok iyi gelmiştim. Oymalı, eski tip kapı kulpunu yavaşca kavradım. Ve odaya girdim. O anda odaya girmek için hiç bir bahanem olmadığını anladım. Pervin her aşkam bademli süt içerdi. Bu akşam içmemişti. Keşke elimde bir bardak sütle girseydim. Sessizce odanın ortasına süzüldüm. Bordo perdeler sıfıra sıfır kapanmış, oda mutlak bir karanlığa bürünmüştü. Yatağa baktığımda Pervin hanımın yalnız yattığını gördüm. Mehmet bey yine eve gelmemişti. Pervin'in bunu pek umursadığını sanmıyordum. O orada, o lüks hayatın içine gömülmüş, ipek geceliğiyle kıçını devirmiş yatıyordu. İçimdeki nefret birden kabardı. Baş ucundaki komidine baktım. Telefon oradaydı. Bana sadece 1 adım uzakta. Yavaşca elime uzattım. O sırada yatak hafiften gıcırdadı. Korkuyla elimi geri çektim. Pervin sırtını dönmüştü. Bir nefes verdim ve telefonu aldım. Şifre koymamıştı. Aptal! Mesajlara girdim, hayatımda hiç böyle bir telefonum olmamasına rağmen Pervin elleri ojeliyken yada banyodayken mesajlarını bana yazdırırdı. Bu yüzden mesaj yazmakta azda olsa bir fikrim vardı. Son mesajlarda Çağrının adını buldum. Hızlıca yazdım,"Çağrı nerdesin sen? Bu gece bende kalmayacakmısın?" Mesajı neden burda yazdığımı bilmiyordum. En iyisi telefonu alıp odadan çıkmaktı. Arkamı döndüm ve parmak uçlarımda ilerledim. O an arkamdan bir abajur ışığı vurdu.

-Gönülll!

Şarkılar Seni HatırlatırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin