Orkun: Kaya'nın evine geldik babacımlar.
Enes: Saol Orkun yaa teşekkür ederiz.
Başak: Aynen Orkun çok teşekkürler.
Orkun: Sorun değil. Belki akşam görüşürüz belli olmaz yani...
Başak: Oya sana da görüşürüz.
Oya: Görüşürüz.
Arabadan inip binanın önüne geldiler ve Kapı daki diyafonda Kaya Giray'ı aramaya başladılar. Ama Kaya Giray yazmıyodu. Ve sadece 1 tane isimsiz daire vardı. E buda Kaya'dır adam hem Ruhi'den gizemli hemde herkesten korunabiliyo. O yüzden yazmamıştı. Yani yazmamıştır diye düşündüler. Veee tahminler doğru çıktı.
Kaya: Kim ooo?!
Enes: Beni geldim yani biz geldik kapıyı aç.
Kaya: Açtım gelin.
Hızlıca yukarı çıktılar. Bir evin kapısı açık duruyordu. Ve içeriden şarkı söyleyen garip bir insan sesi geliyordu. Bu muhtemelen Kaya olmalıydı içeri girdiler. Ama içeride hava denen o şeyden yoktu.
Kaya: Hoşgeldiniz. Siz geçin oturun. Ben geliyorum. Şunu yutuba atıldı.
5 dakika sonra,
Kaya: Eee napıyonuz? Niye geldiniz?
Enes: İyiyiz kardeşim. Arkadaşlarımızı görmeye gelmek ne ara yasak oldu.
Kaya: Hiç bi zaman. Eee Başak sen?
Başak: Yani ben aslında senide tanımıyorum. Sizinkileride tanımıyorum.
Enes: İşte bende seni o yüzden getirdim. Bizimkilerle tanış diye.
Kaya: Akşam ben Meryem'lerin evine gidicektim. Hep birlikte orada olucaz. Sizde gelin. Hem süpriz olur.
Enes: Gidelim mi Başak?
Başak: Gidelim güzel olur.
Akşam oldu. Kaya bi tane taksi çağırdı ve Meryem'in evine gittiler. Enes kapıyı çaldı. İçeriden bir erkek sesi geldi. Enes bu sesi sanki bi yerden tanıyordu,
İçeriden: Geldiiim.
Kapı açıldı Enes o sırada ayakkabısına bakıyordu. Kafasını kaldırdığında kaşısında Mervan vardı. Mervan arkasına bakıp içeri sesleniyodu o sırada,
Mervan: Bekleyin geliyorum...
Mervan kafasını kaldırdığında yüzündeki gülümseme yerini şaşkınlığa ve asıklığa bırakmıştı. Bi süre öylece bakıştılar (bilmem yazasım geldi😂🤔) Başak Enes'i dürtüp kendisine getirmeyi başarmıştı. Ama Mervan hala öylece şaşkınlıkla duruyodu. Taki Kaya, kardeşim kenara çıkda içeri girelim, diyene kadar. (Kaya içeri geçti)
Mervan: Haa şey ben... İçeri geçin. Hoşgeldiniz.
Başak ve Enes: Hoşbulduk...İçeri girdiklerinde cidden herkes ordaydı.
Ama herkesin tek ilgi odağı Başak olmuştu. Çünkü daha önce onu hiç görmemişlerdi.
Enes: Başak'la tanışsanıza boş boş bakacağınıza.
Başak: Ben Başak. Bu kadar düz Başak yani.
Hepsi sırayla kendini tanıttıktan sonra boş boş oturmaya başladılar.
Başak: E böyle boş boş oturmak yerine şişe çevirmece mi oynasak?
Herkesten hıhı ok tamam gibi sesler geldi.
Başak: Şişe?
Meryem: Iı buz dolabında bir sürü var aslında ordan alabilirsin.
Başak şişeyi alıcakken şaşkınlık içerisinde durdu öylece. Dolap içki doluydu ama konuyu daha fazla uzatmaya gerek yoktu. Hemen şişeyi alıp geri döndü,
Baturay: İlk ben çeviriyorum.
Şişe Mervan ile Başak arasında durdu,
Mervan: Güzel başladık...
Meryem: Bu arada üst üste doğruluk demek yok söyleyeyim yani.
Mervan: do ce?
Başak: Doğruluk.
Mervan: Hiç Enes seni kucağında taşıdımı?
Başak: Taşıdın mı Enes?
Enes: Evet.
Herkes bir anda coştu. Şişeyi cevaplayan taraf çevirdiği için Başak şişeyi çevirdi. Şişe Enes ile Başak arasında durdu. Cevaplayan yada yapan kişi Enes,
Başak: Doğruluk cesaretlilik?
Enes: Kendimi feda ederek, cesaretlilik diyorum.
Gene herkes coştu,
Başak: (gülerek) O zamaaaan Baturay. Baturay'ı öp.
Enes: Başak emin misin?
Baturay: Başak emin olmana gerek yok aslında düşün biraz daha.
Başak: Eminim.
Enes: Özür dilerim kardeşim.
Enes Baturay'ı yanağından öptükten sonra koşa koşa lavaboya gidip dudağını yıkadı. Baturay zaten zangır zangır titriyodu.
Başak: O kadar kötü olamaz abartmayın. Enes çevir.
Şişe Enes ile Başak arasında durdu, herkes büyük bi intikam alacağını düşündü,
Başak: Cesaretlilik zaten doğruluk diyemiyorum.
Enes: O zaman beni öp.
Başak: Ama yanağından.
Enes: Iı tamam yanağımdan.
Başak Enes'in kafasını iki eliyle tutup onu yanağından öptü,
Mervan: E Enes kardeşim biz intikam almanı bekliyoduk. Böyle eğlenceli olmadıki.
Herkes şaşırdım Mervan'ın Enes'e kardeşim demesine, Başak hariç. Çünkü o bilmiyordu onların küs olduğuna.
Başak: Merak etme bence eğlenicez az sonra.
Şişe çevrilir Ogi ve Mami arasında Mami kurban seçildi.
Mami: Doğruluk.
Ogi: O zaman hiç bi kızı kullandınmı?
Mami: Hayır tabikide... Bu nasıl soru yaa?
Ogi: Soru sorudur kardeşim söz yok.
Başak: İyide Ogi biz eğlenmeyi bekliyoduk.
Ogi: Mami çevirsin de eğleniriz belki.
Mami: Çeviriyoruuum, çeviriyoruuum
Baturay: Alt tarafı şişe çevirecek amına koyim çevir işte.
Başak: Baturay küfretme...
Baturay: Sinirlendim ananı...
Enes: Baturay orda yavaşla kardeşim, diyerek Baturay'ın ağzını eliyle kapattı.
Baturay: Ananın elini öpeyim çevirin şunu diyecektim. İçin fesat.
Enes: He kardeşim he sende çevir artık Mami!!!
Mami: Tamam konuyu dağıttınız.
Şişe Mervan ile Elif arasında durdu,
Elif: Sormaya gerek yok doğruluk diyorum.
Mervan: Kafanda yumurta kıracak kadar cesaretlimisin?
Başak: E Mervan sen dedin eğlenelim diye sen bozdun.
Mervan: Bekle Başak yakında eğlence bu evde...
Elif: Tabikide cesaretliyim.
Mervan: E kır o zaman. Görelim cesaretini.
Başak: Doğru ben inanmıyorum.
Mervan: Bak Başak ile ben inanmıyoruz.
Elif: Off Mervan yaaa. Ama tabikide cesaretliyim.
Mervan: İyi o zaman bi dakka bekle ben yumurta alıp geliyorum.
Tam kalkacakken,
Meryem: Mervan boşuna kalkma çünkü dolapta yumurta yok.
Mervan: Nasıl yok hiç mi acıkmıyo sunuz siz?
Elif: Biz dışardan yiyoruz ondan.
Enes: O zaman kalkın gidiyoruz.
Meryem: Nereye?
Enes: Markete. Hem bizi hemde sevgilimi aç bırakamam.
Başak: Sen benim kanatsız meleğimsin aşkımm...
Enes: Yaa öylemi, diyip Başak'ı öptü...
Mervan: Gençler ben bu romantik ortamı bozmak istemem ama marketin kapanmasına 15 dakka var hadi çıkalım.
Enes: Hadi kalkın koşun anca yetişiriz.
Markete geldiklerinde adam tam marketi kapatacaktıki karşısında nerdeyse 10 tane genç soluk soluğa duruyodu. Ve onlara kıyamayıp marketi geri açtı. İçeri girdiklerinde Enes ve Başak aburcuburlara Mervan Redbull'a koştu geri kalan ise herşeye koştu. Tam 3 alışveriş sepeti dolusu yiyecek aldılar. Sıra o korkulan yere geldi adamın mutluluğu, ve hepsinin şaşkınlığı... Herneyse ödeme yapılma zamanı geldi. Enes korkarak kredi kartını uzattı. Yani Başak elinden eline kadar uzatıyordu,
Başak: Enes sen ne yapıyosun yaa?
Enes: Ödeme yapıyorum, yani kartımı verirsen eğer ödeme yapıcam.
Başak kartı arkasına saklayıp,
Başak: Yaa öylemi? Herkes ödeme yapacak bi kere. Sadece sen değil.
Enes Başak'ın üzerine yürüyerek,
Başak kartı ver hadi.
Başak: (geriye doğru yürüyerek) Hayır.
Enes: Yaa öylemi? Sen kaşındın Başak Karahan!!!
Başak: Yaa ne yapacaksın peki?
Enes: Seni bir anda kucağıma alıp elindeki kartı yere düşürürüm. Daha sonra seni marketin dışına bırakıp ödemeyi yaparım.
Dediğini yapmıştıda,
Başak: Yaa offf.
Kasiyer: İyi taktik delikanlı.
Enes: Ödemeyi yapalım biz en iyisi içeri girip kartı almadan.
Kasiyer: Peki.
Ödemeyi yapıp dışarı çıktıklarında Başak (ne yazacağımı bilemedim) ilkokuldaki gibi çiçek olmuş arkası dönük bi şekilde onları bekliyodu. Enes elindeki poşetleri Mami'ye verip sessizce arkadan Başak'a yaklaşıp bir eliyle ağzını kapatıp bir eliyle de Başak'ı kaçmaması için tutmuştu. Başak başırmaya çalışıyordu. Enes başka bir erkekmiş gibi sesini değiştirip,
Enes: Başak Karahan. Enes Batur'un sevgilisi. Sevgilini ölüyor.... (1 dakika bekleyip) Ama (kendi sesiyle) Sana olan aşkından, deyip elini yavaşça Başak'ın ağzından elini çekti. Başak arkasını dönüp,
Başak: (gözleri biraz dolmuş) Öküz beni korkuttun.
Enes: Niye? Senin gözlerin mi dolmuş bana mı öyle geliyor?
Başak: Sana öyle geliyo...
Enes: Yaa öylemi?
Başak: (sinirli) Öyle.
Enes: Tamam tamam özür dilerim.
Mami: (bağırarak) Enees. Gelin şu poşet lerden alın bi kaç tane. Romantikliğinizi evde yaşarsınız.
İkiside poşet lerden alıp eve gittiler.