İlk Öpücük

825 31 1
                                    

Başak sarhoş olduğu için Enes'in omzuna başını koymuş ve koluna sarılmıştı ama işte sarhoşluktandı. E Ramazan da bunu görüyordu ama sesini çıkarmıyodu. Enes tam Başak'a kahveyi içericekken,
Ramazan: Enes abi saol ben yaparım gerisini sen bu tarafa gel.
Enes durumu anlamış olacakki,
Enes: Tamam ozaman sen gel Başak'ı tut bende çıkayım.
Ramazan: Tamam.
Ramazan hızlıca geldi Başak'ı tuttu. Enes tam Başak'ın yanından gidecekken,
Başak: Aşkım gitme lütfen. Dedi,
Ramazan: Sarhoşluktan öyle diyo o sen genede çık ben yaparım, dedi
Enes hızla kenara çıktı, Ramazan hemen Başak'ın yanına oturdu düşmemesi için onu tuttu ve Enes'e bakarak,
Ramazan: Anlayışın için teşekkür ederim.
Enes: Rica ederim, sonuçta o senin ablan normal. Hem bende bizimkileri uyandırayım. İsmet başını Taylan'nın omuzuna koymuş. Taylan da kolunu masaya, başını da koluna koymuş uyuyordu Enes onların bu haline güldü, daha sonra onları uyandırmaya çalıştı. Enes onları uyandırmaya çalışırken Ramazan kahveyi abalasına çoktan içirmişti. Başak biraz kendine gelmeye başlamıştı ama daha ayılamamıştı.
Ramazan: (Başak'ı dürterek) Ablaaa aç ağzını hadi bak lütfen şundan da 2 kaşık ye yeter. Lütfen hadi.
O sırada Ramazan'ın telefonu çalmaya başladı arayan annesiydi,
Ramazan: Enes abi sen biraz baksana ablama annem arıyoda.
Enes: Tamam ama git biraz uzakta konuş istersen e malum ablanın ne diyeceği belli olmaz.
Ramazan: Tamam bu arada teşekkür ederim.
Enes: Bişey deyil.
Ramazan masadan uzaklaşıp telefonu açtı.
Enes de kahveyi Başak'a yedirmeye çalışıyordu.
Enes: (yumuşak bir ses tonuyla) Başaaak hadi aç ağzını.
Başak sadece kendi başına oturabilecek kadar ayılmıştı.
Başak: Efendim aşkım.
Enes anlamıştı Başak'a bu kahveyi nasıl yedireceğini,
Enes: Aşkım ama bu kahveyi yemezsen olmazki. Aç ağzını bakalım şu kahveyi ye. Başak ağzını açmıştı
Enes: Hadi baklıım evett şimdi bu kaşığıda ye.
Başak: Ama aşkım bunun tadı güzel değil.
Enes: Ama yemen lazım, bak hadi lütfen bunuda ye en azından benim için.
Başak bu kaşığıda yedikten sonra uyudu o sırada Ramazan annesi ile konuşmuş masaya geliyodu. Enes Başak'ın kafasını yavaşça masaya masaya koydu.
Ramazan: Enes abi sen ablamla beni bi otele bırakırmısın yaa?
Enes: Bırakırımdaa ne oldu ki?
Ramazan: Annem bizi garip bi şekilde serbest bıraktı şimdi biz yani ben ablamı bu halde eve götürürsem annem endişelenebilir. O yüzden.
Enes: Zaten yarın pazar hem vaktiniz de var. O zaman ben arabadan havlu falan getireyim bir saat falan uyuyup kendisine gelsin. Hem benimkiler de uyanır şimdi.
Ramazan: Tamam ozaman istersen ben gidip alayım zaten bugün bizimle çok ilgilendin yani sen anahtarı bana ver ben gidip alayım.
Enes: (anahtarı uzatarak) iyi o zaman al bakalım.
Ramazan: Tamam geliyorum ben.
Enes: Tamam.
Ramazan arabadan havluları almaya gittiği sırada Başak uyanır gibi oldu ama sarhoşluğu tamamen üzerinden atamamıştı. Çünkü ilk seferde bünyesi kaldırmamıştı. Başak sarhoş bir şekilde,
Başak: (Enes'in koluna sarılarak) eee sevgilim şimdi ne olucak?
Enes: Aşkım sen şu kahveden 2 kaşık daha al hadi lütfen yoksa ayılamayacaksın.
Başak son iki kaşığı daha kahve yedikten sonra, Ramazan geldi.
Ramazan: Enes abi ben bunları şenzlonglara seriyorum.
Enes: Tamam ben Başak'ı getiririm
Ramazan: Tamam.
O sırada garson geldi,
Garson: Pişt delikanlı masaları almaya geldim.
Enes: Abi bi dakika ben geliyorum. Bekleyebilirmisin?
Garson: Tamam.
Enes Başak'ı kucağına aldı ve Ramazan'nın havluyu serdiği şenzlonga Başak'ı yatırdı.
Ramazan şaşırmıştı çünkü Enes'in ablasına destek olup onu yürüterek getireceğini sanıyordu.
Ramazan: Teşekkürler ama kucağına almana gerek yoktu yani...
Enes: Özür dilerim ama uyuyan birini uyandırmak hem olmaz hemde uyuyan birisi yürüyemez öyle değilmi. Rica ederim. Benim garsona yardım etmem gerekiyo gelirim ben 2 dakikaya.
Enes koşarak garsonun yanına geldi. İsmet ve Taylan' i uyandırdılar ve masaları toparladılar. Ramazan o sırada Başak'ın başında bekliyordu belki uyanır diye. Enes Taylan ve İsmet'i alarak Ramazan'nın yanına geldi.
Ramazan: Iıııı şey Enes abi bizimkiler kaç lira ediyodu ben onu vereyim sana.
Enes: Hepinize söylüyorum eğer illaki para verecekseniz gidin garsona bizimle ve Başak lâ ilgilendiği için teşekkür amaçlı verin. Ramazan bunu duyar duymaz koşa koşa o garsonun yanına gitti, İsmet ve Taylan da hemen gidip adama teşekkür amaçlı para vermek için içeri girdiler. Ve o sırada Enes etrafta kimsenin olamdığına be İsmetlerin de mekandan çıkmadığını kontrol ettikten sonra Başak'ın dudaklarına bir öpücük kondurdu, bunu sadece Enes bilecekti aslında o öyle düşünüyordu çünkü Başak o sırada uyanmıştı yani kendine gelmişti tam kalkacakken bir anda Enes in onu öptüğünü hissetti. Ama bunu ona söylemedi çünkü onu utandırmak istemiyordu.

SONSUZ AŞK|ENBAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin