BENSUDAN
Aşağıda konuşulanları sadece ben duymamışımdır herhalde diye içimden geçiriyordum ki merdivenlerden ıslık çalan bir Jungkook çıktı boynunda olan havluyla baya şapşal duruyordu.
Demişken Durunun şu an kalbi durmuş olmalı.
Aman tanrım bu yeni yetme (inş çarpılmam) benim kardeşimden hoşlanıyor(!)
Sinirlerim gerildiğinde Jk i kolundan tuttuğum gibi odalardan birine sokup Kapıyı kapattım.
"Bir kaç gün sonra buradan gittiğinde hayal kırıklıklarını ben toplayacağım.Farkındasın değil mi idol(!)"
"Buradan gidecek misiniz ? Ne diyorsun sen? Neden ? Gidemezsiniz!!"
"Bak bana gözlerime iyi bak.Onu elinde sonunda üzeceksin Jeon Jungkook! Sanırım olanların farkında değilsin.Senin için deliren milyonlar varken Duru !?
Onu buna bulaştırma.O benim canım ve eğer benim canım yanarsa, canını yakmaktan çekinmem Jungkook(!)"
Kapıyı sertçe arkamdan kapattım.Şimdi siz bu kız napıyor acaba diye düşünüyorsunuzdur ama gerçekçi olalım.Onlar idol.İstese de istemese de bir gün elbet Duruyu üzecek.Ve ben buna katlanabileceğimi sanmıyorum.Duruyu da uyarmıştım ama az önce duyduğum cümleler onun kalbini çalmaya yetmiştir eminim.
Ah benim salak arkadaşım ya.
Merdivenlerden ineceğim sırada Suga kolumdan tuttu;
"Konuşalım." Dediğinde sessizce beni sürüklemesine izin verdim.Dışarı çıktığımız da havuzun kenarına oturduk.Gözlerimi beyaz teninde gezdirirken konuştu;
"Ona böyle kızmaya hakkın yoktu."
"Ne ? Sen ? Sen odada mıydın ?"
"Kapının önündeydim Bensu.Ama sen ne yaptığının farkında mısın ? "
"Evet YoonGi gayet de farkındayım."
"İkimiz de aynı şeyleri yapıyoruz Bensu.Kardeşlerimizi korumaya çalışıyoruz.Ama sen tek taraflı bakıyorsun olaya.Jungkook küçük olabilir ama merak etme bir şeyleri düşünmeden böyle bir olaya kalkışacak biri değildir."
"Onun söylediklerini duydun mu ?"
"Evet her kelimesini duydum.hoşuna gideceğini biliyordum." Dediğinde önüme düşen bir tutam saçı kulağımın arkasına yerleştirdi.Hemen elini çektim ve ondan uzaklaştım.Bu çocuk fazla havalıydı.
Bana fazla.
"Hoşuma falan gitmedi.Sen benim söylediklerimi duyduğuna Emin misin."
"Evet.Ama onların duygularına engel olamayacaksın.Tıpkı kendininkilere olamayacağın gibi yeşil göz."
Afedersiniz ama NE !
"Ne diyorsun sen ?"
"Saçlarını böyle toplarsan eğer boynun ortaya çıkar."
Tam ağzımı açıp birşey söyleyecektim ki NamJoon geldi.
"Napıyorsunuz burda?"
Sugayla uzun uzun bakıştıklarında bir ara acaba bunlar eski sevgili felan mı diye düşünmeye başlamıştım ki NamJoon tekrar seslendi:
"Arkadaşın içerde seni arıyor Bensu"
Dediğinde kalkıp ona doğru ilerledim.Tam yanından geçiyordum ki elini saçıma attı ve kafamdaki tokayı aşağı çekti.Saçlarım serbest kalmıştı.Yeni duş aldığım için de havalanınca o güzel kokusu burnuma doldu.Başımı çevirip Nam Joona baktığım da omuz silkti;
"Bakıyorum her halin fiyasko."
Onu baştan aşağı süzdüğümde ağzımdan çıkan tek şey :
"Fiyaskodan öteye geçmeye çalışmadığımdandır belki." Dediğimde Suga bu sefer sesini biraz yükselterek:
"Benim için fiyasko değilsin yeşil."
"Gerçekten mi? Standartların çok düşük bu aralar Suga"
Al İşte(!) Benden bu kadar Nefret etme be Nam Joon ;/
Yeşil nedir ya ?!!!?!?
Pardon sen bana mı yürüyon Reis ya !?
Başımı sallayarak içeri girdim.Bir an önce Duruyu bulsam iyi olurdu.İlk iş odaya girdiğimde banyodan su sesiyle karışık Durunun sesini duydum.Her zamanki gibi şarkı söylüyordu.
Valla Melek gibi sesi vardı.Söylesin anam.O söylemeyecek de ben mi söyleyeceğim.Ben genelde içimdekini yazar ve rap yapardım.
Seviyorum napıııyııım???
Yatağa uzanmış Suganın dediklerini düşünüyordum.Gerçekten bencil miydim Duru konusunda? Jk e fazla mı yüklenmiştim?
Offff(!) o kadar ponçik ki.Sırf ponçik olduğundan vicdan azabı çekiyorum yemin ederim.
Durunun işinin uzayacağını anladığım da bir paket cips alıp evde Jungkooku aramaya koyuldum.
Ufak çaplı bir konuşma daha yapsam benim içim rahat ederdi,kırılan kalpler de onarılırdı böylece.Tek tek odalara girerken birinde Jimin giyiniyordu.
ALLAH ?!?
GÖZLERİM !?!
O nasıl bir şey yarabbi.
Yaradana kurban ya.
Kendime geldiğimde bana gülüyordu.Ulan seni yerim ya.Kapıyı çekip diğer odaya girdiğimde Jk yatakta tavana bakıyordu.Allah beni çarpacak ya şu çocuğu bile tribe soktuğum için.
Hemen yanındaki koltuğa oturdum o da ben gelince oturur pozisyona geçti Zaten.Fazla uzatmayı sevmediğimden gözlerine baktım;
"Özür dilerim davşan bey.Lütfen özürümü kabul et.Sadece onun için anlarsın ya, endişeleniyorum."
Hafiften gülüp cipsi açtı,içinden bir tane aldığı sırada konuştu:
"Önemi yok.Biliyorum.Bende abimler için aynısını yapardım herhalde.Ama dediklerini düşüneceğim."
" Barıştık mı ?"
" bana abur cubur alan birine küsemem ki " dediğinde güldüm. İçerden Duru bağırınca o tarafa doğru yol aldım.
Duru duştan çıkmış vücudunu kremliyordu.Odaya girdiğimde anında konuşmaya başladı.Hiç susmadan yaklaşık bir buçuk saat onu dinlediğimde en son Kafamı ütüye basacak kıvamdaydım.
Yaptığım konuşmayı ikinci kez tekrarlamayı sevmezdim.O yüzden onu kendi haline bıraktım.Onu şu sıralar tarif edecek tek kelime şu olurdu;
LEYLA 💭💭
Şapşal ya tam bir şapşal
Artık açlıktan öleceğimi hissettiğimde odadan çıktım.İçerde J-Hope ve Jin PS oynuyorlardı.V de telefonuyla ilgileniyordu ki biz gelince bıraktı.Bu gün dışardan söylemeye karar vermiştik.Siparişleri verdiğimiz de kapı çalınca Duru ;
"bu kadar erken geleceğini tahmin etmemiştim." Diyerek güldü.Onun bu şakasına gülen V de kolunu onun omzuna atmıştı.Siz hayırdır bakışlarımı attım ve Kapıyı açtım.
Yok artık!
Sırılsıklam olmuş bunlar.İkisi de beni umursamadan ters yönlere geçecekken Suga aklına bişey gelmiş gibi durdu.Bana döndüğünde kötü kötü gülmeye başlayınca ne olduğunu en başta anlamamıştım ama kollarını açıp bana doğru gelmeye başlayınca arkamı görmeden ters ters koridorda yürüyordum ki YoonGi koşmaya başlayınca ağzımdan çıkan çığlıkla bende dönüp koştum.
Ta ki Rap Monsterı koridorun başında ayni şekilde görünceye kadar o kadar hızlanmıştım ki hızımı alamadım ve ıslak bedenine yapıştım.O da bunu bekliyordu ki iyice ıslanayım diye kollarını belime doladı.Ben ise öylece durup sövüyordum.
Tabiki Türkçe arkadaşlar Korece yemez.
Rm anlamış gibi "şişşşşştttt" diye başımı okşayınca ben daha da tepindim kollarından çıkmak için ama o bırakmadı.En son tepinmeyi kestiğimde üstüm başım ıslanmıştı ve beyefendi anca o zaman kollarını açtı.Gideceğim sırada hala yüksek sesle sövüyordum ki bileğimden tuttu.Bu sırada bağırmalarıma bütün herkes buraya toplanmıştı.
"Sakin ol.Yanlızca dalga geçiyorduk."
Dediğinde artık sabrımın son damlalarındaydım.Kolumu ondan kurtardım ve ona doğru bir adım attım.Yüzümü yüzüne yaklaştırdım, baş parmağımı ıslanmış tişörtüne koydum ve gözlerimi gözlerinden ayırmadan konuştum;
"Kimse sana benimle dalga geçebilecek kadar değerli olduğunu söylemedi Nam Joon."
Ağzımdan çıkanlar kulağıma geldiği an içimdeki pişmanlık şimdiden büyümeye başlamıştı.Elimi sertçe itip odasına girdi.Kapıyı öyle bir çarptı ki hepimiz sıçradık.
Bu sefer ileri gitmiştim.
Ama dayanamıyorum bana böyle davranmasına.
DURUDAN
Nam Joon odasına çekildikten sonra bütün gün oradaydı.Gece olduğunda çıkmış ve bu saate kadar gelmemişti.
Biz ne mi yapıyorduk?
Twister oynamaya karar vermiştik. Bensu her ne kadar düşünceli görünse de kabul etmişti ve Suga onu yanından ayırmıyordu.
Oyunda kalan üç kişiydik.V - Jungkook ve ben.
Muhteşem üçlü.
Jungkook a gelen nedenlerden ötürü o bir köşeye biz bir köşeye gelmiştik.J-Hope çevirip bize söylüyordu.
"V ayağını sarıya kolunu da kırmızıya koy."
Suga ve jimin tezahürat yapıyorlardı.
"Hadi V göster ona."
"Hadiiiiii yapabilirsin."
"Duru ayağını V nin ayağının yanındaki maviye.Kolunda bir üst sarıya."
Dediği şeyleri yaptığımda V nin altındaydım resmen ve bu Benim bir miktar heyecanlanmama neden oluyordu.
Bizimkiler gülerken daha fazla bu pozisyonda duramayacağımı hissediyordum.
"Jungkookie ayağını sarıya kolunu da kırmızıya koy" dediklerini basit şeylermiş gibi yaptığında bir kere daha hayranlık duydum ona ama benim düşmem saniyelerimi almamıştı.Tam düştüğümde V de bacaklarını iki yanıma koymuş üzerime eğilmişti.
Gözlerimi gözlerinden ayıramıyordum ki bir anda üzerimden çekildi.Bensu da bana yardım ettiğinde V yi tutanın Jk olduğunu fark ettim.
Yüzümü yıkamak için tuvalete girdiğim sırada kapı tekrar açıldı ve ben Kapıya yaslanır halde buldum sırtımı,Jungkook ?
Gözlerini dikip derin bir kaç nefes aldıktan sonra konuştu ;
"Bu koku sadece bana özel.Öyle de kalacak."
Gözlerini benden ayırdığı gibi Kapıyı açıp çıktı.bende kalbimin ritim bozukluğuyla baş başaydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖREV || thelastsentence
FanfictionPeki siz BTS evine bir nedenden dolayı girmiş olsanız , hayatınızda neler değişirdi ?