-22- İlk Prova

2.9K 187 56
                                        


  Kapıdan girer girmez soluk soluğa kalmıştık. Yani anlamıyorum, ne diye ilkokul çocukları gibi koşu yarışı yaparız ki?

"Aaaa kızlar geldiniz mi?"

"Yok anne ya, hala dışarıdayız biz!" Dedi Duru.

"Hadi gelin kahvaltıyı hazırladım ben." Dedi, ben de hayırlı evlat rolüne girmek için;

"Yaaa biz hazırlardık Öznur Teyze ne gerek vardı?" Dedim.

"Üf Asel, biz bilmiyoruz sanki gerçekten üzülmediğini! Kes ve otur." Dedi;

"Kırdın beni god demn it!"

Dedim ve sofraya doğru ilerlemeye başladım, sanırım büyük bir açlıkla koşuyordum. Yürümek falan yalan yani!

...

  Provaya geç kalıyordum, hiç şaşırmadım cidden (!) Ben zaten nereye tam zamanında gidiyordum ki? Eve de koşarak gittim zaten. Odamın kapısını elimin terinden dolayı açamadım, kapı kolu kaydı ve elim kopmuş gibi oldu. Cidden yaşamadığım daha hangi fail var Allahaşkına hemen yaşayayım, bitsin bu çile!

Hemen üstümü giydim, ne giydiğime bile bakacak zamanım yoktu ama bakmıştım.

Koşarak çıktım, sokak kapısını kapatmadan çıktım ve bağırmaya başladım;

"ANNE KAPIYI SEN KAPATIRSIN!" Ama bir sorun vardı, annem marketteydi!

Yine aynı hızımla koşarak kapıyı kapattım, anahtarı komidinde unutmuştum ama annemde anahtar vardı, ucuz atlattım.

...

Okula vardığımda ilk önce bizim sınıfa baktım. Bulamayınca bütün lise bloğundaki sınıfları teker teker gezdim. Bacaklarıma ağrı girmişti, ve sanırım topuklarımı hissetmiyordum.

  En sonunda Yankı'nın sınıfında buldum;

"Geç kaldım sanırım, özür dilerim." Deyince Filiz Hoca;

"Pek şaşırmadık Asel, hep böyle olduğun için." Dedi ve güldü, gülünecek bir şey mi var?

"Hadi otur şöyle."

...

"Şimdiii, her şey o kadar kolay değil. Diğerleri tutmadı, bizimle yapmak zorunda diye hiç düşünmeyin! Başkalarının yerine sizi aldığım gibi, sizin yerinize başkalarını da alırım ona göre. Şimdi hepiniz bir şarkı seçin ve söyleyin. İkinizin tonuna uygun bir şarkı bulmam için sizi dinlemem şart." Dedi ve ben büyük bir panikle;

"Yankı ilk sen söylesene ehehe" Dedim, ah Yankı canım firendim!

"Taş-kağıt-makas?" Dedi Yankı.

"Tamam!"

  Yankı taş atarken ben salak gibi tamamen stratejisiz bir şekilde makas yapmıştım. Demiştim çok akıllıyım diye.

"Hocam gitar var mı?" Dedim, gitar çalabiliyordum internetten bir şeyler kapmıştım, sonra da kursa gitmiştim. Yankı;

"Bizim ev çok yakın hemen alabilirim gitarımı." Dedi.

"Tamam oğlum git al, ama tek gitme Asel'de gelsin." Dedi, kaç yaşındayız hala tek başımıza bir yere yollamıyorlar. Öğretmen prensibi.

...

Okulun kapısının önünde nefes nefese kalmıştık. Bir de koşturuyoruz, sanki Filiz Hoca kaçıyor!

"Ne söyleyeceksin bakalım Asel?"

"Hocam Koca Yaşlı Şişko Dünya'yı söyleyeceğim, İngilizce söyleyebilirim isterseniz?"

"Daha çok zamanımız var, İngilizce de dinleriz bir gün."

  Filiz Hoca'nın çektiği sandalyeye oturdum, ikisi karşıma geçmişti. Cidden kalpten gitmezsem iyi. Gitarı elime göre rahat edebileceğim bir pozisyona aldım ve başladım;

"Yükünü bırak, yamacıma çömel,
Üstün başın yara bere, gülüşün özel.
Biz bizi iyi biliriz aynı yolda eskimişiz
Suretimiz benzer.

Kiminin babası padişah, sorunu çözer,
Kiminin babası fotoğraftan gülümser,
Kimi gider uzaya, öbürü bir odada müebbet komada.

Her sabah yeni bir filme başladım,
Farklı sonlar istesem de hep aynı finalle bitti.
Sonra birden dank etti dünyayı anladım,
Aldım onu karşıma anlatmaya başladım;

Koca yaşlı şişko dünya,
Koca yaşlı şişko dünya.

Ben dağıttım evini, sen erittin beynimi,
Gel anlaşalım senle ver gözümün ferini geri.
Ben dağıttım evini, sen erittin beynimi,
Gel anlaşalım senle ver gözümün ferini geri!"

"Hocam şarkının devamı var ama bu kadar yeter bence, yeter değil mi?" Dedim büyük bir ümitle.

"Tabii ki yeter. Beklediğimden daha güzel bir sesin varmış Asel!" Dedi, benim ego nirvanalarda şu an, tşk.

"Hadi bakalım Yankı, seni de görelim. Ne söyleyeceksin?"

"Beni Sen İnandır'ı söyleyeceğim hocam."

"Çizdim kendi aklımca
Hayatın resmini
Bir şey bilmezdim aslında
Karıştırdım tüm renkleri
Hata yaptım tabii

Herkes başka bir şeyden
Kaçırmış kendini
Bazen yaşlı gözlerle
Kabullenmiş gerçekleri
Bazen memnun gibi

Artık çok uzaklaştım
En çokta kendimden
Evden, senden
Göçmen kuşlar gibi

Çok geç kaldığım halde
Solmuş resimlerde
Kaç yıl geçmiş
Hala güzel durur

Küçükken çok inanmıştım
Eğer çok istersen
Her şey mümkün
İnanmak zor değil

Hikayem senle başlardı
Senle devam etsin
Beni seni inandır"

"Valla çok güzel işler çıkaracağız! Arada detone oldun ama sıkıntı olmaz zamanla heyecanını yenersin."

"Asel şey, muhtemelen yarışmada gitar çalarsın ya da Yankı sen biliyorsan sen çalarsın bilemiyorum seçeceğimiz şarkı belki de gitara uygun olmaz." Derken Yankı sözünü kesti;

"Hocam ben de biliyorum çalmayı yapabiliriz."

"Bugünlük dağılabiliriz, yarın yine iki buçukta bu sınıfta olun. Asel sende gitarını getirmeyi unutma, Yankı aynı şey senin için de geçerli. Hadi evinize, naş naş! (Öyle mi yazılıyor ben de emin değilim.)

...

Siz: Sesim kısıldı sanırım.

Özel Numara: Niye?

Siz: ivdi privi yipin çiciklir
Siz: gitir di çilirsiniz iyi ilir
Siz: Elim kesildi lan tele sürtüldü kanıyor

Özel Numara: Git baticon sürüp, yara bandı tak
Özel Numara: Bunu da mı ben söyleyeyim Asel?

Siz: Mükemmel fikriniz için teşekkürler, benim hiç aklıma gelmemişti!
Siz: Tabii ki baticon sürüp yara bandı taktım.

Özel Numara: Yankı nasıl?

Siz: Fazla tanışamadık bugün ama iyi gibi duruyor yani ne bileyim, bir Atlas, bir Duru değil ama olsun

Özel Numara: Telefonum gelecek yarın, şimdilik kapatıyorum
Özel Numara: Sadece şimdilik :')

Alo Anonim?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin