~26. Bölüm~

18 6 0
                                    


En nihayetinde içeri girmeyi başardık. İçeri geçip, gözüme kestirdiğim koltuğun birine oturdum. O sırada Kim Shin den mesaj geldi. 'bugün bir şeyler mi yapsak?' yazıyordu gelen mesajda. Hemen saniyeler içinde aklıma bir hinlik geldi.'bir kaç saat sonra arkadaşımla size gelebiliriz. Soon Ki evde olsun hiç bir yere gönderme. Arkadaşımla ikisini tanıştırmak istiyorum' yazdım. Suun Ki elinde iki fincan kahveyle geldi. Birini bana diğerini annesine götürdü.

-Sen neden içmiyorsun?

-Kahveyle eskisi kadar aram yok dedi.

-Peki. Sana bir şey söyleyeceğim ama beni kırmak yok.

-Neymiş bakalım söyleyeceğin şey, seni dinliyorum dedi.

-Seni bir arkadaşımla tanıştırmak istiyorum. Hatta bugün ve yarım saate çıkmamız lazım.

-Bilemedim ki şimdi. Nasıl biri? Ayrıca nerde buluşacağız?

-Ya ben sana asıl haberi anlatmadım. Kim Shin geldi. Artık burda ve hatta onun yanında çalışıyorum.

-Yok artık! Bunca zaman neredeymiş neden ortalıktan kaybolmuş.

-Oralar karışık tam olarak daha bende bilmiyorum. Neyse bunları sonra konuşuruz şuan konumuz sensin ne yapalım, gidiyor muyuz?

-Tamam tanışalım bakalım kimmiş bu çocuk, senin arkadaşın olduğuna göre fena biri sayılmaz diye düşünüyorum  dedi. Haksız da sayılmaz hani, Soon Ki den iyisini bulacağını düşünmüyorum.

-Tamam o halde sen git hemen hazırlan sonra da çıkalım.

Beş dakika sonra,

-Ben hazırım hadi çıkalım dedi ve sonunda evden çıktık.

Yol boyu bana Soon Ki'yi sorup durdu. Bende her defasında sabırlı olması gerektiğini, gidince kendi gözleriyle göreceğini söyledim. Eve yaklaşınca Kim Shin'e mesaj atıp on dakikaya evde olacağımızı haber verdim. Sonunda evlerinin önüne geldik. Suun Hi'ye geldiğimiz evin Kim Shin'nin olduğunu ve tanışacağı kişinin de onun kuzeni olduğunu söyledim. Hiç bir tepki vermedi ve yürümeye devam ettik oturdukları kata çıkıp zile bastım Suun Hi'nin aksine ben çok heyecanlıydım. Kapıyı Kim Shin açtı. Içeri girip etrafa bakınmaya başladım gözlerim Soon Ki'yi arıyordu. O sırada Suun Hi'yle Kim Shin'i tanıştırdım.

-Suun Hi mahalleden arkadaşım dedim Kim Shin'e.

Suun Hi'ye dönüp,

-Kim Shin de o bahsettiğim çocukluk kahramanım dedim ve o an içeri Soon Ki girdi.

-Hoşgeldin Eun Tak dedi ve Suun Hi'yi görünce duraksadı. Yalnız gelmeyeceğimi biliyor olmalıydı. Suun Hi bana dönüp,

-Bir saniye bu mu senin arkadaşın?

-Evet ama siz tanışıyo musunuz? diye sordum her ikisine de bakıp

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-Evet ama siz tanışıyo musunuz? diye sordum her ikisine de bakıp. Soon Ki ve Suun Hi nedenini anlamadığım şekilde gergindiler. Araya Kim Shin girip,

-Ayakta kaldınız hanımlar direk masaya oturup yemeğimizi yiyelim dedi.

Bir hışımla Suun Hi gidip masaya oturdu. Ardından aynı şekilde Soon Ki de Suun Hi'nin karşısına  geçip oturdu. İkisinin de yaptıklarına anlam veremeden bizde masaya geçip oturduk. Yemek boyu birbirleriyle uğraşıp durdular. Suun Hi karabiber istedi Soon Ki vermedi, Soon Ki su istedi Suun Hi masada ki bütün suyu içti ve bunun gibi şeyler. Yemekten sonra masayı bile iddialaşarak topladılar. İkisi de uğraşacak bir şey bulamayıp oturdukları sıra biz mutfağa kaçtık.

-Bu ikisinin nesi var? Hiçte yeni tanışıyorlar gibi gelmedi bana! dedi Kim Shin çokta haklıydı.

-Bana da öyle gelmedi ama önceden tanışıyo olmaları da mantıklı gelmiyor. Neyse bu akşamı sağ salim atlatalım ben sonra olan biteni öğrenirim diyip kahve suyu koyup ortalığı toparlamaya başladık. Bizim işimiz bitene kadar kahve suyumuzda kaynamıştı. Dolaptan yaş pastayı çıkartıp, kahvenin yanında iyi gider diye birer dilim kestim. Tepsiye hazırladıklarımızı koyup İçeri geçtik. Ortamı yumuşatmak için,

-Kahvelerde geldiiiii dedim. Soon Ki ve Suun Hi aynı anda içmeyeceklerini söylediler. O sırada Kim Shin de elinde pasta tabaklarıyla İçeri girdi. Suun Hi ayağa kalktıp

-Vaz geçtim ben içerim diyerek fikrini değiştirdi ve Kim Shin'nin elinde ki pastalara yöneldi sonrasında konuşmasına devam etti Soon Ki'ye doğru bakıp,

Kahve içmeyeceğine göre pastada yemezsin şimdi sen. Ee napalım seninkini de ben yerim o zaman, yazık olmasın pastaya dimi ama dedi ve Soon Ki'nin pastasını da kendi tabağına aldı. Büyük bir görgüsüzlükle, gözünü Soon Ki'ye dikip iki dilim pastayı saniyeler içinde bitirdi. Bugün artık bir an önce bitmeliydi. Pastalarımız ve kahvemiz bittikten sonra ayağa kalkıp,

-Eveeeeet artık biz kalksak iyi olucak diyip kapıya doğru yöneldim. Suun Hi peşimden geldi, ardından Kim Shin ve Soon Ki de geldi. Kapıda vedalaşıp kaçarcasına evden çıktık.

It Was My First Love ~Bu Benim İlk Aşkımdı(TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin