~16. Bölüm~

57 7 5
                                    


Alarm sesiyle açtım gözlerimi. Yatağın içinde dün akşam olanları düşündüm ve yataktan fırlayıp lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Annem ortalıkta görünmüyordu. Bunu fırsat bilip hazırlanıp evden çıktım.

Yol boyu annemin dediklerini düşündüm durdum. Bu tavrının bir nedeni olmalıydı. Sınıfa girdiğimde, sınıftakiler öğlenden sonra dersin olmayacağını konuşuyordu. Canıma minnet, zaten zar zor geldim okula diye düşündüm. Benim bu halim ne olacaktı acabaa!

Öğleye kadar olan dersler bitmişti. Eve gidip üzerimi değiştirip Kim Shin'i öyle arayacaktım. Okuldan çıkıp aheste aheste eve doğru yürümeye başladım. Sokağın başına geldiğimde ise anahtarımı çantamdan çıkarıp evin kapısına doğru yaklaştım. İçeriden sesler geliyordu. Bu hararetli konuşmanın sebebi, en önemlisi baş kahramanları kimlerdi. Kafamda bunları düşünürken, içeriden Kim Shin çıktı. Kapıda yüz yüze çarpıştık. Onu karşımda görünce elimdeki anahtarlığım düştü. Yüzüne bakıp,

-Neden buradasın ve neden sesleriniz sokağın başına kadar duyuluyor! Dedim hem anneme hem ona bakarak. Konuşmaktan o kadar yorulmuş olucak ki hızlı hızlı nefes alıp veriyordu Kim Shin. Elimden tutup

-Yürü gidiyoruz dedi beni çekiştirerek. Annem arkamızdan,

-Sakın Kim Shin diye bağırmıştı. Bunu beni çekiştirerek götürdüğü için mi yoksa başka bir şey için mi söylediğini anlayamadım o an.
B

ir arabaya doğru yürüdük. Arabanın yanına gelince de, 


-Bin! demişti sadece bana. Arabaya binerken bir yandan da,

-Nereye gidiyoruz? dedim.

-Benim eve.

-Peki neler olduğunu anlatacak mısın artık? dedim. Bana çatık kaşlarıyla bakıp bir nevi soru sorma demişti. Eve kadar ikimiz de sustuk. İyi hoş ben gidiyorum ama ya annem o ne yaptı? Neden ben evde yokken okul saati içinde bizim evde tartıştılar! Tüm bunların cevabını bulacağım dedim içimden. En nihayetinde eve geldik. İkimizde suspus bir şekilde eve çıktık. Kapıyı açtı ve içeri girdik. Önden ben girdim ve dönüp,

-Nele... cümlemi tamamlamadan beni kendine çekti ve öpmeye başladı. Sıkı sıkı sarılıp uzunca öptü.

   Sonrasında kendisi çekildi ve bir kaç dakika ikimizde konuşamadık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

   Sonrasında kendisi çekildi ve bir kaç dakika ikimizde konuşamadık. Ortamın sessizliğini ben bozdum.

-Bu neydi şimdi! 

Biraz mahçup bir şekilde yüzüme bakıp,

-Özür dilerim Eun Tak! Bu yaptığım yanlıştı kabul ediyorum. Fakat, ben hep bana ait olduğun günlerin hayalini kurdum. dedi ve sustu.

-Madem hislerinin, hislerimin farkındaydın. Neden peki bu zamana kadar karşıma çıkmadın? Yada şöyle sorayım, neden o parkta beni öylece bırakıp gittin! Dedim kocaman açtığım gözlerimle.

-Hepsine verilecek bir cevabım var ama bugün bunları konuşmak istemiyorum dedi.

-Dün değil, bugün değil, biz yarında konuşamayız kesin. Nereye kadar erteleyeceksin dedim ve içeri geçip oturdum...

It Was My First Love ~Bu Benim İlk Aşkımdı(TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin